Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 634 sayılı Kat mülkiyeti Kanunun 4. maddesinde ortak yerler sayılmış, Kanunun 6. maddesinde, “Bir bağımsız bölümün dışında olup, doğrudan doğruya o bölüme tahsis edilmiş olan kömürlük, su deposu, garaj, elektrik, havagazı veya su saati yuvaları, tuvalet gibi eklentiler, ait olduğu bağımsız bölümün bütünleyici parçası sayılır ve o bölümün maliki, eklentilerin de tek başına maliki olur. Eklentiler kat mülkiyeti kütüğünün (Beyanlar) hanesine kaydedilir ve bunlardan anayapının oturduğu zeminin dışında kalanlar kadastro planında veya tapu haritasında ayrıca gösterilir. Bağımsız bölüm üzerinde kat mülkiyetiyle ve diğer kat maliklerinin haklariyle bağdaşması mümkün olmayan irtifaklar kurulamaz. ...
Tapuda kat irtifakının kurulamaması ve Belediye'den ... kullanma izin belgesinin alınamaması davalı arsa sahiplerinin kusur ve temerrütlerinden kaynaklandığından davacı kooperatif sözleşme gereği payına düşen bağımsız bölümlere isabet eden arsa paylarının iptal ve tescilini istemekte haklıdır. Bu durumda mahkemece yapılacak ...; bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla kat irtifakına esas olacak şekilde her iki parseldeki bağımsız bölümlerin arsa paylarını belirlemek, her iki parsel yönünden ayrı ayrı bağımsız bölüm listesi hazırlatmak, sözleşmenin paylaşım hükümlerine göre davacı kooperatif ile davalı ve dava dışı arsa sahiplerine isabet eden bağımsız bölümleri belirlemek, davacı kooperatife ait bağımsız bölümlere isabet eden paylar yönünden iptal ve tescile karar vermek, davalı arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlere isabet eden paylar yönünden ise istemi reddetmekten ibarettir....
Kat Mülkiyeti Yasası'nın 10. maddesinin son fıkrasına göre, kat mülkiyeti kurulmasına elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, maliklerden birinin paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar vermelidir. Dosyada toplanan belge ve bilgiler ile özellikle 30.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazlar ......
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2021 NUMARASI : 2019/207 ESAS - 2021/276 KARAR DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar KARAR : Antalya 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 18/02/2021 tarih ve 2019/207 Esas, 2021/276 Karar sayılı dosyasının yapılan istinaf incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Antalya ili Muratpaşa ilçesi Demricikara Mah. 5759 ada 22 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ana yapının 4 nolu bağımsız bölümde ikamet ettiğini, taşınmazın 4 bağımsız bölümden oluşan Küçüksaray Apartmanı ismiyle anıldığını, Kat maliki olduğu taşınmazda 4 bağımsız bölüm bulunması nedeniyle yönetici atanması mecburiyetinin olmadığını, iptali istenilen 25/08/2018 tarihli toplantının uygun yapılmadığı gibi yok hükmünde olduğunu, yönetim oluşturulması ve yönetici atanması gündemiyle olağan genel kurul ya da olağanüstü genel kurul talebiyle usulüne uygun yapılmış çağrı tebliği bulunmadığını, Apartmana ait yönetim planında genel kurul dönemi...
Ayrıca Kat Mülkiyeti Kanununun 50. maddesinin ikinci fıkrasına göre de bir ana yapıda kat mülkiyeti kurulabilmesi için binanın tümünün kargir olması ve aynı zamanda tamamlanmış bulunması gerektiği hususu hüküm altına alınmış ise de Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında; tamamlanmamış yapılarda; kat mülkiyetinin kurulmasını isteyen paydaşlar eksiklikleri ikmal edip binayı tamamlayacaklarını bildirdikleri takdirde mahkemece kendilerine bu işin tamamlanması için uygun bir süre verilmesi gerektiği kabul edilmektedir....
