Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçesiyle” davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dava, kefalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı, davalının aldığı krediye dava dışı 3. kişilerle birlikte müşterek müteselsil kefil olmuştur. Borcun asıl borçlu tarafından ödenmemesi nedeniyle, aleyhinde açılan icra dosyalarında borcu ödemiştir. BK.nun 147.maddesine göre “Rücu hakkından istifade eden müteselsil borçlulardan her biri tediye ettiği miktar nisbetinde alacaklının haklarına halef olur.” O halde, borcun kaynağı sebepsiz zenginleşmeye dayalı bulunmamaktadır....

    Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. TBK 582. Maddesi uyarınca kefalet sözleşmesi, mevcut ve geçerli bir borç için yapılabilir. Ancak, gelecekte doğacak veya koşula bağlı bir borç için de, bu borç doğduğunda veya koşul gerçekleştiğinde hüküm ifade etmek üzere kefalet sözleşmesi kurulabilir. Davalının kefalet imzasını taşıyan Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan borcun bir noktada ödenmiş olması davalı kefilin, kefalet sorumluluğunu; daha sonra aynı sözleşmeye dayalı olarak kullandırılan krediler yönünden sona erdirmez. Kefaletten dönme sebeplerinin gerçekleştiği yolunda da herhangi bir iddia ve ispat bulunmamaktadır....

      Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. TBK 582. Maddesi uyarınca kefalet sözleşmesi, mevcut ve geçerli bir borç için yapılabilir. Ancak, gelecekte doğacak veya koşula bağlı bir borç için de, bu borç doğduğunda veya koşul gerçekleştiğinde hüküm ifade etmek üzere kefalet sözleşmesi kurulabilir. Davalının kefalet imzasını taşıyan Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan borcun bir noktada ödenmiş olması davalı kefilin, kefalet sorumluluğunu; daha sonra aynı sözleşmeye dayalı olarak kullandırılan krediler yönünden sona erdirmez. Kefaletten dönme sebeplerinin gerçekleştiği yolunda da herhangi bir iddia ve ispat bulunmamaktadır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/801 Esas KARAR NO : 2022/611 DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/12/2021 KARAR TARİHİ : 18/10/2022 YAZIM TARİHİ : 16/11/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile ... Sigorta Aracılık Hiz. Ltd. Şti. arasında acentelik sözleşmesi imzalandığını, davalının ise acentenin sözleşmeden kaynaklı borçlarına aynen acente gibi borçlanmak kaydıyla müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla kefil olduğunu, taraflar arasındaki acentelik sözleşmesine konu borcun acente tarafından ödenmediğini, borçlular hakkında Ankara ...İcra Müdürlüğü ......

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/656 Esas KARAR NO: 2023/140 DAVA: İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/09/2022 KARAR TARİHİ: 14/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kefil sıfatından kaynaklı bankaya ödeme yapan müvekkili olan davacı şirketin, diğer kefiller olan davalı/borçluların payına düşen miktar oranında rücu etmesi sebebiyle---------- Esas numarasına kayıtlı dosya ile ------- tarihinde takip başlatıldığını, davalılar tarafından takibe itiraz edilmesi nedeni ile takibin durduğunu, Dava dışı asıl borçlu şirket olan -----Tarihinde faizler dahil ----- Tutarlı olarak kredi kullanmış olup, kullanılan işbu krediye ilişkin --- tarihinde imzalanan kefalet sözleşmesinde; ------------- müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla yer aldığını, kefillerden ------ tarihinde vefat ettiğini,...

          Kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihi ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini, kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şarttır. Kefalet sözleşmesinden sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz. TBK'nın 583.maddesinde açıkça belirtildiği üzere kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için kefilin sorumlu olduğu azami miktarın kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda bu anlama gelen bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini, kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi gerekir. Davalılardan ...'nın davacı tarafça sunulan 30/04/2013 ve 28/05/2013 tarihli sözleşmelerde kefalet limiti, kefalet türü, kefalet tarihi ve muhtelif diğer yazıları davalı ...'...

            CEVAP Davalılar vekili cevap dilekçesinde; müvekkillerinin kefaletinin geçersiz olduğunu, zira kefalet sözleşmesindeki tarih, kefalet miktarı ve kefalet türüne ilişkin yazıların müvekkillerine ait olmadığını, savunarak davanın reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir. III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....

              DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/09/2021 KARAR TARİHİ : 09/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili 22/09/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının o dönem kendine ait olan ...hisselerinin satımını borçlulardan ...'...

                Davalı vekili, müvekkilinin borçtan, dava dışı asıl borçlu ile birlikte imzaladıkları genel kredi sözleşmesindeki kefalet miktarınca sorumlu olduğunu, dava dışı asıl borçlunun asıl kredi sözleşmesinden sonra imzalamış olduğu kredi limitinin arttırılmasına dair sözleşmede müvekkilinin imzası bulunmadığı için limit arttırım sözleşmesi sebebiyle oluşan borçtan müvekkilinin sorumlu olamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının limit arttırım sözleşmesinde kefil olarak imzasının bulunmaması sebebiyle ancak asıl kredi sözleşmesinden kaynaklanan kısım için sorumlu tutulabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 18.03.2011 tarihli genel kredi çerçeve sözleşmesi imzalanmış ve davalı da bu sözleşmeye 25.000 TL limit ile kefil olmuştur....

                  iradesinin bulunmadığını, müvekkili Tuğcan AlpayDelikara yönünden ise; müvekkili Tuğcan Alpay Demirkara'nın sadece ilk genel kredi sözleşmesine kefil olduğunu, müvekkilinin hangi GKS borcundan kefalet sorumluluğunun olduğunun ve limitin ne olduğunun açık olmadığını, müvekkilinin kefalet imzası bulunmayan ikinci genel kredi sözleşmesinden kefil olarak sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesince müvekkilleri yönünden verilen kararın kaldırılmasını istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu