çocuğu yurt dışına kaçırmakla tehdit ettiğini, müvekkilin çocuğun kaçırılması yönünden endişeli olduğunu, bu nedenlerle kişisel ilişkinin kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise kişisel ilişkinin yatılı olmayacak şekilde düzenlenmesinin talep ve dava etmiştir....
haftada bir yatılı kalarak kişisel ilişki kurulabileceği kanaatinin bildirildiği, çocuğun 07/03/2018 doğumlu olup düzenlenen sosyal inceleme raporunda da baba ile yatılı ilişkinin belirli sürelerle yatılı olacak şekilde düzenlenebilecek yaş grubuna eriştiği, anne ile birebir bağımlılığının ve süt emme sürecinin son bulduğu, bu haliyle baba ve müşterek çocuk arasında boşanma dava tarihinde kurulan sınırlı kişisel ilişkinin bir miktar daha artırılması ve bu şekilde çocuk baba arasındaki bağın kuvvetlendirilmesi gerektiği, bu şekildeki kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına olacağı düşüncesinden hareketle davanın kısmen kabulü yönünde bilirkişi raporunda belirtilen sürelerle sınırlı olmak kaydıyla, davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk ile baba arasında her ayın, 1. ve 3. hafta sonu cumartesi günü sabah saat 09.00'dan pazar günü akşamı saat 17.00'e kadar, dini bayramlar olan Ramazan ve Kurban Bayramının 2. günü sabah saat 09.00'dan akşam saat 17.00'e kadar, her yılın 1 Temmuz günü sabah...
Kişisel ilişki düzenlenirken analık babalık duygularının tatmini yanında çocuğun fiziki, bedeni ve ahlaki gelişimi ile eğitim durumunun da gözetilmesi ile çocuğun üstün yararı uyarınca düzenleme yapılması esastır. Boşanma kararında kurulan kişisel ilişki yeterli iken, iki haftada bir çarşamba günleri saat: 18:00 ile 20:00 saatleri arasında, çocukların eğitim ve uyku düzenini etkileyecek şekilde çocuklar ile kişisel ilişki kurulması, çoçukların üstün yararına uygun değildir. Hal böyle olunca boşanma kararında düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi şartları oluşmadığı halde yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
KARŞI OY YAZISI Kişisel ilişkinin kurulması biçimi çocuğun güvenliğini ve üstün yararını doğrudan ilgilendirmekle Yargıtay tarafından kendiliğinde bozma sebebi yapılabilir. Çocuğun güvenliği ve üstün yararı konusunda “temyiz şartı” arayan değerli çoğunluğun farklı düşüncesine katılabilme olanağım bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi veya Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının, velayetin değiştirilmesi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddine yönelik itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı davasını terditli olarak açmış, velayetin değiştirilmesi aksi halde müşterek çocukla tesis edilen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. Taraflar ......
Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocukla ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması veya Azaltılması-Velayetin Değiştirilmesi Olmadığı Takdirde Kişisel İlişkinin Arttırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddi, kişisel ilişki süresi yönünden, davalı-karşı davacı tarafından ise katılma yolu ile karşı davanın reddi, kişisel ilişkinin azaltılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-karşı davacı süresinde vermiş olduğu dilekçeyle katılma yoluyla karşı davasının reddini de temyiz etmiştir. Katılma yoluyla temyiz isteği asıl temyiz isteğine sıkı sıkıya bağlıdır. Davacı-karşı davalının, karşı davanın reddine ilişkin bir temyizi bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne, davalı babanın psikiyatrik rahatsızlığı bulunduğunu, kendisine ve çevresine zarar verdiğini, çocuğa da zarar verebileceğini iddia ederek, boşanma kararı ile birlikte velayeti kendisine bırakılan ortak çocuk 02.01.2008 doğumlu... ile davalı baba arasında büyükbaba refakatinde kurulan kişisel ilişkinin değiştirilerek, uzman ve polis fefakatinde baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, mahkemece; " babanın hastalığının kısmen iyileşmesi ile kişisel ilişkiye dair düzenlemenin temyizden feragat edilerek kesinleştiği" gerekçesiyle kişisel ilişkinin üçüncü kişi refakatinde yapılmasına dair kısmın hükümden çıkartılması suretiyle...
Toplanan delillerle, tarafların 06.11.2013 tarihinde kesinleşen ilamla Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşandıkları, 23.11.2009 doğumlu ...’nun velayetinin babaya verilmesine, anne ile ortak çocuk arasında "her ayın 2. ve 4. hafa sonları cumartesi günleri sabah saat 9:30’dan Pazar akşamı saat 18:00 ‘a kadar, dini bayramların 2. günü saat 9:30’dan 3. günü akşam 18:00'a kadar, her yıl Temmuz ayının 1. günü saat 09:30’dan 31. günü akşam 18:00’a kadar “ kişisel ilişkinin kurulmasına karar verilmiştir. Velayet kendisine bırakılmayan ebeveynle çocuk arasındaki kişisel İlişki düzenlemesinde asıl olan, çocuğun fikri, ahlaki, bedeni, sağlık ve eğitsel yönden kişisel gelişiminin sağlanmasındaki üstün yararı olmakla birlikte; analık ve babalık duygularının tatmininin de göz önüne alınması gerekir. Uygun ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Tesis Edilen Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar, anlaşmalı olarak (TMK m. 166/3) boşanmışlar müşterek çocuğun velayeti anlaşmaları uyarınca davacıya bırakılmış, çoçukla baba arasında kişisel ilişki de tarafların anlaştıkları şekilde düzenlenmiştir. Karar, 18.09.2013 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava ise üç ay sonra 08.01.2014 tarihinde açılmıştır. Davacı, boşanma kararında yer alan kişisel ilişki süresi içerisinde davalının gözetim ve bakım yükümlülüğünü ihmal ettiğini, çocuğun bundan olumsuz olarak etkilendiğini ileri sürerek kişisel ilişkinin kaldırılmasını, bunun kabul edilmemesi halinde yeniden düzenlenmesini istemiştir. Müşterek çocuk 12.12.2012 doğumludur....