WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kimlik numaralı Polomra Polet Strumza'nın ölümünün tespiti ile nüfus kaydına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare temsilcisi ilk derece mahkemesinde son celsedeki beyanında özetle; karar hususunda takdiri mahkemeye bıraktıklarını beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; ölü olduğunun tespiti istenilen T.C. Kimlik numaralı Muis İstruma Strumza ile T.C. Kimlik numaralı Polomra Polat Strumza ile ilgili olarak mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonunda T.C....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Tapu maliki ...'nın varsa nüfus kaydına ilişkin (ana adı, doğum tarihi ve doğum yeri) bilgilerin Tapu Sicil Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünden, 2-Mahkemece taşınmazın gerçek maliki olduğu kabul edilen Hasan ile Marziye'den olma 10.5.1944 doğumlu ...'nın sağ olup olmadığının sorularak, sağ ise kendisine ait, ölü ise mirasçılarını gösterir şekilde nüfus kaydının ilgili Nüfus Müdürlüğünden, Getirtilip dosya içerisine konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Medeni haklardan yararlanma, yani hak ehliyeti tam ve sağ doğum koşuluyla ana rahmine düşme anında başlayıp, kişinin ölümüne kadar devam eder (TMK m. 28). Bu nedenle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda taraflardan birinin ölümü hâlinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar davanın erteleneceği; bununla beraber hâkimin, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebileceği öngörülmüştür (HMK m. 55; HUMK m. 41). Ne var ki, Kanun’da ölü kişiye karşı dava açılması halinde nasıl davranılacağı gösterilmemiştir. Kural olarak ölü kişi adına ve ölü kişiye karşı dava açılması olanağı bulunmamaktadır. Aynı şekilde kural olarak ölü kişi aleyhine dava açılması halinde davanın mirasçılara yöneltilmesine de olanak yoktur. Zira yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, ölü kişinin taraf ehliyeti bulunmamaktadır....

    ün sağ iseler nüfus kayıt örnekleri ölü iseler mirasçılık belgelerinin ilgilisinden temini, ayrıca ... Ada ... Parsel ve ... Ada ... parselde paydaş olan ... kızı ...'nın tapuda hem ... kızı ... hemde ... kızı ... olarak yazıldığı anlaşıldığından bozma ilamında işaret edildiği gibi anılan kişinin adının düzeltilip düzeltilmediğinin tapu sicil müdürlüğünden sorularak alınacak cevabi yazının evraka eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi için gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, ölü şahıs aleyhine dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyada mevcut nüfus kaydına göre; davalı ...’nın 02.01.2010 tarihinde vefat ettiği, bu davanın 08.10.2010 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava, ehliyeti davada taraf olma ehliyetidir. 6100 sayılı HMK'nun 50. Maddesinde medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanların davada taraf ehliyetine de sahip olduğu belirtilmiştir. Türk Medeni Kanunu ise, davada taraf olma ehliyetini, medeni haklardan yararlanma ehliyetinin bir parçası saymış 8, 28, 47 ve 48. maddeleriyle bu yönde hükümler getirerek, medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişinin davada taraf olma yeteniğini taşıdığını, her gerçek kişinin sağ doğmak koşuluyla ana rahmine düştüğü andan itibaren taraf ehliyetini kazanacağını ve yaşadığı sürece taraf ehliyetinin devam edeceğini belirtmiştir....

        Ancak, Kanun'da, ölü kişiye karşı dava açılması halinde yargılamaya nasıl devam olunacağına dair düzenleme getirilmemiştir. Taraf teşkili dava şartı olup, davanın her aşamasında mahkemece re’sen nazara alınması gereken bir olgudur ve temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın mahkemece re'sen gözetilmesi gereklidir. Kural olarak, ölü kişi adına ve ölü kişiye karşı dava açılması olanağı bulunmamaktadır. Aynı şekilde, kural olarak ölü kişi aleyhine dava açılması halinde davanın mirasçılara yöneltilmesi de mümkün değildir. Zira, yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, ölü kişinin taraf ehliyeti bulunmamaktadır....

          Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmazda tapu maliki olarak görünen ... ...'in aslında ... ... ... olduğu ve dava tarihinden önce 2002 yılında vefat ettiği, davacı idare tarafından 05.02.2013 tarihinde ölü kişiye karşı dava açıldığı anlaşıldığından Kamulaştırma Kanununun 14/5. maddesine göre; ölü tapu maliki ... ...'in mirasçıları ve adresleri araştırılıp, tespit edilen mirasçılarına usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilip taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 23/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Sağ Olduğunun Tespiti ve Ölüm Kaydının İptali istemine ilişkindir....

            Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında, davacının babasının babasının ilgili olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken kapalı kayıt üzerinde işlem yapılamayacağı dikkate alınmadan düzeltme kararı verilmiş olması, doğru görülmemiştir..."(Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 14.12.2017 T. 2017/2987 E. - 2017/16896 K.) Buna göre; nüfus kayıt düzeltim davaları niteliği gereği kamu düzenini yakından ilgilendirmekte olduğundan ve hakimin doğru kaydı oluşturma görev ve zorunluluğu bulunduğu dikkate alındığında mahkemece yapılması gereken; öncelikle hakları etkileneceğinden Abdullah Tursun'un annesi Sabriye(Hayriye)'nin tüm mirasçılarının davaya katılımı sağlandıktan sonra delilleri toplanarak hasıl olacak sonuca göre kayıtlarda davacının babaannesi olan Sabriye ve Hayriye isimli kişilerin aynı kişi olup olmadıkları, Sabriye olarak kayıtlarda yer alan kişinin adının Hayriye olup olmadığının tespiti yönünde karar verilmesidir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/62 Esas sayılı dosyasının yargılaması sırasında, 255 ve 257 parsel sayılı taşınmazların paydaşı olan ''ölü Emine'nin'' baba adı ile soyadının eklenmesi için dava açması konusunda kendisine yetki verildiğini ileri sürerek, anılan paydaşın tapu kaydındaki isminin '' Mustafa kızı E.. S..'' olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında duruşmada talebini ıslah ederek; anılan paydaşın ''E.. S..'' olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, ıslaha bir diyeceğinin olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının iddialarının sabit olduğu gerekçesi ile talebe konu taşınmazların paydaşı ''ölü Emine'nin '' kimlik bilgilerinin ''Mustafa kızı E.. S..'' olarak düzeltilmesine ve bu şekilde tapuya yazılmasına karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu