Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir kısım davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; 511, 526, 538, 1007, 547, 562, 574, 1486, 1593, 1501, 2275, 1568 numaralı parseller yönünden asli taleplerinin tapu iptali ve tescil olduğu halde mahkemece kademeli talepleri yönünden karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, belirtilen nedenlerle bu taşınmazlardaki davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Körfez 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/108 Esas, 2018/490 Karar sayılı kararına istinaden müvekkilleri adına payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının anılan taşınmazlar yönünden kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Açılan dava, ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir....

Şti.’ye devrettiği, 124 ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların 02.12.1996 tarihli tevhit işlemi ile çekişme konusu 124 ada 14 parsel sayılı taşınmazı oluşturduğu, 24.10.2011 tarihinde 3402 sayılı Yasa’nın 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları ile 5922 ada 8 sayılı parsel sayısını aldığı ve ...oğlu ... adına tescil edildiği, ölümü üzerine de 25.10.2018 tarihinde mirasçıları ..., ... ve ...'e intikal ettiği anlaşılmaktadır. Eldeki dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, her ne sebeple olursa olsun kadastro öncesi sebeplerle (ketmi verese ve Devletin tasarrufu altındaki taşınmazlarla ilgili Hazine tarafından açılan davalar hariç) 3402 sayılı Yasa’nın 12/3 maddesinde belirtilen 10 yıllık süreden sonra dava açılamayacağı, hak düşürücü sürenin hakim tarafından re'sen gözetilmesi gerektiği kuşkusuzdur. 6.3.2....

    Kadastro tespiti sırasında 1443 sayılı parsele tapu kaydı uygulanarak davacı murisi... ... adına tespit edilmiş, tespite itiraz davası sonunda hükmen 3195 metrekare olarak Hüseyin ... adına tescil edilmiştir. Sonradan tapudan yapılan bağış ile davacının vasi olduğu annesi... ... adına tescil edilmiştir. Davaya konu edilen 1443 sayılı parsel hakkında Asliye Hukuk Mahkemesinde yolsuz tescil istemi ile açılan tapu iptal ve tescil davası mevcut değildir. Davacı tarafından taşınmaza revizyon gören zabıt kayıtlarında ve tapu senedinde sınır bilgilerinin hatalı olduğunun tespiti ile düzeltilmesine karar verilmesi istenilmiştir....

      İlk Derece Mahkemesince, tescilin yolsuz olduğu gerekçesiyle tapu iptali tescil isteğinin kabulüne, tazminat isteğinin reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de davacının istinaf başvurusunun kabulü ile tapu iptal tescil isteğinin kabulü, tazminat isteğinin reddi ile harç ve vekalet ücretinin maktu alınmasına karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...' nün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Aksi takdirde toplulaştırma sonucu (idari yolla) oluşturulan tapu kaydı yolsuz tescil niteliğindedir" gerekçesiyle toplulaştırma sonucu davalı adına tescil edilen tapu kaydının iptaline dair adli yargıda verilen karar oybirliği ile onanmıştır. Yine Hukuk Genel Kurulunun 04.03.2009 gün 2009/8-59-106 ve 23.06.2010 gün 2010/8-283-340 sayılı kararlarında da "imar işlemine konu Encümen kararlarının iptali istenmediği, imar uygulaması sırasında kadostral parselde davacının imar parseline yansıtılacak bir hakkı olmadığı halde, böyle bir hakkın varlığı imar işleminden önce veya sonra saptanmış olması halinde, idari yargıda imarın iptaline gerek olmadan adli yargıdan verilen ve böyle bir mülkiyet hakkını saptayan bir karar ile imar parseline ait tapu kaydının iptal edilebileceği kabul edilmiştir. Doğal olarak, salt toplulaştırma işlemlerindeki haksızlık ve usulsüzlüklere dayalı isteklere ilişkin davalar, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 7....

          Düzenlemeye göre, geçerli bir hukuki sebebe dayanmayan tescil yapılmış veya başlangıçta geçerli sebebe dayalı bir tescil olmasına rağmen sonradan geçersiz hale gelmiş ve bu şekli ile gerçek hak durumuna uymayan bir durum oluşmuşsa "yolsuz tescil" söz konusudur. Öte yandan, 4721 s. TMK'nun 1015. maddesine göre ise; “Tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır.” Tapu kütüğündeki tescil veya terkin işlemleri geçerli bir hukuki nedene dayanmıyorsa veya 4721 s. TMK'nun 1015. maddesindeki düzenlemeye gereği istemde bulunan gerçek hak sahibi değilse veyahut tescil dışı kazanma halleri söz konusu olup da, tapu kütüğüne açıklayıcı tescil yapılmamışsa gerçek hak sahipliği ile tapu sicili birbirine uymaz ve tapu sicili yolsuzlaşır. Yolsuz tescil en yalın anlatımı ile gerçek hak durumunu yansıtmayan tescildir....

          in davacıdan takip tarihi itibari ile 18.640,07 TL alacaklı olduğunun sabit olduğunu, iddianın kanıtlanamadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir. 8. Gerekçe 8.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 8.2. İlgili Hukuk 8.2.1. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur....

            in davacıdan takip tarihi itibari ile 18.640,07 TL alacaklı olduğunun sabit olduğunu, iddianın kanıtlanamadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir. 8. Gerekçe 8.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 8.2. İlgili Hukuk 8.2.1. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur....

              O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Ayrıca; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği açıktır....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Ketmi verese ve yolsuz tescile dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Somut olayda; davacının, Annesi Ayşe Taşbakan'ın 09/11/2011 tarihinde vefat ettiği, geriye mirasçı olarak kendisi ve kardeşleri T2 ile Mine Taş'ın kaldığı halde, kardeşi T2'ın Mut Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/390 Esas 2012/457 Karar sayılı veraset ilamını çıkarttığını ve tek mirasçı gibi hareket ederek annesi adına kayıtlı Fakırca köyü 251 parseli kendi üzerine tescil ettirdiği, davalı adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Mut Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/346 Esas 2013/375 karar sayılı veraset ilamındaki hisseler oranında tapuya tesciline karar verilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. ** Mahkemece davacının dosyaya sunduğu Mut Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/346- 375 E./K....

                UYAP Entegrasyonu