Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM'nin 170.m.) bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK'nun 225/2.m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK'nun 202.m). Tasfiyeye konu ... ... .... plaka sayılı araç eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 10.08.2006 tarihinde satın alınarak davalı adına tescil edilmiştir. İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, TMK'nun 231 vd. maddeleri gereğince katılma alacağına ilişkindir. Katılma alacağı, eklenecek değerlerden (TMK'nun 229) ve denkleştirmeden (TMK'nun 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malların (TMK'nun 219) toplam değerinden bu mallara ilişkin borçları çıktıktan sonra kalan artık degerin yarısı üzerinde (TMK'nun 231) diğer eşin alacak hakkıdır. (TMK'nun 236/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının reddine dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminin tasfiyesi. ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 25.04.2013 gün ve 806/437 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.12.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Başka kimse gelmedi....
KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....
Ancak bu hesaplamanın yapılabilmesi için öncelikle davaya konu malın edinilmiş mal olması gereklidir. Dosya içinde bulunan dava konusu....... plakalı aracın trafik kaydından aracın boşanma dava tarihinden sonra 25.06.2010 tarihinde davalı adına tescil edildiği saptanmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere taraflar arasındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı 30.06.2009 tarihinde sona ermiş olup bu tarihten sonra edinilen mal varlığının mal rejimi kapsamında tasfiyesi mümkün değildir. Bu halde dava konusu aracın evlilik birliği içinde edinildiği iddia edilmekle öncelikle dava konusu aracın fiilen edinildiği tarihin tespiti gereklidir....
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; evlilik birliği içinde edinilen dava konusu taşınmazın kişisel mal mı yoksa edinilmiş mal mı olduğu, burada varılacak sonuca göre davacının katılma alacağı talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır Konunun aydınlatılması açısından edinilmiş mallara katılma rejimi hakkında kısaca bilgi vermekte yarar bulunmaktadır: 01.01.2002 tarihinden önce yürürlükte olan 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’ne göre kural (yasal) mal rejimi, mal ayrılığı olup, istenilirse mal birliği ve mal ortaklığı rejimlerinden biri de seçilebilmekteydi. 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda (TMK) ise "edinilmiş mallara katılma" rejimi yasal mal rejimi olarak kabul edilmiştir. Anılan mal rejiminde, eşler arasındaki dayanışmanın bir gereği olarak, evlilik birliği içinde edinmiş mallar üzerinde diğer eşe bir alacak hakkı tanınmıştır....
Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/1. maddesi gereğince ölüm tarihinde sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM.nin 170.maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden ... ölüm tarihine kadar 4722 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava dilekçesinin içeriği, davacının yargılama aşamasındaki beyanları ve taşınmazın edinme tarihine göre dava 4721 sayılı TMK.nun 202 ve devam maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK.nun 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesine dayalı tapu iptal ve tescil isteği ve alacak isteğine ilişkindir. Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacak hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 gün 8/7 YİBK, 4721 sayılı TMK'nun m. 227/1, 231, 236/1). TMK'nun 239/1. fıkrasında; "katılma alacağı ve değer artış payı ayın veya para olarak ödenebilir…” denilmektedir. 226/3. madde de ise "Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler" hükmüne yer verilmiştir. Anılan kanuni düzenlemelerden de anlaşılacağı gibi, borcun ayın olarak ödenmesi borçlu eşe tanınmış bir haktır....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesine dayalı katılma alacağı isteğine ilişkindir. Eşler 24.07.2005 tarihinde evlenmişler, 07.06.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 28.11.2012 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Temyize konu dava 18.06.2015 tarihinde açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda mal rejiminin tasfiyesi davaları için her hangi bir zamanaşımı düzenlemesi getirilmemiştir. Bu durumda, aynı Kanun'un 5. maddesi yollamasıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uygulanmalıdır. Zira, TBK'nun 646.maddesine göre, Borçlar Kanunu, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir. TBK'nun 146.maddesine göre, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir. Dairemiz uygulamalarında da, mal rejiminin tasfiyesi davalarında on yıllık genel zamanaşımı süresi kabul edilmektedir....
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve mal rejimi tasfiyesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine, karşı davanın reddine, mal rejimim tasfiyesi taleplerinin tefrikine karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ... kadının maddî, manevî tazminat ile yoksulluk,iştirak nafakalarına yönelik itirazlarının kabulü ile bu hususlarda yeniden hüküm tesisine, erkeğin istinaf talebinin kısmen kabulü ile kusur olarak erkeğe yüklenen fiziksel şiddet vakıasının kusur değerlendirmesinden çıkartılmasına, sair istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir....