Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, TMK.nun 232.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde malların sürüm değerleri esas alınmakta olup TMK. nun 239. maddesinde de, aksine bir anlaşma yok ise tasfiye tarihi olan değer artış payı ve katılma alacağı davasının karar tarihi itibariyle faiz yürütüleceği hükme bağlanmıştır. Bu bakımdan, davanın kabulüne karar verildiği takdirde faizin başlangıç tarihinin, değer artış payı ve katılma alacağı davasının hükme bağlandığı 18.11.2009 tarihi olması gerekirken eldeki dava tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması da doğru olmamıştır. Dava konusu edilen 1.1.2002 öncesi edinilen bir taşınmaz mal bulunmadığından davacının katkı payı alacağı isteği olamayacağı açıktır....

    Aile Mahkemesinin 2011/322 Esas sayılı katkı payı ve katılma alacağı davası devam ederken karşılıklı olarak yazılı anlaşma akdedildiği bu protokolden kaynaklı olarak dava açıldığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından; davacının taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 24.06.2009 tarihinden önce alınan davalı adına tapuda kayıtlı taşınmaz karşılığında, katılma alacağına sahip olduğu, bu taşınmazdaki katılma alacağı karşılığında davalının taahhüt ettiği kredi borçları ile ödemeler nedeniyle dava açıldığı anlaşılmakla uyuşmazlığın, aile mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/10/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, katkı payı alacağı isteğine ilişkindir. Katkı payı alacağı; 01.01.2002 tarihinden önce 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM mad.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri mal varlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulmalıdır. Zira Borçlar Kanunu, Medeni Kanun'un tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir (EBK mad.544, TBK mad.646). Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM mad.186/1). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır (TKM mad.189)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı, Katkı Payı Alacağı Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki katılma alacağı, katkı payı alacağı davasına ilişkin mahkemece verilen asıl davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karşı davanın reddine dair ... .... Aile Mahkemesi'nden verilen ........2014 gün ve 1014/1621 sayılı hükmün ...'...

        İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, katkı payı ve artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....

        katkı miktarını ayrı ayrı saptamak, alımda kullanılan bu miktar bakımından davacı eşin katkı oranını bulmak ve bu katkı oranı bakımından davacı ... lehine kişisel değerden katkı nedeniyle TMK’nun 227.maddesi karşısında değer artış payı alacağı doğacağını dikkate almak, ayrıca alımda kullanılan edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde ödenen peşinat ve tamamı evlilik içinde ödenen kredi toplamı 13.000 TL. bakımından ise bu miktar TMK’nun 219 ve 222. maddeleri karşısında edinilmiş mal niteliğinde olduğundan yine eşler yararına artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı (TMK’nun m.231 ve 236/1) doğurduğu gözetilmesi gerektiği, gerek değer artış payı gerek katılma alacağı hesabında dikkate alınacak değer karar tarihine en yakın piyasa sürüm değeri olacağından, bozma sonrası taşınmazın yeni karar tarihine en yakın güncellenmiş tadilatlı piyasa sürüm değeri de uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenip, belirlenecek bu miktar üzerinden yapılacak hesaplamada 40.000 TL'nin...

          İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, katkı payı alacağı ve katılma alacağı isteğine ilişkindir. Katkı payı alacağı; 01.01.2002 tarihinden önce 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM mad.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri mal varlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulmalıdır. Zira Borçlar Kanunu, Medeni Kanun'un tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir (EBK mad.544, TBK mad.646). Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM mad.186/1). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır (TKM mad.189)....

          Mahkeme davayı katkı payı alacağı olarak değerlendirerek, dava konusu aracın evlilik birliğinin kurulmasından yaklaşık 3 ay sonra alınmasını da göz önüne alarak, davacı ...'in aracın alımına katkısının bulunmadığı kanaati ile davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili taleplerinin evlilik birliği içinde edinilmiş mal üzerinde diğer eşin katkı alacağı olduğunu yineleyerek hükmü temyiz etmiştir. Taraflar 15.03.2003 tarihinde evlenmişler, 10.01.2005 tarihinde açılan boşanma davasının 10.07.2007 tarihinde kabulü ile boşanmışlardır. Boşanma kararı 15.07.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme yapmak ve uygulanacak kanun maddesini belirlemek hâkime aittir (6100 sayılı HMK.nun 33 m.). İddianın ileri sürülüş şekline göre, davada davacı, katılma alacağı (TMK.nun 231 m.) isteğinde bulunmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Eşya Alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı, eşya alacağı davasının kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine dair...Aile Mahkemesi'nden verilen 20.01.2015 gün ve 292/24 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili 5000 TL katkı payı alacağı ve 7.500 TL eşya bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; ıslah dilekçesiyle katkı payı alacağını 42.500 TL olarak belirlemiştir. Davalı Feyzi Doğan vekili davacının katkısının olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ve değer artış payı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve değer artış payı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... ....

                UYAP Entegrasyonu