Ancak; Kat Mülkiyeti Yasasının 34. maddesinin 2.fıkrası hükmü uyarınca sekizden az bağımsız bölüm bulunan anataşınmazda yönetici atanması zorunlu değil ise de, kat maliklerinin istemesi durumunda böyle bir anataşınmaza yönetici atanmasına da yasal bir engel yoktur. Dosya içerisindeki 17.8.2007 günlü olağan genel kurul toplantı tutanağı içeriğinden 1, 4 ve 7 numaralı bağımsız bölüm maliklerinin itirazı üzerine apartmana yönetici seçilemediği anlaşılmıştır. Kat Mülkiyeti Yasasının 34.maddesinin 4.fıkrasında yöneticinin, kat maliklerinin hem sayı, hem arsa payı bakımından çoğunluğu tarafından atanacağı; anılan maddenin 6.fıkrasında ise kat malikleri anataşınmazın yönetiminde anlaşamaz veya toplanıp bir yönetici atayamazlarsa içlerinden birinin başvurusu üzerine ve mümkünse diğerleri de dinlendikten sonra mahkemece taşınmaza bir yönetici atanacağı hükümlerine yer verilmiştir....
Somut olayda dava konusu edilen değişikliğin gerçekleştirildiği tarihte anataşınmaz kat mülkiyetli olduğundan 2981 sayılı Kanunun 16. maddesine 3290 sayılı Kanun ile eklenen ek fıkra hükmünün uygulanmasının sözkonusu olamayacağı gibi bilirkişi raporunda belirtildiği üzere tapuya bağımsız bölüm olarak cins tahsisleri yapılması istenilen eklentilerin bağımsız bölüm olarak kullanılmaya elverişli olmadığı ve tamamlanmadığı gözetildiğinde bunun Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesinde öngörülen bağımsız bir bölüm olarak kabulüne olanak yoktur....
Dosyada toplanan tüm bilgi ve belgelerden, özellikle Tapu Sicil Müdürlüğünün 18.02.1997 gün ve 240 sayılı yazısı içeriğinden; dava konusu edilen 4179 Ada 15 parsel sayılı 1200 m2 alanlı taşınmazın üzerinde 14 bağımsız bölümlü yapıyı öngören kat irtifakı kurulmuş olduğu ancak bu bağımsız bölümün her birine özgülenen arsa paylarının taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken salt 9, 10, 11, 12 ve 14 nolu meskenler üzerinde kat irtifakının kurulduğu kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmiş, diğer bağımsız bölümler yönünden böyle bir belirlemeye yer verilmediği başka bir anlatımla sözü edilen 5 bağımsız bölüm dışındaki bağımsız bölümlere özgülenen arsa paylarının ve lehine kat irtifakı kurulan kişilerin adlarının taşınmazın tapu kütüğündeki beyanlar hanesinde gösterilmediği öte yandan anataşınmazın mimari projesinde anayapıdaki bağımsız bölüm sayısı 18 olduğu halde tapuda 14 bağımsız bölüm üzerinden işlem yapıldığı anlaşılmaktadır....
Aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi davalarında her bir paydaşa bir bağımsız bölüm düşmesi asıl ise de, dairenin uygulamalarında mirastan elbirliği (iştirak) mülkiyetinin söz konusu olması halinde (paydaş ... ’ın mirası el birliği halinde eşi ve çocuklarına intikal ettiğinden) birden fazla elbirliği halindeki malike bir bağımsız bölümün tahsis edilmek suretiyle de ortaklığın giderilmesi mümkündür. Çekişmeli taşınmazda 3 tane yapı bulunduğu, 2 paydaş ve bir miras ortaklığı mevcut olup paydaş ve bağımsız bölüm itibariyle her bir müşterek malike/paydaşa (mirasçılar arasında elbirliği şeklinde) en az bir bağımsız bölüm verilerek kat mülkiyeti oluşturulması, bağımsız bölüm ve daireler arasındaki değer farkının ise ivaz ilavesiyle denkleştirilmesi mümkündür....
Dava, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan arsa payının düzenlenmesi istemine ilişkindir. Kat Mülkiyeti Kanunu 3. maddesindeki “arsa payının bağımsız bölümlerin payları ile orantı olarak tahsis edilmediği hallerde her kat maliki veya kat irtifak sahibi arsa payının yeniden düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir“ hükmü gereğince kat irtifakı kurulduğu tarihten sonra malik olan davacının bu madde uyarınca dava açmakta hukuki yararı bulunup 8 bağımsız bölüm olan taşınmazda 1 numaralı bağımsız bölüme %57.50 , 1840/3200 oranında pay verilmesi kat irtifakı kurulduğu 10.07.1991 tarihi itibariyle hayatın olağan akışına ve Kat Mülkiyeti Kanununun 3. maddesindeki ilkelere aykırı olduğu açıktır. Bu nedenle Kat Mülkiyeti Kanununun 3. maddesi gereğince işlem yapılması gerekmektedir. Arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasıdır....