deyişle bağıştan rücu sebebini öğrendiğinin sabit olduğu, bu durumda, davacı ... tarafından Kadınhanı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/68 Esas sayılı dosyasında görülen boşanma davasının açıldığı 17.04.2012 tarihi ile eldeki davanın açıldığı 24.11.2014 tarihi arasında 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinin anlaşıldığı, rücu sebebinin öğrenilmesi olarak boşanma kararının kesinleştiği 24.01.2013 tarih esas alınsa dahi yine de iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı anlaşılmakla davanın reddine karar verildiği, ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava kişisel eşya alacağı talebine ilişkindir. Dairemizce re'sen kamu düzeni halleri ile istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Somut olayda,davacı kadının çeyiz senedinde yazılıı bulunan ziynet eşya ,döviz cinsi para ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, aksi takdirde bedeli talepli dava açtığı,davalı erkeğin cevap ve karşı dava dilekçesinde kadın tarafından talep edilen ziynetler ve ev eşyaları yönünden , boşanma dosyasında kadının kusurlu davranışları sebebiyle bağıştan rücu koşullarının oluştuğu belirtilerek Borçlar Kanunu 295. Maddesi uyarınca davacı kadına karşı bağıştan rücu davası açtığı ve ilk derece mahkemesi tarafından 27/09/2021 tarihli ara karar ile davalı erkeğin açmış olduğu bağıştan rücu davasının tefrikine karar verildiği ve anılan bu davanın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır....
kuvvetindeki bir belge veya yemin gibi kesin bir delil ile davalıya ait olduğu, davalının senet kuvvetindeki bir belge ibraz edemediği gibi yemin delilinin de olmadığı, hal böyle olunca 250 gram altın yönünden de davanın kabulünde isabetsizlik olmadığı, tarafların eşit kusurları nedeni ile verilen boşanma kararının da kesinleşmesi sebebiyle bağıştan rücu koşullarının da oluşmaması sebebiyle hiç ifa edilmeyen 250 gram mehir altını ile ifa edilip de davalıda kaldığı anlaşılan mehir eşyaları yönünden davanın kabulünde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davalının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki Bağıştan cayma, senet iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacılar, davalı ...’nin başkasını sevdiğini söyleyip evi terk ettiğini ve evlenirken verilen çeyiz senedine dayanarak aleyhine eşya davasının açıldığını, ancak bağıştan rücuu şartının oluştuğunu ileri sürerek, çeyiz senedinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, davalı ... ile evlilik sırasında davalılara verilen çeyiz senedinin, bağıştan rücuu şartları oluştuğundan iptalini bu dava ile talep etmişlerdir. Ancak davalı tarafından, ... 3....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken 26/07/2014 tarihli mehir eşya senedi başlıklı senet düzenlendiği, "senette belirtilen eşyaların davacıya ait olup, gelin gelirken beraberinde getirdiği, bu eşyalar üzerinde davalı ve babasının hiçbir hakkının olmadığı, istenildiğinde tamamının davacıya teslim edileceği taahhüt edilerek" senedin davalı ve kefil sıfatı ile babası tarafından imzalandığı, her ne kadar davalı taraflar arasındaki geçimsizliğin davacının tam kusurlu hareketleri neticesinde oluştuğunu belirterek bağıştan rücu definde bulunmuş ise de, senette belirtilen eşyaların davalı tarafından davacıya mehir olarak bağışlanmadığı, senet metnine göre senette belirtilen eşyaların davacının gelin gelirken baba evinden geçtirdiği eşyalar olduğunun belirtildiği, hal böyle olunca davalı tarafından davacıya mehir olarak bağışlanmayan eşyalar yönünden bağıştan rücu definin dinlenebilir olmadığı, her ne kadar davalı taraf 30 gram yüzük üretiminin olmadığını ve 500...
KARŞI OY- Dava, mehir senedi ile verilen menkullerin iadesi ile gayrımenkullerin tapu kayıtlarının iptali ve tescile ilişkindir.Davacılar, evliliğin tesisi aşamasında mehir senedi ile verilen menkullerin, ve tapudan devredilen taşınmazların iadesini istemişlerdir.Davalı, evliliğin sona ermesinde kusuru olmadığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, bağıştan dönme şartlarının oluşmadığını, gayrimenkullerin satış yoluyla devredildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Dosya kapsamıyla, taraflar arasında düzenlenen mehir senedi ile menkullerin davacılar tarafından borçlanıldığı, gayrimenkullerin ise tapuda satış yoluyla devredildiği, mehir senedinde gayrimenkulden bahsedilmediği anlaşılmaktadır.Davacının dayandığı boşanma dosyası incelendiğinde, davalı kadının sadakatsızlığı nedeniyle tam kusurlu olduğundan boşanmaya karar verildiği görülmüştür.Bilindiği üzere mehir senedi niteliği itibariyle bağışlama senedi hükmündedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak-Senet İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığında bedellerinin tahsili, karşı dava yönünden bağıştan rücu nedeni ile mehir senedi ve buna bağlı bononun iptali istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.03.2013 (Pzt.)...
Aile Mahkemesinin 2010/136 Esas, 2011/779 Karar sayılı ilamı ile tarafların boşandıklarını, kararın 16/07/2012 tarihinde kesinleştiğini, davalıya mehir olarak verilen 1 adet pırlanta set takımı, 2 adet her biri 40 gram 22 ayar set takımı, 1 adet kelepçeli bilezik, 4 adet gremse altın, 3 adet her biri 35 gram 14 ayar altından oluşan mehrin iptali ile bağışlamadan rücu sebebiyle aynen davacıya iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelinin davalı kadından tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiği, mehir olarak kararlaştırılan 22 ayar 200 gram altının davacıya teslim edildiğine dair senet içeriğinde tarafları bağlayıcı herhangi bir beyan ve imza bulunmadığı, davacının mehir ediminin yerine getirilmediğini iddia etmesi karşısında ispat külfetinin senet kuvvetindeki bir belge veya yemin delili ile davalıda olduğu, senet kuvvetindeki bir belge ibraz edemeyen davalının kendisine verilen sürede yemin delilini de kullanmadığı, cevap dilekçesinde bağıştan rücu definde bulunulmadığı için boşanma davasının bekletici mesele yapılmasının da zorunlu olmadığı, işbu davanın mal rejiminin tasfiyesi davası olmaması sebebi ile davacının her zaman mehirden kaynaklı alacağını talep edebileceği, her ne kadar davalı ıslahın kesin süreden sonra yapıldığını iddia etmiş ise de, ıslah nedeni ile kesin süre verilebilmesi için tarafın ıslah ettiğini bildirmesinin gerektiği, ıslah ettiğini bildiren tarafa ıslah dilekçesini...
Davalı savunmasında: davaya dayanak teşkil eden mehir senedinin, düğünden bir hafta önce, müzayaka altında davacı tarafça imzalatıldığını; söz konusu mehirin bağışlama vaadi olduğunu, davacının aile yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeni ile bağıştan rücu edilebileceğini; bu nedenle, alacak hakkının doğmadığını, talep edilen eşyaların davacı tarafından giderken götürüldüğünü beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....