Bu açıklama sonunda; 1) Dava, sadece 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin ise, askı ilân süresi içinde açılmış olan davada kadastro mahkemesinin görevli olacağı gözönünde bulundurularak işin esasına girilmeli ve yöntemine uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmeli, 2) Orman Yönetiminin davasının yalnızca mülkiyet iddiasına dayalı olduğunun anlaşılması halinde, mülkiyete ilişkin ihtilafların uygulama kadastrosunun konusunu teşkil etmemesi nedeniyle davanın usûlen reddi ile mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, uygulama tutanağının ise kadastronun olağan usûle göre tamamlanması için kadastro müdürlüğüne iadesine karar verilmeli, 3) Davanın, hem uygulama kadastrosuna itiraza hem de mülkiyet iddiasına ilişkin bulunduğunun anlaşılması halinde; uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkin dava hakkında kadastro mahkemesince işin esasına girilerek karar verilmeli; mülkiyete...
, varsa mülkiyet uyuşmazlığına ilişkin kısım yönünden tefrik kararı verilmesi, uygulama kadastrosuna itiraz mahiyetindeki istem yönünden ise işin esasına girilerek yöntemine göre inceleme yapılması ve bir karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verildiği, bu durumda davanın uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiş, her iki karar da istinaf edilmeksizin kesinleşmiş olduğundan dosya merci tayini için dairemize gönderilmiştir....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1985 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 18.02.2008 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Arazi kadastrosu 1979 yılında yapılmış, çekişmeli taşınmaz tapulama harici bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 1985 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde olduğu ve bu sınırlamaya karşı hak düşürücü süre içinde açılmış bir dava bulunmadığı belirlenerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 21.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava, orman kadastrosuna itiraz ve buna karşılık olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1949 yılında keşinleşen orman kadastrosu, 22/03/2013 tarihinde ilan edilip kesinleşen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması, 1955 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır. Dava, orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi kurulu raporuna göre çekişmeli taşınmazın 1944 yılı orman kadastro sınırları içinde olduğu, 2009 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B uygulamasında orman niteliğinin yitirilmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, aplikasyonun orman kadastrosu daha önceden kesinleşmiş olan yerlerde, bağlantı kurularak gerekli orman sınır noktalarının yerlerinin arazide belirlenip ihya edilmesinden ibaret olduğu, 02.09.1986 tarihinde yürürlüğe giren 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması hakkındaki Yönetmelik md. 44. ve 25523 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak 15.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren Yönetmeliğin 43 ve devamı maddelerine göre, aplikasyon işlemi yeni bir orman kadastrosu olmadığından davacılara yeni dava hakkı vermeyeceği, orman kadastrosuna itiraz için hak düşürücü sürenin çoktan geçtiği gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, hükme yöneltilen...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2018 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Kesinleşen Uygulama Kadastrosuna İtiraz KARAR : Tire 2....
Sulh hukuk mahkemesi tarafından yapılan yargılamada, dava konusu edilen yerin 151 ada 2 sayılı parsel olarak ...Devlet Ormanı olarak tapuya tescil edilen orman sınırları içerisinde kaldığı davanın kesinleşen orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu, 6831 sayılı Kanunun 11.maddesine göre tapu maliklerinin 10 yıllık süre içinde dava açma haklarının bulunduğu açıklanarak davanın reddine karra verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1988 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. 2007 yılında 5304 sayılı Kanun ile değişik 4.madde hükmüne göre yapılan kadastro çalışması bulunmaktadır....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere ve kesinleşen tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada kesinleşen tahdit içinde kaldığı, orman sayılan yerlerden olduğu, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca 10 yıl içinde orman kadastrosuna itiraz davası da açılmadığı anlaşıldığına, kaldı ki çekişmeli taşınmaz üzerinde kızılçam ağaçlarından oluşan 13 yaşlarında ... ......
Orman Yönetimi, "taşınmaza ilişkin XXVII nolu 2/B madde uygulama tutanağı ve haritasının zemine yanlış aplike edildiğini, bu durumda sınırlarda ve yüzölçümünde yanlışlıklar olduğunu ileri sürerek, XXVII nolu 2/B poligonuna ilişkin tutanak ve haritaların zemine doğru aplike edilerek 3131 nolu parselin sınırlarının ve yüzölçümünün yeniden belirlenmesini ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına ve 3131 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir....