Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.03.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve meni müdahale istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davada, 795 ada 58 parsel sayılı taşınmazın maliki olan davacı, bu kaydın öncesi olan 795 ada 34 parseldeki hissesinden daha az miktarda yer verildiğini, davalıya ait aynı ada 57 parselde kalan 187 m2 miktar eksikliğin sözü edilen parselden iptali ile adına tescilini, davalının dava konusu 187 m2 bölüme haksız elatmasının önlenmesini istemiştir. Mahkemece dava reddedilmiş, Hükmü davacı temyiz etmiştir....

    in 24 parselin 86.29 metrekarelik kısmına müdahalesinin men'ine, davalının tapu iptali ve tescile ilişkin karşı davasının reddine şeklinde hüküm kurulmuştur. uyuşmazlık taşınmazların müşterek hududuna ilişkin olup, ortak sınırın kayıtların uygulanması suretiyle ve yerel bilirkişi ve tanıklar beyanı ile, tapu kaydının oluşturulduğu tarihteki sınır esas alınarak çözümlenmesi gerekir. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve davalı tanıkları taraflar arasında ortak sınırı göstermişler, belirtilen bu sınır davacı tarafından da kabul edilmiştir. Taşınmazın sınırının kadastro tespitinde değiştiği, fiilen kullanılan sınır ile kadastro sınırının farklı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı dayanağı (aynı zamanda kadastro tespitine de esas alınan) tapu kaydı hisseli olup kayıt maliklerinin aralarında yaptıkları harici ifraz nazara alınarak tespit yapılmış, kaydın yüzölçümü ile kaydın revizyon gördüğü parsel miktarları dikkate alındığında davalı ...'in kayda göre az, davacı ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve meni müdahale davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan davada, ... Köyü 141 parsel sayılı 22.200 m2 yüzölçümündeki davalı gerçek kişiler adlarına tapuda kayıtlı olan (davalı Kooperatif lehine ipotek şerhi bulunan) taşınmazın yörede 2007 yılında yapılan orman kadastro çalışmasında orman sınırları içinde kaldığını belirterek tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili ve davalıların meni müdahalesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Şu haliyle kaydın bütün sınırlarıyla dava konusu yeri içine almadığı anlaşılmaktadır. Bu gibi durumlarda kaydın yerel bilirkişiler tarafından gösterilmeyen sınırı açısından tanık sözlerine başvurmak, bilinemeyen hududun neresi olduğunu tanıklara açıklatmak gerekir. Değinilen bu husus ve yukarıdan beri sayılan uygulama yerine getirilmediğinden eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 04.12.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ve müdahalenin meni istemine ilişkin davada ... 13.Asliye Hukuk ve 10. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesinin iptali ile müdahalenin meni istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın HUMK.’nun 8. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanında olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, açılan davanın niteliği ve belirtilen dava değerine göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle hüküm kurmuştur....

            Davada mükerrer kaydın iptali istenildiğine göre mahkemece yapılacak iş; gerçeğe uygun (doğru) olan kaydın korunması ile diğer kaydın iptaline karar vermek olmalıdır Bunun için de mükerrer kaydın iptali istenilen kişinin gerçek doğum tarihinin 1.9.1993 mü yoksa 10.6.1991 mi olduğunun yöntemince saptanması ve bu bağlamda kişinin sağlık kurulu raporunun alınması ile doğru olan kaydın belirlenmesinden sonra buna göre hüküm kurulması gerekirken yeterli araştırma yapılmadan salt tanık anlatımına dayanılarak sonraki tescil yerine ilk tescil kaydının iptaline karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 29.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.04.2001 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, birleşen davada müdahalenin meni istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali tescil isteminin kabulüne, müdahalenin meni isteminin reddine dair verilen 11.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 07.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Davacı taraf kira sözleşmesine konu kantinin 6570 sayılı kanun hükümlerine tabi olduğu ve bu kanun hükümlerine göre sözleşme devam ettiği halde sözleşmeye aykırılık davranıldığı gerekçesi ile kira sözleşmesinin iptal edildiği ve yeniden ihaleye çıkılmasına ve tahliyesine karar verildiğini bildirerek muarazanın meni ve müdahalenin menine karar verilmesini talep etmiştir.Dava sırasında davacının idari yoldan tahliyesi sağlanmıştır.Davacı vekilinin 23.11.2009 tarihli dilekçesinde idari yetki ile tahliye edilmeleri nedeniyle müdahalenin meni davasının konusuz kaldığını ancak müdahalenin meni talebi yönünden davalarının devam ettiğini 2011/4628-12681 beyan etmiştir.Davacı tarafın kiralanan taşınmazın 6570 sayılı kanununa tabi olduğu,bu yüzden kira sözleşmesinin devam ettiğini iddia etmiş,davalı taraf ise taşınmazın 2886 sayılı kanun hükümlerine tabi olduğunu savunduğuna göre ve buna göre kira sözleşmesinin iptali ile yeniden ihaleye çıkılmasına karar aldığına göre dava konusu kira sözleşmesi...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve terkin, meni müdahale ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve terkin, meni müdahale davasının kısmen kabulüne ve kısmen karar verilmesine yer olmadığına dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 12.02.2013 gün ve 400/44 sayılı hükmün ...'...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada Erdemli Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, hisseye vaki müdahalenin meni, köy satış senedinin iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince,davanın murise ait taşınmazlardaki davacıların hisselerine davalının müdahalesinin meni ile varsa bu yer ile ilgili köy satış senedinin iptali ve tazminat istemine ilişkin olduğu, HUMK'un 8/11-3. maddesi gereğince zilyetliğin korunması ile ilgili davalarda sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu