Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Nitelikli dolandırıcılık ve belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında verilen beraat hükümleri müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü; Suçtan zarar gören kurum vekilinin tensip ile duruşmaya çağrılmasına karşın gelmediği ve 30/04/2014 tarihli mazeret dilekçesi gönderdiği, dilekçede şikayetlerinin devam ettiğini beyan etmesine karşın katılma ile ilgili bir talepte bulunmadığı, ‘’şikayetimiz devam etmektedir’’ şeklindeki beyanın katılma talebini yansıtmadığı, bu kapsamda Sosyal Güvenlik Kurumu’nun katılan olmadığı, duruşmaya gelmeyen ve katılma talebinde bulunmayan müşteki vekilinin hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla, katılma ve hükmü temyiz etme yetkisi bulunmayan müşteki vekilinin temyiz talebinin CMUK 317. maddesi gereği REDDİNE, 12/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : 5271 sayılı CMK'nın 223/8 maddesi gereğince kamu davasının düşmesi Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeni ile düşürülmesine ilişkin hüküm, müşteki tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Müştekinin olaydan 1 gün sonra Polis Merkezi Amirliğinde 18/05/2015 tarihli ilk beyanında olayı ayrıntıları ile anlatıp sanıktan şikayetçi olmadığını beyan ettiği, sonradan şikayetçi olduğu, kovuşturma sırasında katılma talebinde bulunduğu,katılma talebi hakkında karar verilmediği, katılma talebinin kabulüne karar verilmiş olması halinde dahi katılma kararının usulsüz olacağı ve hükmü temyiz hakkı bulunmadığı anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE; 23.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : Beraat Şikayetçi idare vekilinin 25.09.2012 günlü celseye katılarak davaya katılma iradesini ortaya koymasına rağmen CMK’nun 238/2. maddesine aykırı olarak davaya katılma isteminde bulunup bulunmayacağı sorulup usulüne göre katılma kararı verilmeden katılan olarak kabulü ile yargılamaya devamla hüküm kurulduğu anlaşılmış ise de; 5271 sayılı CMK'nun 260/1. madde ve fıkrası uyarınca ...Elektrik Dağıtım Şirketinin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede gereği görüşüldü: Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 21.10.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefet HÜKÜM : Katılma kararının kaldırılması, beraat Sanığın üzerine atılı "Defter ve belgeleri ibraz etmeme" suçundan dolayı katılan kurumun zarar gördüğü ve davaya katılmasına ilişkin 28/02/2012 tarihli duruşmada verilmiş olan katılma kararının yerinde olduğu, mahkemece 29/02/2016 tarihli duruşmada verilen katılma kararının kaldırılmasına ilişkin kararın ise yasaya aykırı olduğu bu haliyle de zarar gören kurumun katılma hakkının bulunduğunun kabulüyle katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilip bozmaya uyularak mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 07.11.2016 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Her ne kadar, bölge adliye mahkemesince davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinde bulunmaması nedeniyle bu yönden erkeğin katılma yoluyla istinaf hakkının bulunmadığı belirtilerek davacı-karşı davalı erkeğin katılma yoluyla istinaf dilekçesinin yoksulluk nafakası yönünden usûlden reddine karar verilmiş ise de; bölge adliye mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere katılma yoluyla istinaf talebi asıl istinaf talebine sıkı sıkıya bağlı olup somut olayda karşılıklı boşanma davaları bulunduğu göz önüne alındığında hükmün davalı-karşı davacı kadın tarafından sadece "Kusur belirlemesine" yönelik istinafı halinde dahi erkeğin yoksulluk nafakası yönünden katılma yoluyla istinaf talebinin esastan incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde erkeğin katılma yoluyla istinaf dilekçesinin yoksulluk nafakası yönünden inceleme dışı bırakılarak usûlden reddi doğru olmamış, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir....

            Davalı su ve kanalizasyon harcamalarına katılma payı ödemeden bu hizmetleri vermeyeceği gibi, Belediye İmar Müdürlüğüde Su ve Kanalizasyon hizmetlerinden faydalanmayan binaya iskan izni veremez. İskan izni alınmış binadan daire satın alan 3. kişiler yönünden binanın su ve kanalizasyon harcamalarına katılma payının ödendiğine dair karine vardır. Harcamalara katılma payı bir defa ödenir. Bir binaya iskan izni verildikten sonra her malik değişmesi durumunda, yeni malikten su ve kanalizasyon harcamalarına katılma payının ödenmediği gerekçesi ile talepte bulunmak MK'nın 2. maddesinde belirlenen iyiniyet kuralına aykırıdır....

              yapılan yargılaması sonucunda sanığın eyleminin taksirle öldürme suçu kapsamında kaldığı kabul edilerek taksirle öldürme ve 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçlarından sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de; iddianame içeriğinden sanığın eyleminin kasten öldürme suçu olarak nitelendirildiği; ayrıca 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 20/2. maddesi gereğince Aile Bakanlığının gerekli görmesi halinde kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi dolayısıyla açılan her türlü davaya katılabileceği; yine Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2016/1-1102-2017/248 sayılı ve 25.04.2017 tarihli kararında; Sanık hakkında açılan kamu davasından haberdar edilmemek suretiyle kendisine ilk derece mahkemesinde davaya katılma imkânı tanınmayan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, hükümden sonra vekili vasıtasıyla verdiği temyiz dilekçesinde katılma talebinde bulunmuş ise de, CMK'nın 238. maddesinde öngörülen katılma usulüne ilişkin...

                a yönelik davanın düşmesine ilişkin hükme dair katılma talebi reddedilen ... vekilinin temyizi ile ilgili olarak görüş içeren ek tebliğnamenin düzenlendiği belirlenerek yapılan incelemede: Katılma talebi reddedilen vekilince sunulan 14.05.2014 ve 14.10.2014 tarihli dilekçe içeriklerine göre, katılma talebi reddedilenin katılma isteminin sanık ... hakkındaki davalara yönelik olması ve temyiz dilekçesinin içeriğinde de adı geçen sanığın eyleminden dolayı suçtan zarar görüldüğünün ifade edilmesi karşısında, diğer sanık ... hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı verilen düşme hükümlerinin temyiz edilmediği belirlenip, sanık ... ile sınırlı olarak yapılan incelemede: A) Düşme hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 12.03.2014 tarihli iddianamede; sanık ...'in, mağdur ...'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili ile davacı vekili tarafından katılma yolu ile temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilerek davalı tarafın taşınmazdan tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince ve davacı vekilinin katılma yolu ile temyizi ile temyiz edilmiştir. Katılma yolu ile temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır (ona tabidir)....

                    Mahkemece, birleşen davadaki tapu iptal ve tescil talebinin reddine, asıl ve birleşen davadaki katılma alacağına ilişkin talebin kısmen kabulü ile 137.500,00 TL katılma alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, katılma alacağı; birleşen dava, TMK’nin 226/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil ile katılma alacağı talebine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar tasfiye edilir (4721 sayılı TMK mad. 235/1)....

                      UYAP Entegrasyonu