Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Kaldırılması - Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı anne tarafından babayla çocuk arasında kişisel ilişki kurulması, davalı-karşı davacı baba tarafından ise kişisel ilişkinin süresi yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmişsede; kişisel ilişki davalarında duruşmalı inceleneceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verilip, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre tarafların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına...

    Davacı babaanne ile torunu ... arasında her hafta Cumartesi günü saat 10.00-15.00 arasında davalı annenin evinde ve onun nezaretinde kişisel ilişki kurulması çocuğun bedeni ve ruhsal gelişimini olumsuz yönde etkileyeceği gibi, kişisel ilişkinin amacına da uygun değildir. Açıklanan nedenlerle hükmün bozulması yönüne gidilmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 27.09.2006 (Çrş.) KARŞI OY Mahkeme uzman görüşüne dayanarak hüküm kurmuştur. Kişisel ilişki gelişen yeni olaylarla yeniden değerlendirilebilir. Küçüğün geçici nitelikteki psikolojik durumu gözönüne alınarak düzenlenen kişisel ilişkinin uygun olduğu, hükmün onanması gerekir düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum....

      Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 06/12/2019 tarih, 2019/451 Esas ve 2019/588 Karar sayılı kararda anne ile müşterek çocuklar arasında "Her sene okul tatili dönemlerinde 20 Ocak, 5 Şubat ve 1 Eylül tarihleri arasında şahsi ilişkinin bu şekilde kurulmasına, şahsi ilişki sırasında oluşacak masrafların davacı tarafça karşılanmasına" şeklinde kişisel ilişki kurulmuş ise de, kişisel ilişkinin bu hali ile infaz kabiliyeti bulunmadığı gibi, kişisel ilişkiden beklenen amaç, kişisel ilişkinin mahiyeti, ortak çocukların yaşları, gelişimleri de dikkate alındığında bu şekilde tesis edilen kişisel ilişki babanın velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Kişisel ilişki kurulmasına ilişkin kararların değişen şartlara göre her zaman değiştirilmesi mümkündür....

      Davalı (baba) istinaf dilekçesinde özetle; kişisel ilişkinin daraltılarak Mazıdağı’nda kişisel ilişki tesisine karar verilmesi ve alışma evresi tanınması gerektiğini, kadının davasının kötüniyetli olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl ve birleşen dava; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi isteğine ilişkindir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir....

      ilişki kararının bozularak müşterek çocuk ile müvekkili arasındaki kişisel ilişkinin arttırılmasına tüm bu nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Dosya kapsamı ve alınan uzman görüşü raporları değerlendirildiğinde; hem küçüklerin üstün yararı hem de annenin velayet hakkı yönünden, baba ile küçükler arasındaki mevcut kişisel ilişkinin sınırlandırılması doğru ise de; yaz tatilinde baba ile küçükler arasında 15 gün kişisel ilişki kurulması yeterli görülmemiştir. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

          Dosya kapsamı ve alınan uzman görüşü raporları değerlendirildiğinde; hem küçüklerin üstün yararı hem de annenin velayet hakkı yönünden, baba ile küçükler arasındaki mevcut kişisel ilişkinin sınırlandırılması doğru ise de; yaz tatilinde baba ile küçükler arasında 15 gün kişisel ilişki kurulması yeterli görülmemiştir. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velâyeti davacı babaya verilen ortak çocuk ile davalı anne arasında her yıl temmuz ayında düzenlenen kişisel ilişkide, kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatlerinin gösterilmemesi ile dini bayramların birinci gününde düzenlenen kişisel ilişkide, kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş günleri ve saatlerinin gösterilmemesi hükmün infazında tereddütlere sebep olacak niteliktedir. Yine yarı yıl tatilinde çocuk ile anne arasında kişisel ilişki kurulmaması doğru olmamıştır....

              ay boyunca çocuğuyla hiç görüşmediğini, bu durumda davalı tarafın, çocuk ile ciddi bir şekilde ilgilenmediği ve kişisel ilişkinin hakkının gereklerini yerine getirmediğini, davanın kabulü ile müşterek çocuk Zeynep Masal Kızılyer ile davalı T4 arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde kişisel ilişkinin daha uzun aralıklı ve yatılı kalınmayacak şekilde tesis edilmesini talep ve dava etmiştir....

              İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin ikamet ettiği yer ve torunlarının ikamet ettikleri yer dikkate alınarak yatılı şekilde ve daha uzun süreli olarak kişisel ilişki tesisi gerektiği gerekçeleri ile kişisel ilişkinin süresi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

                UYAP Entegrasyonu