Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine Uyuşmazlık Hakemince yapılan inceleme sonucunda; başvurunun kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen 11/03/2020 tarih ve 2020/İHK-15817 sayılı kararın davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği görüşüldü....

    Eldeki davada, davacıya ait aracın kasko sigortası ile davalı şirket nezdinde sigortalandığı, kaza geçiren araç tamirinin davalı sigorta şirketi tarafından diğer davalılara yaptırıldığı, ancak ayıplı ve eksik tamir nedeniyle tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır. Davacı vekili her ne kadar davacının "Tüketici" olmadığını beyan etmişse de, kaza geçiren araç davacının ticari ve mesleki faaliyetlerinde kullandığı bir araç değil özel aracıdır. Aracın trafik kayıtlarında "Hususi" araç olduğu yazılıdır. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın hem eser, hem de kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklandığı, davanın açıldığı 13/01/2015 tarihi itibarıyla 6502 sayılı kanunun yürürlükte olduğu ve bu sözleşmeler 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığından, tüketici işlemi niteliğindeki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1....

      Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. TTK.nun 1268. maddesinde, genel kural olarak, sigorta sözleşmelerinden doğan bütün taleplerin iki yılda zamanaşımına uğrayacağı hükmünü getirmiştir. İşbu iki yılın başlangıç tarihi ise, Borçlar Yasasının, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu tarihten başlayacağını belirten 128/1. maddesindeki genel hüküm karşısında ve TTK.nun 1299 ve 1292. maddeleri gözönüne alındığında, rizikonun gerçekleştiğinin sigortalı tarafından haber alınmasından itibaren, ihbar yapılması gereken 5 günün sonudur. TTK.nun 1268. maddesi uyarınca sigorta sözleşmesinden doğan bütün alacaklar iki yılda zaman aşımına uğrarsa da, zamanaşımı def'inin, esasa cevap süresi içinde ileri sürülmesi gerekir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kasko sigorta poliçesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 23.05.2012tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 6762 sayılı TTK.'nın 1290. maddesi ve Kasko Sigortası Genel Şartları”nın C.2.2. maddesi uyarınca, sigorta ettiren kimse sigortacının sözleşme yapılırken gerçek durumu bildiği takdirde sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır koşullarda yapmasını gerektirecek bütün hususları sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülüğü yerine getirmemiş olması her ne kadar sigortacıya gerçeği öğrendiği tarihten itibaren bir ay içerisinde sigortalının kastı varsa akitten cayma ... verirse de, sigortalının kastı yoksa, yani ihlâl kusura dayanıyorsa bu hak rizikonun gerçekleşmesinden sonra kullanılamaz, sigortacının orantılı tazminat ödemesi gerekir. Dosya içeriğine göre, dava konusu aracın ticari olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında tanzim edilen poliçede aracın "rent a car,taksi,dolmuş, " olarak kullanılması halinde teminat dışı olacağına dair özel bir şartın bulunduğu görülmüştür....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/12/2018 NUMARASI : 2017/630 ESAS- 2018/1122 KARAR DAVA KONUSU : Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklı Tazminat KARAR : Malatya 4....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan aracın, hasar gördüğünü ileri sürerek, 22.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, mahkemenin yetkisiz olduğunu savunmuştur. Mahkemece, kazanın meydana geldiği yer itibarı ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yetkili olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık yetkili mahkemenin tayini noktasındadır....

              Kasko sigortası nedeniyle maddi tazminat talebinin dayanağı ise, sigorta ettiren ve sigortacının tarafı olduğu sözleşmedir. KTK'nın 109-(2) madde hükmünde, davanın cezayı gerektiren bir eylemden doğması ve Ceza Kanununun bu eylem için daha uzun bir dava zamanaşımı süresi öngörmüş bulunması halinde, bu sürenin, maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır. Bu madde hükmünde geçen "maddi tazminat talepleri" kavramı ile kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan araç hasarına ilişkin davadaki istemin (maddi tazminatın) ilişkilendirilmesi mümkün değildir....

                DELİLLER : -Taraflar arasında imzalanan genişletilmiş kasko sigorta poliçesi, -Tüm dosya kapsamı....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkiline ait aracın rent a car niteliğiyle kullanılacak şekilde kasko sigorta poliçesiyle davalı tarafından sigortalandığını, buna göre prim tahsil edildiğini, aracın şahıs şirketi olan men-taş rent a car adlı araç kiralama şirketi aracılığı ile dava dışı şahsa 10 günlüğüne kiralandığını, süresi dolmasına rağmen aracın geri getirilmeyerek çalındığını, davalıya başvurulmasına rağmen tazminat ödenmediğini, dava dışı kişinin eyleminin emniyeti suistimal olarak nitelendirildiğini, oysa ki suçun hırsızlık niteliğinde olduğunu, suç duyurusunda bulunulduğunu, ceza dosyasının derdest olduğunu beyanla, araç kasko bedeli olan 87.000,00 TL'nin temerrüt tarihinden işleyecek reeskont...

                    UYAP Entegrasyonu