WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, nişanda takılan ziynet eşyalarının hediye niteliğinde olduğunu, dolayısıyla davaya bakma görevinin Aile Mahkemesine ait bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; taraflar arasında gerçekleştirilen nişan merasimi sırasında davalıya takılan ziynet eşyalarının iadesine ilişkin davaların Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık; bağışlamadan rücu koşullarının oluştuğu iddiasıyla, davacı tarafından davalıya takılan ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. İşin esasının incelenmesinde, öncelikle yasal mevzuatın belirtilmesinde yarar bulunmaktadır. ./.. -2- TMK'nun 118. maddesi uyarınca nişanlanma; karşılıklı evlenme vaadi içeren, aile hukukuna özgü bir sözleşmedir. Nişan sözleşmesi birbiriyle evlenmek isteyen kadın ve erkeğin bu husustaki iradelerini açıklamalarıyla meydana gelir....

    ailesinin hanesine geldiğinde bu ziynet eşyalarını yanında götürmediği, ziynet eşyalarının davalıda olduğunun davacı tarafça ispatlandığı, düğünde takılan ziynet eşyalarının davacı kadına ait olduğu ancak, belirtildiği gibi dosya kapsamına göre bu ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığı ve davacıya verilmediğinden bahisle davacının ziynet eşyasının iadesi davasının kabulü ile 5 adet 22 ayar (tanesi 23 gram) bileziğin, 50 adet çeyrek altının, 1 adet kolye, küpe ve yüzükten oluşan (22 ayar ortalama 32 gram) takı setinin davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, iade mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyalarının toplam değeri olan 27.240,66 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın düğünde takılan altınların nitelik ve niceliklerine ilişkin iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının evden ayrılıp giderken kişisel eşyalarını ve ziynet eşyalarını valize koyup götürdüğünü, davacıya düğünde takılıp hediye edilen ziynet eşyalarının düğün sonrası davacıya teslim edildiğini, zilyetliğinin hiçbir zaman müvekkiline geçmediğini, dava dilekçesinde talep edilen 31 kalemden ibaret çeyiz eşyalarının tamamının aynen durduğunu, iade etmeye hazır olduklarını belirterek, ziynet eşyalarına yönelik davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; tarafların boşanmalarına ilişkin boşanma ilamında ...nitekim taraflar arasındaki geçimsizliğin çoğaldığı ve davalı ...'...

      Somut olayda 20.05.2011 tarihli bilirkişi raporunda; CD görüntüleri ve fotoğraflar incelenerek varlığı tespit edilen ziynet eşyalarının değeri 14.448 TL olarak belirlenmiştir. Davacı vekili, rapora bir diyeceği olmadığını yargılamada beyan etmiştir. Mahkemece, dava dilekçesinde belirtilen tüm ziynet eşyalarının bedeli belirlenmek üzere bilirkişiden 28.03.2012 tarihli ek rapor alınmış ve raporda belirlenen 28.374,75 TL’ye hükmedilmiştir. İspat yükü kendisinde olan davacı taraf, ziynet eşyalarının miktar ve niteliğini CD görüntüleri ve fotoğraflarda mevcut olduğu kadarıyla kanıtlamış, bunları inceleyerek yapılan belirlemeye de itiraz etmemiş olup, bu durum karşısında mahkemece 20.05.2011 tarihli bilirkişi raporu değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, ek rapor esas alınarak dava dilekçesinde belirtilen tüm ziynet eşyaları yönünden hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        hatırlatılmadan davanın reddine karar verilmesinin, yukarıda açıklandığı üzere dava tarihi 27/08/2020 tarihi olmasına rağmen ziynet eşyalarının boşanma dava tarihi olan 23/07/2020 tarihi itibariyle değerlerinin hesap ettirilmesinin hatalı olduğu gibi ziynet eşyalarının 27/08/2020 tarihi itibariyle hurda fiyatı üzerinden değerlerinin belirlenmemesi de hatalı olmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından ziynet eşyasının iadesi davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, dava dilekçesinde düğünde takılan ziynet eşyalarının bir kısmı ile araba satın aldığını, kalan ziynetlerin ise davalı erkek tarafından ayrılık döneminde banka kasasından alındığını belirterek, bunların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerine karar verilmesini talep etmiştir....

          DAVALI-DAVACI : DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, iştirak nafakası miktarı ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise manevi tazminat ve reddedilen ziynetler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynetler yönünden temyiz itirazının incelenmesinde; İlk derece mahkemesince reddedilen ziynet alacağının miktarı 32.810,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 47.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/01/2015 Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 07/07/2011 tarihinde evlendiğini, düğün ve nişan merasiminde davacıya çok sayıda ziynet eşyası takıldığını, boşanma davası açılmadan önce davalının müvekkilini hiçbir eşyasını vermeden ailesinin evine bıraktığını, iadesi istenmiş ise de yanıt alamadıklarını belirterek; ziynet, çeyiz ve giysilerinden oluşan eşyaların aynen iadesine, olmadığı takdirde bedeli olan 15.100,00 TL'nin dava tarihinden işletilecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuk Şevval Moray'ın inceleme tarihi itibariyle ergin olduğunun anlaşılmasına göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki...

                Bunun yanında, kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır ve iadesi gerekir. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı, kişisel harcamalar vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davacı kadın, ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurularak yatırım amaçlı kullanıldığını ileri sürmüş; davalı ise; davacının iddiasını kabul etmemiş, ziynet eşyalarının tamamen davacının tasarrufunda kaldığını, ne şekilde saklandığının ve harcandığının davacının bilgisi dahilinde olduğunu belirtmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu