Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi 2021/2013 E. 2022/149 K. sayılı ilamı doğrultusunda şirkete kayyım atanmasının önüne geçtiği, genel kurul toplantısının kendilerine noter yoluyla toplantıdan önce tebliğ edilmesine rağmen toplantının yapılmadığı, hukuksuzluğun giderilmesi adına 08/03/2022 tarihli duruşmada alınan (1) nolu ara kararın kaldırılması ile talepleri doğrultusunda davalı şirkete kayyım atanması gerekçesi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalılar vekili ise istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı, davalı şirkette olağanüstü genel kurul toplantısı yapılarak şirket paylarının miras hisseleri uyarınca tescil edildiği, şirkete müdür atandığı ve organ eksikliğinin giderilmiş ve hali hazırda şirket ticari faaliyetlerine devam eden aktif bir şirket olduğu yine yine mahkemece verilen tedbir nedeni ile davacı tarafça yatırılan teminatın düşük olduğu gerekçeleri ile istinaf başvurusunda bulunmuştur....

nın hukuki ehliyetinde herhangi bir sıkıntı olmadığını, butlan şartlarının olayda mevcut olmadığını, davacı tarafın müvekkili şirkete kayyım atanması talebine itiraz ettiklerini, kayyım atanması talebinin ret olmaz ise, ...'nın kayyım olarak seçilmesini, tüm bu nedenlerle davacının müvekkil şirkete kayyım atanması talebinin reddini, Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte ise karşı adayı ...'nın kayyım olarak atanmasını, TTK madde 448 uyarınca, dava süresince müvekkili şirketin uğrayacağı muhtemel zararlarına karşı davacının teminat göstermesini, davanın reddini, davacının kötü niyet tazminatına yükletilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir. Dava, 08/06/2020, 11.08.2020, 16/09/2020 ve 21/01/2021 tarihli genel kurulların gerek pay sahibi ...'...

    DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) DAVA TARİHİ : 08/03/2022 KARAR TARİHİ : 22/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA VE İSTEK : Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının davalı Şirketin diğer davalı ile birlikte ortağı olup davacının aynı zamanda Şirket müdürlüğü görevini ifa etmekte olduğunu, müvekkili davacının eşi ...'yı Şirket işleri konusunda vekaleten yetkilendirdiğini, davacının bugüne kadar müdürlük görevini gereği gibi ifa ettiğini ve kusursuz bir şekilde yerine getirdiğini, Şirketin diğer hissedarı olan davalı...'...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, temsil kayyımı atanması istenen şirketin davada taraf olmadığı, dosyadaki şimdilik var olan bilgi ve belgelere göre yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı gibi dava dışı şirkettin organlardan yoksun kalmadığı ve yönetim boşluğu olmadığı gerekçesiyle davacıların temsil kayyımı atanması talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Kayyımı atanmasını talep eden davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalıların müvekkillerine karşı hasmane bir tutumla şirketten tasfiye etmeye çalıştıklarını, bilgi alma ve defterleri inceleme haklarının ihlal edildiğini, davalıların şahsi çıkarları için şirketi zarara uğrattıklarını, açılan davada davalıların şirkete ait belgeleri ibraz edip etmeyeceklerinden emin olmadıklarını, davalıların şirkete ait kaynakları kendi kurdukları şirkete aktardıklarını, şirketin ticari defterleri üzerinde oynama yaptıklarını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

