(KMK.6.md) Kat malikleri anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. Kat malikleri ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler.(KMK.16.md.) 3194 sayılı Kanunun Geçici 16. maddesinin 9. fıkrasına göre, üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlarda bulunan yapılar ile Hazineye ait sosyal donatı için tahsisli araziler üzerinde bulunan yapılar bu madde hükümlerinden yararlandırılmaz. Anagayrimenkulde kat mülkiyeti kurulu olup, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa tabidir. Kat mülkiyeti, arsa payı ve anagayrimenkuldeki ortak yerlerle bağlantılı özel bir mülkiyettir ve kat malikleri anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. ...
Y A R G I T A Y K A R A R I Dairenin bir önceki geri çevirme kararının 2 nolu bendinde, dava konusu taşınmazda dava tarihi itibariyle kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulu olup olmadığı, kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulu ise tüm bağımsız bölüm ve maliklerini gösterir tapu kaydı ile yönetim planının tapu müdürlüğünden getirtilip dosyaya konulması istenilmiş olduğu halde, dava konusu 10337 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yerine 10307 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin bilgilerin gönderildiği anlaşılmakta olup, dava konusu 10337 ada 1 parsel sayılı taşınmazda dava tarihi itibariyle kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulu olup olmadığı, kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulu ise tüm bağımsız bölüm ve maliklerini gösterir tapu kaydı ile yönetim planının tapu müdürlüğünden getirtilip dosyaya konulmasından sonra istenilen hususların yerine getirildiğinin mahkeme hakimince bizzat denetlenmesi ile birlikte temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine yeniden...
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, kat mülkiyeti kurulmuş olan taşınmazda arsa paylarının yeniden belirlenmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce, dava konusu taşınmazların tapuya tescil edilmemiş olduğu ve bağımsız bölüm niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanununun uygulama alanında olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulmuş olduğu anlaşılmıştır....
Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davacı Sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olup olmadığı, kurulu ise parsellerin ada ve parsel numarası tarafların açıklamalarına başvurulmak suretiyle düzenlenecek tutanakla tespit edilip sözü edilen sitenin üzerinde kurulduğu parsel ya da parsellerde kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulup kurulmadığı, birden fazla parselde kurulu ise 5711 sayılı Yasa ile değişik 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre toplu yapı yönetimine geçilip geçilmediği, geçilmiş ise tarihi, 5711 sayılı Yasa ile değişik Kat Mülkiyeti Yasası'nın 66 ve 67. maddeleri gereğince toplu yapıyı oluşturan imar parselleri ve ortak yerlerin tapuda birbirleriyle bağlantıları sağlanmak suretiyle irtibatlandırılıp irtibatlandırılmadığı sorularak buna ilişkin tapu kayıtlarının ve toplu yapı yönetim planı örneğinin, 2-Dava konusu anataşınmaza ait kat mülkiyeti (önce kat irtifakı sonra kat mülkiyeti kurulmuş ise ikisine de ait) kurulması sırasında düzenlenen ve verilen tüm...
Bu halde devrolunan arsa payları kat mülkiyeti kütüğünün ilgili sayfalarının (beyanlar) hanesine işaret olunur, arsa payını devralanlar, devraldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde harap olan bağımsız bölümü yeniden yaptırmaya veya aynı süre içerisinde bütün kat malikleri bağımsız bölümlere bağlı arsa paylarını bu kanunun üçüncü maddesinin ikinci fıkrasındaki esaslara göre yeniden hesaplayarak kat mülkiyeti kütüğüne geçirtmeye mecburdurlar. Bu fıkra hükmüne uyulmadığı takdirde anataşınmaz üzerindeki kat mülkiyeti kendiliğinden sona ererek, gerek o gayrimenkul ve gerek harap olan bölümler için alınan sigorta bedeli üzerinde ortak mülkiyet hükümleri uygulanır. Somut olayda; davacı deprem sonucu anataşınmaz üzerindeki A ve B blokların bütünüyle yıkılmış olması nedeniyle anataşınmaz üzerindeki kat mülkiyetinin kaldırılmasını istemiştir....
Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerden 6.12.1996 tarihli arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile yüklenicinin üzerine bina yaptığı 2598 ada 1 parselde henüz kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığı anlaşılmaktadır. Davacılar henüz kat irtifakı kurulmamış ve tapuda arsa niteliği ile kayıtlı bir taşınmazdan bağımsız bölüm satın almıştır. Gerçekten, 24.4.1978 tarih ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 10, 13 ve 14 üncü maddeleri gereğince, kat mülkiyeti ya da kat irtifakı, tapu memuru tarafından düzenlenecek resmi senet (sözleşme) ve tapu siciline tescili ile kurulur. Ne var ki, bağımsız bölüm satış vaadi sözleşmesiyle kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulmamakta, sadece ileride kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulacak bağımsız bölümün satışı vaat edilmektedir....
Temyiz aşamasında ilk defa davalılar tarafından; "kat mülkiyeti kurulması suretiyle ortaklığın giderilmesi" talep edilmiş olmakla, anlatılan araştırmanın yapılması gerekmektedir.Kat Mülkiyeti Kanununun 10. maddesinin son fıkrasına göre; kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar vermelidir....
sonra kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebilecek iken; talep eden tarafa kat mülkiyeti kurulması için gerekli işlemleri yapmak üzere süre verilmesi hususu düşünülmeden, satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında, tamamlanmış yapının fiili durumu ile onaylı projesi arasında aykırılıkların bulunması veya yapının imara uygun ancak projesiz inşa edilmesi gibi kat mülkiyeti kurulmasına engel oluşturan eksikliklerin varlığı durumunda hemen kat mülkiyeti kurulamayacağı sonucuna varılmayarak, bu eksikliklerin giderilip yasal koşullara uygun hale getirilmesi mümkün ise bunun isteyen tarafa tamamlattırılması yoluna gidilmesi; ayrıca Kat Mülkiyeti Yasasının 50. maddesinin ikinci fıkrasına göre de, bir anayapıda kat mülkiyeti kurulabilmesi için binanın tümünün kargir ve aynı zamanda tamamlanmış bulunması gerektiği hususu hüküm altına alınmış ise de Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında, tamamlanmamış yapılarda, kat mülkiyetinin kurulmasını isteyen paydaşlar eksiklikleri ikmal edip binayı tamamlayacaklarını bildirdikleri takdirde mahkemece kendilerine bu işin tamamlanması için uygun bir süre verilmesi gerektiği kabul edilmektedir....
Somut olayda, kat irtifakına geçirilmiş bir apartmanda, davalının bağımsız bölümünden sızan sular nedeniyle, davacıya ait bağımsız bölümde ve eşyalarında oluşan zararın tazmini talep edildiğine göre; dava konusu uyuşmazlık, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19. maddesinin uygulanması ile ilgilidir. Bu nedenle, Kat Mülkiyeti Kanunu'nun Ek 1. maddesi gereğince davanın, müddebihin değerine bakılmaksızın, Sulh Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, uyuşmazlığın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklandığının kabulü suretiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen önceki kararda direnilmesi doğrudur. O halde, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararı onanmalıdır....