"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı ..., maliki olduğu 347 ada 11, 349 ada 3, 4, 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarını ölünceye kadar kendisine bakıp gözetmesi için kızı olan davalıya bağışladığını, ancak davalının bakım borcunu yerine getirmediğini, kendisine kötü muamelede bulunduğunu, eylemleri nedeniyle davalıyı şikayet ettiğini, davalının çeşitli bahaneler ile bankadan toplam 236.000,00 TL parasını çektiğini, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu ileri sürerek çekişmeli taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiş, yargılama sırasında ölümü üzerine davaya mirasçıları devam etmiştir....
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkil ile davalının 1997 yılında evlendiklerini, evlenirken taraflar arasında 07.04.1997 tarihli mehir senedi düzenlendiğini, davalının kusurlu davranışı nedeniyle tarafların boşandıklarını, evden ayrılmak zorunda kalan müvekkilinin tüm eşyalarının davalı tarafta kaldığı, talep edilmiş ise de teslime yanaşmadıklarını belirterek mehir senedindeki eşyaların mevcutsa aynen değilse bedelinin yasal faizi ile birlikte tahsilini istediği davalılar vekili ise davalının evi terk ettiğini giderken altın ve ziynet ve eşyalarını götürdüğünü mehir senedinin birinci maddesinde ve son iki sırada bulunan ziynetlerin davalının kendisinde olduğunu, diğer ev eşyalarının da evde çıkan yangın sırasında yandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. 1-Davacı vekilinin temyizi yönünden: Davaya dayanak yapılan 07.04.1997 tarihli mehir senedi eşyaları teslim eden olarak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Asıl dava mehir senedinin iptali ve istirdata; birleşen dava, mehir senedinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 09.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08.04.2022 NUMARASI : 2022/122 ESAS - 2022/138 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasında görülen davada Konya 7. Aile Mahkemesi ile Konya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin ayrı ayrı görevsizlik kararı vermesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi amacıyla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 2009 yılında evlendiklerini ve tarafların düğününden önce mehir senedi düzenlediklerini, mehir senedinde yazılı ziynet eşyasının davalı tarafından mehir olarak örf ve adet gereği müvekkiline verildiğini, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıyla müvekkili tarafından boşanma davasının açıldığını, bu nedenlerle mehir senedinde yazılı olan ziynet eşyasının aynen iadesi ve teslimine, aksi takdirde bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Konya 7....
Davacı dava dilekçesinde, davalı ... ile boşandıklarını tarihsiz mehir senedi ile davacıya bağışlanan çeyiz ve ziynetlerin davalılar yedinde kaldığını, davalılar boşandıktan sonra bu eşyaları vermedikleri gibi bedelini de vermeye yanaşmadıklarını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davalılar davacı ile 1998 tarihinde evlenildiğini eşlerin birlikte Almanya’ya yerleştiklerini, eşlerin geçimsizlik nedeniyle 2004 yılında ayrıldıklarını, ayrılmalarından bir yıl sonra tekrar birleştiklerini bu sefer Danimarka'ya yerleştiklerini, ikinci birleşmelerinde davaya konu mehir senedinin düzenlendiğini ve Almanya'da alınan ziynet ve eşyaların bu senede yazıldığını, davacının Almanya’da ki eşyaları satıp parasını da kendisinin aldığını, ziynet eşyalarının ise halen kendisinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlar. Mahkemece davalıların savunmaları doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki senet iptaline ilişkin davada Konya 3. Asliye Hukuk ile 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mehir senedinin iptali ile eşyaların iadesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, dava dilekçesi içeriğinde Konya 2. Noterliğince düzenlenen hibe senedinin toplam değerinin 4.550.000.000.-TL olduğundan söz edilmişse de 12.01.22005 günlü dilekçesi ile dava değeri 5.100.000.000.-TL gösterilerek dava harcı bu miktar üzerinden alındığı anlaşılmakla, H.Y.U.Y.’nın 8. maddesinde 21.07.2004 gün ve 5219 Sayılı Yasa ile yapılan değişiklik gözetilerek dava değeri 5.000.00.-YTL’yi geçen görülmekte olan davada uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemesi görevlidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Konya 3....
Islah dilekçesi: Davacı ıslah dilekçesi ile vakıa ıslahı yapmak sureti ile mehir senedine konu ziynet eşyalarının düğünden sonra davalının annesi tarafından çalınabileceği gerekçesiyle müvekkilinden alındığını, davalının da bu durumu onayladığını, altınların annesine verilmesini istediğini fakat altınların daha sonra müvekkiline iade edilmediğini belirtmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedinde belirtilen 22 ayar 120 gram bilezik ve 1 adet set dışındaki eşyaların taraflar evlenirken müşterek konuta yerleştirildiğini, bu nedenle mehir senedinin bu eşyalar yönünden ifa edildiğini, istenildiğinde davacı tarafa vermeye hazır olduklarını, mehir senedindeki 22 ayar 120 gram bilezik ve 1 adet setin ise düğün günü davacıya verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiştir....
Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davalı-karşı davacı erkek, kadının almış olduğunu kabul ettiği mehir senedine konu alacak isteminin bağıştan rücu niteliğinde olduğunu, bu nedenle mehir senedine konu 30 adet sarı liranın aynen veya bedelini talep etmiştir. Bu istek Borçlar Kanununa dayanmaktadır. Talep, Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan Aile Hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmayıp; talebin incelenmesinde genel görevli mahkeme olarak Asliye Hukuk mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Bu bakımdan, davalı-karşı davacı erkeğin bu talebi ile ilgili olarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esesanın incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... parsel sayılı taşınmazdaki 452/5040 payını davalıya bağış suretiyle temlik ettiğini, davalı tarafından aradan beş yıldan uzun süre geçmesine rağmen imar planındaki amacına uygun kullanılmak üzere hiçbir yapı ve tesis yapılmadığı gibi taşınmazın satış yolu ile ortaklığının giderilmesi için ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2015/457 esas sayılı dosyasıyla dava açıldığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, bağış işleminin kayıtsız ve şartsız yapıldığını, bağıştan rücu şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tehdit ve bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291 inci maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de TBK'nin 295 inci maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. 3.2.2....