        Davalı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın haksız ve kötü niyetli ihtiyati tedbir ve kayyım atanması taleplerinin reddine, yetki, görev ve derdestlik dava şartı itirazlarımızın kabulüne, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yandan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Ticari İşletmeye İlişkin Dava, Ticari İşletmeye Kayyım Atanması istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça bir kısım davalılara devredilen Güneş Enerji Santrali'nin devrine ilişkin satış işleminin iptali ile eski haline getirilmesini ve ihtiyati tedbir konulmasını ve şirkete kayyım atanmasına karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece kayyım atanmasına ilişkin talebin tefrik edilerek bu dosya üzerinden yürütüldüğü ve yargılama sonucunda görevsizlik kararının verildiği görülmektedir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/439 Esas KARAR NO : 2022/712 DAVA : Kayyımlık DAVA TARİHİ : 15/06/2022 KARAR TARİHİ : 02/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekilinin Antalya ... Sulh Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkil tarafından Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında ... Şirketindeki ortalığından çıkmak için dava açıldığını, ... tarihli celsede şirket müdürünün davacı ... olduğu ve taraflar arasında menfaat çatışması olduğu anlaşılmakla TTK 126, TMK 426.maddeleri dikkate alınarak şirkete temsil kayyumu atanması hususunda taraflarına süre ve yetki verildiğini, bu nedenle ... Şirketinin Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında temsili için kayyım tayin edilmesi gerektiğinden iş bu davayı açma zaruretinin hâsıl olduğunu, bu nedenlerle, ... Şirketi"nin Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NUMARASI: 2020/373 Esas - 2020/839 Karar TARİH: 17/12/2020 DAVA: Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) KARAR TARİHİ: 16/04/2021 İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 17/12/2020 tarih ve2020/373 Esas - 2020/839 Karar sayılı ilamına karşı, istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya dairemize gönderilmiş olmakla incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı kooperatife temsil kayyımı atanması talebinden kaynaklanmaktadır. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi' nce 1 Eylül 2020 tarihi itibari ile uygulanmasına karar verilen Bölge Adliye Mahkemeleri iş bölümünün 17. ve 45. Hukuk Daireleri iş bölümü 1. bendine göre;1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’ndan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların istinaf inceleme görevi dairemize ait olmayıp 17. ve 45. Hukuk Daireleri' ne ait olduğundan, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. ve 45....

            Bunlar arasında kayyım atanması olduğu da kuşkusuzdur. Diğer taraftan TTK'nin 1. maddesi gereğince; Türk Ticaret Kanunu,Türk Medenî Kanunu'nun ayrılmaz bir parçasıdır. Türk Medeni Kanunu'nda kayyımlık, temsil kayyumu (TMK, m.426), yönetim kayyumu (TMK, m.427) ve isteğe bağlı (iradî) kayyım (TMK, m.428) olmak üzere üç türü düzenlenmiştir. TMK'nin 427/4. maddesinde; Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa kayyım atanacağı belirtilmiştir. Ayrıca limited şirketlerde müdürlerin atanmaları ve görevden alınmaları genel kurulun devredilmez yetkileri arasında sayılmıştır. (TTK. 616/1- b) Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, şirketlerin seçilmiş organları eliyle idaresi asıl olup, bir şirkete kayyum atanması için kural olarak şirketin yasal organlarının mevcut olmaması gerekmektedir....

            Bunlar arasında kayyım atanması olduğu da kuşkusuzdur. Diğer taraftan TTK'nin 1. maddesi gereğince; Türk Ticaret Kanunu,Türk Medenî Kanunu'nun ayrılmaz bir parçasıdır. Türk Medeni Kanunu'nda kayyımlık, temsil kayyumu (TMK, m.426), yönetim kayyumu (TMK, m.427) ve isteğe bağlı (iradî) kayyım (TMK, m.428) olmak üzere üç türü düzenlenmiştir. TMK'nin 427/4. maddesinde; Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa kayyım atanacağı belirtilmiştir. Ayrıca limited şirketlerde müdürlerin atanmaları ve görevden alınmaları genel kurulun devredilmez yetkileri arasında sayılmıştır. (TTK. 616/1-b) Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, şirketlerin seçilmiş organları eliyle idaresi asıl olup, bir şirkete kayyum atanması için kural olarak şirketin yasal organlarının mevcut olmaması gerekmektedir....

              Şti. adlı şirketteki ortaklıktan çıkarılması ve şirketin feshi davasında, şirket yetkilisi T3 vefat etmesi ve yasal mirasçılarının da mirası reddetmeleri nedeniyle şirketin organsız kaldığı iddiasıyla, davalı şirketi temsil etmek üzere kayyım atanmasının talep edildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar, TMK'nın 426/ 2 ve 3. maddelerine dayanılarak, temsilci kayyımı atanması istenmekte ise de, limited şirkete kayyım tayinine ilişkin davalar TTK'nın 4 ve 5. maddeleri uyarınca mutlak ticari dava niteliğindedir ( Nitekim Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin 2014/9838 Esas-2014/14981 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir ). Bu durumda, mutlak ticari davalara bakmakla Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olmakla, davaya bakmaya Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olmadığı, davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiği anlaşılmakla, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde esastan hüküm kurulması doğru olmamıştır....

              UYAP Entegrasyonu