Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma- Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kadının boşanma davası, kusur, tazminatlar, nafakalar ve ziynet eşyayaları yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre ... kadının tüm, davalı-davacı kocanın ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-... kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasına karar tarihinden itibaren, yoksulluk nafakası ise boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren ödenebilir (muaccel) hale geleceğinden, bu nafakaya da boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken mahkemece, işlemiş nafakalar için karar tarihinden, işleyecek nafakalar...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece verilen ilk hüküm, Dairemizce yoksulluk nafakası (TMK m. 175) yönünden bozulmuş, kadın yararına hükmolunan tedbir nafakası (TMK m. 169) yönünden bir bozma yapılmamıştır....

      Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekte (derdest) ise, aynı konu yeni bir dava konusu yapılamaz. Çünkü; aynı konuda iki dava açılmasında davacının hukuken korunmaya layık bir menfaati yoktur. HUMK 187/4'de ilk itiraz olarak nitelenen bu husus, HMK 114, 1/ı hükmü ile dava şartı haline getirilmiştir. Somut olayda; Söke 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/425 Esas sayılı boşanma davası ile eldeki yardım nafakası davasının konuları, tarafları, dava sebepleri aynı değildir. Bu nedenle bu iki dava arasında derdestlikten söz edilemez. Söke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/425 Esas sayılı dosyasının tarafları davacının anne ve babası olup, 07.06.2012 tarihli ilam ile davacının annesi ile babasının boşanmalarına karar verilmiş; müşterek çocuk 30.03.1993 doğumlu Oğuzhan için 18 yaşını doldurduğu tarihe kadar geçerli olmak üzere 200,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş; fazlaya yönelik talep reddedilmiştir....

        Taraflar arasındaki tedbir nafakası ile karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının tedbir nafakasına ilişkin asıl davasının kısmen kabulüne, kadının birleşen boşanma davasının kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine, erkeğin birleşen davaya karşı açtığı boşanma davasının ise reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, yoksulluk nafakası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kesinleşme tarihi, vekâlet ücreti, tedbir ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı, temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuştur. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup aynı Kanun'un 336/3. maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtaya da yapılabilir ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 337/1. maddesi uyarınca da duruşma yapmaksızın talep hakkında karar verilebilir....

            ve esas hakkında karar verilmek suretiyle; müşterek çocuk ... lehine dava tarihi olan 24.03.2017 tarihinden başlamak ve boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam etmek üzere, çocuğun almakta olduğu tedbir nafakasıyla tekerrür oluşturmamak kaydıyla aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak velayeten davalıya verilmesine, aynı miktarın boşanma kararının kesinleşmesinden sonra iştirak nafakası olarak devamına, davalı lehine dava tarihi olan 24.03.2017 tarihinden başlamak ve boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam etmek üzere, almakta olduğu tedbir nafakasıyla tekerrür oluşturmamak kaydıyla aylık 750,00 TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davalının yoksulluk nafakası talebi hakkında süresinde talep edilmediğinden karar verilmesine yer olmadığına, davalı tarafın sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir V....

              Davacı asıl, 04/04/2019 tarihli dilekçe ile; müşterek çocuklar lehine aylık 700,00 TL, kendisi lehine aylık 300,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. 18/04/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında; davacı kadın aylık 700,00'er TL tedbir-iştirak ve 300,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası talep etmiş, davalı erkek ise davacı kadının evi terk etmeyi alışkanlık haline getirdiğini beyan etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, nafaka miktarı ve birleşen tedbir nafakası davası ile ilgili hüküm kurulmaması yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, eşit kusurlu oldukları kabul edilerek karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden...

                O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekirken, tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  -TL tedbir nafakasının taraflardan alınarak müvekkiline verilmesine, 150.000,00.-TL manevi tazminatın davalı taraftan alınarak müvekkiline verilmesine, adli yardım taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece 19/10/2022 tarihli celsenin 4 nolu ara karar ile; "Davacı tarafın tedbir nafakası talebinin kabulü ile talep doğrultusunda 1.500,00 TL nafaka bedelinin davalı taraftan alınarak davacıya ÖDENMESİNE" karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu