"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir. Davacı, 5 nolu bağımsız bölümü eşi olan davalı adına satın aldığını, davalının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, bağıştan dönme şartlarının oluştuğunu belirterek tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde taşınmazın dava tarihindeki değerinin tahsilini istemiş, yargılama sırasında ölümüyle davayı mirasçıları takip etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, bağıştan rücu nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ıslah ile tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilmemesi halinde davacı tarafından yapılan bağışın elden para bağışı olarak kabulü ile taşınmazın dava tarihindeki bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02/07/2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararından Birinci Hukuk Dairesinin görevlerinin düzenlendiği bölümde 6. madde de "bağışlamadan rücu koşullarının gerçekleştiği, koşullu bağıştan koşulun yerine getirilmemesi nedeniyle rücu, rücu koşuluyla bağışta vazgeçmeye ilişkin davaların temyiz inceleme görevi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 1....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2022 NUMARASI : 2022/45 ESAS 2022/1459 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedindeki edimin davalı tarafça yerine getirilmediğinden bahisle mehir senedindeki ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde şimdilik 100.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, birleşen dava dilekçesi ile de bakiye 9.404,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Ümit evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, senette belirtilen eşya ve altınların alındığını, ayrıca müvekkiline düğünde ailesi tarafından 5 adet her biri 30 gram burma bilezik, 37 adet çeyrek altın ve davalının akrabaları tarafından 5 adet 22 ayar burma bilezik takıldığını, müvekkilinin en son müşterek haneden şiddet görerek balkondan atlamak suretiyle ayrıldığını, ziynet eşyalarının düğünden hemen sonra evin birinci kat olduğu söylenerek muhafaza amacıyla davalılar tarafından müvekkilinden alındığını, hatta altınların davalının annesi tarafından takıldığını, yine müvekkiline ait kişisel eşyaların ve mehir senedindeki eşyalarında müşterek hanede kaldığını belirterek mehir senedindeki altınlar ile düğünde takılan altınların aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla altınlar yönünden şimdilik 35.000,00...
Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Eskişehir örf adetine göre mehir senedinin bulunmadığını, mehir senedinde yer alan tüm eşyaların davacıya verildiğini ve davacının Almanya'dan dönerken tüm eşyalarını aldığını, boşanma davasında davacının taleplerinin reddedildiği ve davacının kusurlu olduğunu, 250 gram altının da davacıya ödendiğini, davacıya altınları verdikten sonra davalının mehir senedini istediğini davacının Türkiye'ye döndükten sonra iade edeceğini söylediğini, davacının bu şekilde evlenip boşanmayı ve tazminat almayı yaşam felsefesi haline getirdiğini, mehir senedinde yazılan 1.000Euro'nun davacının Almanca kursuna ödediğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2013 NUMARASI : 2013/88-2013/395 Taraflar arasında görülen davada; Davacı, eski eşi olan davalının boşanma davası açması üzerine evlilik birliğinin devamı için dava konusu 1182 ada 1 parselde yer alan 5 nolu bağımsız bölümü aslında bağış olduğu halde satış göstererek davalıya temlik ettiğini, daha sonra davalının memleketi olan Azerbaycan'a gittiğini ve müşterek haneye dönmediği gibi taşınmazı da satılığa çıkardığını bu nedenle Türk Borçlar Kanunu'nun 244. maddesi uyarınca bağıştan rucü şartlarının oluştuğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini istemiştir. Davalı, aralarında bağış sözleşmesi olmadığından bağıştan rücu şartlarının da araştırılamayacağını, davacının dava konusu taşınmazın satışıyla ilgili tapu işlemlerinin tarafı olduğundan muvazaa iddiasının da yazılı delille kanıtlaması gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Davanın reddine dair verilen karar Yargıtay 8....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Bağıştan rücu K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık bağıştan rücuya ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md. 9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md. 4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan ...’nun maliki olduğu 300 ada 10 parsel sayılı taşınmazı, camii ve kültür alanı yapılmak üzere şartlı olarak ... Belediyesine bağışladığını, sözü edilen belediyenin kapatılması sonucu taşınmazın davalı belediyeye geçtiğini, 2012 yılında yapılan imar planında ise bu yerin park alanı olarak imara açılıp imar durumunun bu şekilde kesinleştiğini, TBK’nun 295. maddesine göre bağışlananı geri alma haklarının doğduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın adlarına tescilini, olmadığı taktirde şimdilik 200.000-TL bedelin faiziyle birlikte tahsilini istemişler, ıslah dilekçesiyle bedel isteğini 1.045.380,00-TL’ye yükseltmişlerdir....
öğrendiğini ve bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini istemiştir....