Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayet görevi kapsamında, velinin kısıtlı adına nafaka davası açması konusunda veli sıfatı nedeniyle ayrıca husumete izin kararına gerek olmadığı, bu kapsamda velinin vesayet makamından husumete izin talebine de karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verildiği dikkate alındığında davalı tarafın husumete izin kararına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında usulüne uygun dayanılan vakıa ve deliller birlikte değerlendirildiğinde TMK 364.madde yasal şartları oluşmakla davacı lehine yardım nafakasına hükmedilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygundur. Tarafların ve davacıya karşı yardım nafakası yükümlüsü konumundaki velisi annesinin ekonomik, sosyal durumları, davacının rahatsızlıkları, ihtiyaçları, davalının diğer çocuğuna yaptığı masraf dikkate alındığında ilk derece mahkemesince belirlenen nafaka miktarı hakkaniyete uygundur....

Davacı-karşı davalı kadın vekilinin açtığı bağımsız tedbir nafakası davası ile davalı-karşı davacı erkek vekilinin açtığı karşı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kısmen kabulüne, erkeğin davasının ise reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, reddedilen boşanma davası ve kadının kabul edilen bağımsız tedbir nafakası davası yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

    Bu hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen boşanma davası ve kusur belirlemesi yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümde, tarafların eşit kusurlu olduğu, her iki boşanma davasının kabulünün isabetli olduğu, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, kadın yararına 250,00 TL yoksulluk nafakasına, sair istinaf itirazlarının ise reddine karar verilmiştir. Bu hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar yönünden temyiz edilmiştir....

      Aile Mahkemesinin 2011/2325 esas, 2013/495 karar sayılı, 07/05/2013 tarihli karar içeriğinden; alacaklı ... tarafından 28/12/2011 tarihinde haklı sebeplerle ayrı yaşama hakkına dayanarak tedbir nafakası istemi ile açılan davanın borçlu ... tarafından açılan boşanma davası ile birleştirildiği, yapılan yargılama sonucunda aile mahkemesince asıl dava olan boşanma davasının reddine; karşı tedbir nafakası talebine ilişkin birleşen davanın kısmen kabulüne ve aylık 300,00 TL tedbir nafakasının birleşen davanın açıldığı tarihten itibaren borçlu ...'den tahsiline karar verildiği ve hükmün 04/07/2013 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. TMK'nun 169.maddesinde boşanma veya ayrılık davası açılması halinde hakim tarafından alınması gereken geçici önlemler hüküm altına alınmıştır. Aynı Yasa'nın 197. maddesinde ise, birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde taraflardan birinin istemi üzerine hakim tarafından alınacak önlemler düzenlenmiştir....

        Zira, boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedilip edilmediği araştırılmadığı gibi boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedildiği anlaşılamamaktadır. Boşanma davasında, TMK. 169.maddesine göre ancak geçici olarak tedbir nafakasına hükmolunabilir. Boşanma davasında, geçici tedbir nafakasına hükmolunsa bile eldeki tedbir nafakası daha önce açıldığından icra müdürlüğünce bağımsız olarak açılıp sonuçlanan tedbir nafakası nazara alınır....

          Somut olayda davacı-davalı erkek tarafından açılan boşanma davası ile davalı-davacı kadın tarafından TMK’nın 197.maddesi kapsamında açılan tedbir nafakası davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece erkeğin davasının reddine, kadının birleşen nafaka davasının kabulü ile kadın lehine 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmolunmuş, karar davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz üzerine Dairemizin 12.03.2015 tarih ve 2014/19385 Esas ve 2015/4451 Karar sayılı kararı ile kadının kusurlu olduğu belirlenerek erkeğin boşanma davasının kabulüne, kadının tedbir nafakası davasının ise kusurlu kadın eş ayrı yaşamakta haklılığını ispatlayamadığından reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma sonrası mahkemece bozmaya uyularak verilen kararla erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine boşanma davasında hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına, kadının birleşen tedbir nafakası davasının ise reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm karşılıklı boşanma davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *karşılık davalı-davacı kadın yararına hükmedilen nafakanın tedbir nafakası (TMK. m. 169) olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.11.2008 (Pzt.)...

              İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-davalı taraf süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; davalı-davacı erkeğin boşanma davası yönünden hükmün tamamına, kendisinin tedbir nafakası davası yönünden ise nafakaların miktarlarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı-davacı taraf süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; kusur tespiti, tazminat taleplerinin reddi, müşterek çocuklardan Sıla Nur'un velayeti ve davacı-davalı kadının tedbir nafakası davasının kabulüne yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....

              Münhasıran açılan tedbir nafaka davasında kadın kendisi için 750 TL tedbir nafakası talep etmiş olup, talep edilen nafakanın yıllık miktarı 9000,00 TL olup, karar tarihinde kesinlik sınırı olan 72.070,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir. Açıklanan nedenle, kadının tedbir nafakası davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflarca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karşılıklı boşanma davaları ikame edilmiş, ilk derece mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, kadının tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek; kadının boşanma davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile boşanmaya ve fer'ilerine ilişkin hüküm kurulmuştur....

                nafakası ve kadının yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri hakkında hüküm kurulmamış olması yönünden bozulmasına karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu