Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki baba ile çocuk arasında daha önce kurulmuş olan kişisel ilişkinin kaldırılması olmadığı takdirde azaltılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı asıl tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı asıl tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    Kaldı ki, kişisel ilişkinin değiştirilmesinde istek dava yolu ile gerçekleştirilebilir. Yeni olayların çıktığına veya mevcut durumun kişisel ilişkinin değiştirilmesi gerekliliği iddiasında olan taraf, önlem alınmasını başka bir anlatımla hükmün değiştirilmesini bağımsız ve yeni bir dava ile gerçekleştirebilir. Hükmün değiştirilmesi, boşanma davasının bir devamı değildir. Başka bir anlatımla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini isteyen tarafın öngörülen diğer önlemlerde olduğu gibi değişikliğin gerçekleştirilmesi için harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir davası bulunmalıdır. O halde yukarıda açıklanan hususlar göz ardı edilerek davayı sona erdiren nihai karar verildikten sonra, kişisel ilişkiye yönelik hükmün değiştirilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

      ile davalı-karşı davacı baba ve ortak çocuk 28.08.2012 doğumlu.... arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece; babanın davasının reddine, annenin kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine ''uzman raporunda, ortak çocuğun dil gelişmininde mesafe alıncaya kadar baba ile küçük arasında yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının küçüğün yararına olacağı şeklindeki uzman görüşü sebebiyle'' ........

        TAŞINMAZIN MERA OLARAK SINIRLANDIRILMASI"İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava konusu 107 ada 75 parsel sayılı 13.107.542,39 m2 yüzölçümündeki taşınmaz mera olarak sınırlandırılmıştır. Davacılar hak kazanma koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına, karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava ve temyize konu taşınmazın kamu malı niteliğinde mera olduğu, mahkemece yapılan keşif, uygulama, toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Gerçekten çekişmeli taşınmazın sınırlarında eylemli biçimde kamu malı niteliğinde mera bulunmaktadır....

          Taraflar arasındaki babanın açtığı çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve annenin karşı dava olarak açtığı çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulüne ve kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı anne vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı anne vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyize konu edilen kararın niteliğinin duruşma istenebilecek davalardan olmadığı anlaşılmıştır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; annenin çocukları koruyamadığı, ortak kız çocuğunun anne yanında cinsel istismara maruz kaldığı, ceza mahkemesi kararı henüz kesinleşmemiş olsa bile durumun dosya kapsamındaki delillerle sabit olduğu gerekçesi ile; kişisel ilişkinin kaldırılması davasının kabulü ile anne ile çocuklar arasında boşanma ilâmı ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına ve birleşen velâyetin değiştirilmesi davasının reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı asıl istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davalı-davacı anne istinaf dilekçesinde özetle; çocuklarını koruyamadığı ve onlara travma yaşattığı için pişman olduğunu belirterek kişisel ilişkinin kaldırılması davasının kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

              DAVA Davacı baba dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile kişisel ilişki kurulduğunu, annenin çocuğu mahkemenin belirlediği gün ve saatler dışında babayla görüştürmek istemediğini, telefonla görüştürmemesi nedeniyle telefonla görüşme hakkı talep ettiğini, yaz tatilindeki görüşme hakkını yıllık iznini alabileceği tarihlerde kullanma talebinin anne tarafından reddedildiğini, hafta sonları kurulan kişisel ilişkinin cumadan başlamasını istediğini, her yıl resmi tatil ve bayram tatillerinin resmileşen tatil gün sayısının yarısı ve yarıyıl tatillerinin ikinci yarısı kişisel ilişki talep ettiklerini belirterek çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. II....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar 30.01.2014 tarihinde kesinleşen kararla boşanmışlar, ortak çocukları 20.08.2008 doğumlu ....'ın velayeti anneye verilmiş baba ile ortak çocuk arasında aynı veya ayrı şehirde bulunmaları durumuna göre kişisel ilişki düzenlenmiştir. Bu davada davacı, ortak çocukla arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini istemiş mahkemece yapılan yargılama sonucunda “Boşanma hükmü ile kurulan kişisel ilişkinin yeterli olduğu” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı baba ...., davalı anne ile ortak çocuk ise....yaşamaktadırlar....

                  Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakası - Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; ortak çocuklar ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, davalı ile ortak çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ve çocuklar lehine iştirak nafakası hükmedilmesi talebiyle dava açmış, ilk derece mahkemesince her bir çocuk için 750'şer TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebi ise kısmen kabul edilip kısmen reddedilmiş, davalı baba ile ortak çocuklar arasındaki kişisel ilişki sınırlandırılarak her ayın 1. ve 3. haftasına denk gelen pazar günleri saat 09:00 ile 17:00 arasında, dini bayramların 2. günü saat 09:00 ile 17:00 arasında ve Temmuz ayının 1. günü saat...

                    CEVAP Davalı anne vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın ortak çocukla kişisel ilişkisinin değiştirilmesi talepli olduğunu, 07.02.2019 tarihinde boşanma kararı ile birlikte kişisel ilişkinin düzenlendiğini, 11 ay önce belirlenen ve Mahkeme hükmü ile kesinleşen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için çok önemli bir sebebin gerçekleşmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Mahkemece kişisel ilişki düzenlenirken ortak küçük çocuğun yaşının dikkate alınarak düzenlendiğini, babanında ... ya taşınmasının kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektirecek bir durum olmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

                      UYAP Entegrasyonu