İspat yükü üzerinde olan davacının, ziynet eşyalarının kapı kilidinin değiştirilmesi nedeniyle evde kaldığını ve götürülmesine engel olunduğu iddiasını ispatlaması gerekirken tanık beyanlarına göre ziynet eşyalarının daha önce davalı tarafından bozdurularak dükkan açıldığına yönelik beyanları birbiriyle çelişmektedir. Evde olduğu belirtilen altınların daha önce bozdurulması hayatın olağan akışına aykırılık teşkil etmektedir. O halde; mahkemece, davacının ziynet eşyalarının evde kaldığı iddiasıyla çelişkili olacak şekilde davalı tarafından bozdurulduğuna yönelik tanık beyanlarına itibar edildiği, mevcut çelişkinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, böylelikle davacının ziynet eşyalarının evde kaldığını ve götürülmesine izin verilmediğini ispat edemediğ görülmekle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Davalının ziynet eşyalarının iadesine yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; Davacı, ziynet eşyalarının kasada bulunduğunu, yapılan keşif, resim, CD ve bilirkişi incelemesi sonunda, kasada bulunan ziynet eşyalarının bir kısmının kadının dava dilekçesinde ve 24/04/2017 tarihli dilekçelerinde belirtilen ziynet eşyası olduğu, hüküm altına alınan ziynet eşyalarının bir adet Cumhuriyet altını hariç olmak üzere bayanların günlük ve özel günlerde kullandığı, kadına özgü ziynet eşyaları olduğu, bir adet Cumhuriyet altınının kadına ait olmadığını ispatlayamadığı, kasada bulunan diğer eşyaların talep dışında kaldığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesinin, ziynet eşyalarının kısmen kabulüne ilişkin kararında usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmıştır. Davalının ziynet eşyası davasındaki vekalet ücretine ilişkin istinaf taleplerinin incelenmesinde; Davacı harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile ziynet eşya talebini 217.000,14 TL'ye çıkarmıştır....
Sıf. ) DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, bir kısım davalılar ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri karşılıklı temyiz etmiştir. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ve davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. Dava, boşanma davası olarak açılmış olup, bu davanın yargılaması sırasında davacı vekili, dava dilekçesini ıslah ile ziynet eşyalarını da dava kapsamına almıştır. Davacının ziynet eşyasına yönelik talebi TMK’nun 174/1 maddesi kapsamında boşanma davasının eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, nafakalar, manevi tazminat talebi, kendisinin reddedilen ziynet alacağı, kadının kabul edilen ziynet alacağı, ziynetler sebebi ile vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, taraflar eşit kusurlu bulunarak, her iki boşanma davasının kabulü ile boşanmalarına karar verilmiş ise de, yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalı-karşı davacı erkeğin eşine birden fazla fiziksel şiddet uygulamasına karşılık, davacı-karşı davalı kadının da eşine fiziksel şiddet uyguladığı, eşine hakaret edip küçük düşürücü sözler sarf ettiği, eşini tehdit ettiği anlaşılmaktadır....
yapılan inceleme neticesinde, karşılıklı boşanma davaları ve ferileri yönünden Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere, karşı ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1- a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinden iadesi talep edilen ziynet eşyalarının dava dilekçesinde adedinin, cinsinin ve değerinin tek tek belirtilmesi ve hangi kıymetli madenden imal edilmiş olduğunun belirtilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde bildirilen ziynet eşyalarının kaç ayar olduğu, kaç gram olduğu, bileziğin eninin kaç santimetre olduğu bildirilmediğinden mahkemece davacı tarafa dava dilekçesini açıklattırılması gerektiğini, dava dilekçesinde iddia edilen hususların ve vakıaların gerçeğe aykırı olduğunu, tarafların boşanmasına ilişkin dava dosyasının incelenmesinde davacının müvekkilden ziynet eşyası alacağı talep etmediği gibi bu hakkını da saklı tutmadığının anlaşıldığını, davacı tarafça ziynet eşyası alacağı talebi saklı tutulmadığından boşanma kararı kesinleştikten sonra müvekkilden ziynet eşyası alacağı talebinde bulunamayacağını, davacının dava dilekçesinde belirttiği ziynet eşyalarının düğünde kendisine takıldığına ilişkin ispat yükünün davacıda olduğunu, düğünden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın eş tarafından her iki boşanma davası, fer'ileri ve ziynet alacağı talebinin reddi yönünden, davalı-davacı erkek eş tarafından ise velayet ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. (6100 s. HMK.m.255) Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Dosyada tanıkların olmamışı, olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da yoktur....
Ev eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Her ne kadar ev eşyalarının iadesi yönünden dava açılmışsa da; yargılama devam ederken tarafların kendi aralarında anlaşmaları sonucunda eşyaları paylaştıkları anlaşılmıştır. Bu yönde 26/10/2021 tarihli duruşmada taraf vekillerinin "Taraflar yargılama sırasında ev eşyalarını paylaştılar. Bu hususta bir tutanakla herkes eşyasını aldı. Bu yönde bir uyuşmazlık kalmadı. Karşılıklı olarak ev eşyalarının aynen/nakden iadesi davası yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz yoktur" şeklinde beyanları mevcuttur. Bu haliyle konusuz kaldığı anlaşılan ev eşyalarının iadesi davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ziynet eşyalarının iadesi davası yönünden yapılan değerlendirmede; Genel kaide düğünde takılan ziynet eşyalarının kadının olduğu ve kadın tarafından muhafaza edildiğidir. Aksinin iddiası ise ispata tabidir....
Mahkemece hüküm kısmında bedelinin tahsiline karar verilen ziynet ve ev eşyalarının cins, nitelik, miktar (gram ve ayarı) ve değerlerinin, ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesisi doğru değildir. 2-) Davacı vekili dava dilekçesinde ziynet ve ev eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini istemiştir. Mahkemece, eşyaların bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Ziynet eşyaları nitelikleri gereği piyasadan aynen temini mümkün olan yani misli eşya olduklarından aynen iadesi her zaman mümkün olabilecek türden eşyalardır, diğer ev eşyalarının da varlığı bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir. Bu nedenle mahkemece talep olmasına rağmen aynen iadeye hükmedilmeksizin sadece bedele hükmedilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve ziynetler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın, davaya konu ziynet eşyalarının aynen, olmadığı takdirde bedelinin tahsilini talep etmiştir....