Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan munzam zarar talepli olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde uyarınca istinaf nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
TL'nin geri alındığı tarihteki dolar kuru dikkate alındığında karşılığı 1.000.000,00 TL'ye yakın olduğunu, munzam zarar talep edebilmek için zararın somutlaştırılması veya ispat edilmesi gerekmemekte olduğunu, Anayasa Mahkemesi’nin 2014/2267 başvuru numaralı 21.12.2017 tarihli 2014/2267 esas nolu kararında bu hususun açıkça belirtildiğini, Türk Borçlar Kanunu 122/1 maddesinde de aşkın/munzam zarar açıkça düzenlendiğini, Munzam zarar bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, HMK 266/1....
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan munzam zarar istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de davalı tarafın süresinde ileri sürdüğü zamanaşımı def’i konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmamıştır....
Bu hükümle uygulamada munzam zarar, kanunî tanımı ile aşkın zarar olarak adlandırılan hukukî kurum düzenleme altına alınmış olup mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 105. maddesi de bu hususta aynı yönde düzenleme içermektedir. Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir (Uygur, Turgut: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Şerhi, Cilt I, 2012, s. 810). Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır....
Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır.------- zarar talep edebilmek için ilk koşul bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. İkinci koşul; borçlunun temerrüdü nedeniyle temerrüt faiziyle karşılanamayan alacaklı zararının mevcudiyetidir. üçüncü koşul; borçlunun temerrüde düşmede kusurlu olmasıdır....
Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır.------- zarar talep edebilmek için ilk koşul bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. İkinci koşul; borçlunun temerrüdü nedeniyle temerrüt faiziyle karşılanamayan alacaklı zararının mevcudiyetidir. üçüncü koşul; borçlunun temerrüde düşmede kusurlu olmasıdır....
MUNZAM ZARAR 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 105 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 355 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından İstenmiş olmakla temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra İşin gereği konuşulup düşünüldü: Dava, BK.nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan munzam zarar alacak istemine ilişkindir. Yerel mahkemede görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm davalı tarafça temyiz olunmuştur. Borçlar Yasasının 105. maddesi uyarınca alacaklının uğradığı zarar geçmiş günler faizinden fazla olduğu takdirde borçlu kendisine hiçbir kusur İsnat edilemeyeceğini kanıtlamadıkça bu zararı dahi ödemekle mükelleftir Yasa koyucu para borcunun geç ödenmesi halinde bir zararın mevcut olduğunu kural olarak benimsemiştir....
Eski) 2006/... esas sayılı açılan dosya vasıtasıyla verilen kararın kesinleşmesi üzerine borcun faizi ile birlikte taraflarından ödendiğini, davacının talebini sözleşmenin 5. maddesinden kaynaklanan yakıt farkı mı yoksa munzam zarar niteliginde olan yakıt bedeli mi şeklinde olduğunu açıklaması gerektiğini, sözleşmeden kaynaklanan alacak olması halinde söz konusu sözleşmenin 20.05.1997 tarihli olup bu sözleşme uyarınca ......
süreci boyunca oluşan zararı karşılamak amacıyla bulunduğu, buna ek olarak bir de munzam zarar talebinin hukuka, mantığa ve hakkaniyete uygun olmadığı, munzam zararın, dolaylı zarar vb. gibi taleplerin kesinlikle kasko sigorta poliçesi teminatı dışında olduğu, munzam zarar ve/veya aşkın zarar gibi taleplerin yüksek yargı kararları ile de kabul edilmediği, ayrıca, taraflar arasında kur farkı talep edilebileceğine dair ayrı bir sözleşme olmadığı için Yargıtay tarafından verilen bir kararda munzam zararın istenemeyeğine hükmedildiği, uyuşmazlığa konu hasarın meydana gelme şekline dair verilen bilgilerin gerçeği yansıtmadığı, yapılan araştırma ve incelemelere göre, hasar ve kaza arasında uyumsuzluk mevcut olduğundan hasarın teminat dışında kalacağı, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceği ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğu belirtilerek açıklanan nedenlerle davanın kesin hüküm nedeniyle...
tarihi ile bedelin davacıya iade tarihi olan 12/08/2022 tarihi arasında kur artışları nedeniyle munzam zararının oluşup oluşmadığı (Sayın Mahkemece 06.04.2023 tarihli celsede uyuşmazlık noktası olarak “taraflar arasında faturaya konu cihazların davacı tarafından alış tarihi olan 26.03.2021 tarihi ile iade tarihi olan 12.08.2022 tarihi arasında kur artışları nedeniyle munzam zararın oluşup oluşmadığı; bu nedenle davacının munzam zarar alacağına hak kazanıp kazanmadığı; munzam zarar hakkının tespiti durumunda munzam zarar bedelinin belirlenmesi”) hususunda: Dava konusu ürünlerin alış tarihi ile davacı tarafından düzenlenen iade faturasına istinaden davalı tarafından ödeme yaptığı tarihlerde ki kur farkı nedeni ile tespit edilen munzam zararın 303.438,50TL. olduğu; davalı tarafından yapılan 154.702,79TL.lik ödemenin mahsubu sonrası 148.735,71TL.nin, ödemesi yapılmayan munzam zarar toplamı olarak tespit edildiği; munzam zararın istenip istenemeyeceğini takdirin, sayın Mahkeme’ye ait olduğu...