Davacı kadına takılan ziynet eşyasının akıbeti konusunda davacı tanığı Mustafa'nın net bilgisinin bulunduğu, sunulan fotoğraflardan da eşyanın cins, miktar, ayar ve gramının da net şekilde tespit edildiği, kocanın talep edilen eşya ve paranın miktarına itiraz etmeyişi karşısında talep miktarlarının aleyhinde kesinleştiği, erkeğin sunduğu kredi kullandığına ilişkin banka evrakı da gözetildiğinde; kadının tüm ziynet eşyasının bozdurulduğunun kabulü hayatın olağan akışına daha uygun olduğu, bu şekilde düğünde kadına takıldığı açık olan ve değeri tespit edilip davacı tarafça talep edilen tüm ziynet eşyasına ve paraya ilişkin talebin kabulünün gerektiği, kadının bu anlamda davasını ispat ettiği, bu şekilde kadının ziynet eşyasının iadesine yönelik talebinin 2 adet 17 gram bileziğin (11.730,00....
ile, 45.000 TL maddi, 70.000 TL manevi tazminata, müvekkile ait olan ziynet eşyasının taraflarına iadesi ve teslimine, olmadığı takdirde bilirkişiler tarafından belirli hale geldiğinde artırılmak üzere şimdilik 3.000 TL bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep ederek dava açmıştır ....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen çeyiz senedine dayanan ziynet eşyasının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyanın temyiz incelemesi yapılması için elektronik ortamdan Dairemize gönderilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. Y A R G I T A Y K A R A R I Adalet Bakanlığı ...nın 30.12.2013 tarih 9919 sayılı, Yargıtay 1.Başkanlığının 14.01.2014 gün, 80803665/2013/51/674 sayılı yazıları ile temyiz incelemesi için dosyaların fiziki olarak gönderilmeyeceği dosyadaki tüm belgelerin yerel mahkemece taranarak sisteme aktarılacağı ve bu şekilde dosyanın elektronik ortamda Yargıtay'a gönderileceği, temyiz incelemesinin de elektronik ortamda yapılması gerektiği bildirilmiştir....
sonucunda, boşanma ve fer'ileri yönünden Yargıtay'a temyiz yolu açık olmak üzere, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelin iadesine ilişkin davada, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1- a maddesi gereğince; miktar itibarıyla kesin olmak üzere OY BİRLİĞİ ile karar verildi 24/04/2023 Mustafa ÇOKKEÇECİ Başkan 32442 E imzalı İlknur SÖKAL Üye 38277 E imzalı Ebru Peynircioğlu ÇİFTÇİ Üye 42618 E imzalı Hatice İŞERİ Katip 67970 E imzalı...
Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, ya da evde kaldığını kadının ispatlaması gerekir. Kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı, kişisel harcamalar vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur....
Diğer bir deyimle bunların davalının zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağana ters düşer. Diğer taraftan söz konusu eşya rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'idendir. Onun için evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi gizlemesi her zaman mümkündür. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Olayda kadın, dava konusu ziynet eşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha öncede götürme fırsatı elde edemediğini ispat edememiştir. Ne var ki delil listesinde yemin deliline de dayanmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkeme kararı gerekçesinin tatmin etmediğini, yeterli olmadığını , bilakis ziynet eşyalarının davacıda kaldığını, boşanma davasında da görüleceği üzere karşı tarafın müşterek haneyi sebepsiz ve habersiz terk ettiğini ve yanına da takıları aldığını bu nedenle kararın kaldırılarak davanın reddini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Davacı, ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olan, bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması yada evde saklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır. Diğer bir deyimle, bunların davalının zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağana ters düşer. Diğer taraftan söz konusu eşya rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'idendir. Onun için evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi gizlemesi her zaman mümkündür. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, isbat yükü altındadır. Olayda kadın, dava konusu ziynet eşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha öncede götürme fırsatı elde edemediğini ispat edememiştir....
Yargılama aşamasında dinlenen davacı tanıkları davalının davacıyı döverek evden kovduğunu, davacının ablasının evine bırakılması sırasında üzerinde her hangi bir ziynet eşyasının bulunmadığını belirttikleri gibi, boşanma davasında da davalı ve ailesinin davacıya hakaret ederek ablasının evine bıraktıkları, davacının davalı tarafından dövüldüğü kabul edilmek suretiyle tarafların boşanmasına karar verildiği, ceza davasında da davalının davacıyı dövdüklerinden bahisle davalının cezalandırılmasına karar verildiği ve anılan mahkeme kararlarının kesinleştiği anlaşılmaktadır. Kural olarak ziynet eşyalarının kadın üzerinde bulunduğu ve kadın tarafından götürüldüğünün kabulü gerekirse de, davalının davacıyı döverek müşterek konuttan kovduğu ceza davası ve boşanma davasında verilen kararlarla ... olup bu durumda davacıya ait ziynet eşyalarının davacı tarafından birlikte götürüldüğünün kabulüne olanak bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.04.2009 (Çrş.)...