"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı olarak evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak (TMK m. 166/l-2) boşanma dava açılmış olup yargılama aşamasında tarafların anlaşmaları üzerine mahkemece her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş ve hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı erkek tarafından, kadının kabul edilen boşanma davası, reddedilen zina hukuki nedenine dayalı açtığı boşanma davası, kusur bilirlemesi ve manevi tazminat talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşagıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı boşanma davasında, davalı-davacı erkek birleşen (2012/452 esas) dava ile aynı hukuki sebebe dayalı boşanma davası açmış, birleştirilen (2012/879 esas) davada ise zina hukuki sebebine dayalı boşanma isteminde bulunmuştur...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan soruşturma ve toplanan delillere, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere, özellikle ihtarın, Türk Medeni Kanununun 164. maddesi ile 27.03.1957 günlü ve 10/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına uygun bulunmasına, davalı-davacı kadının usulüne uygun olarak tebliğ edilen terk ihtarına cevap vermediğinin anlaşılmasına, davanın süresinde açılmış olmasına, davalı-davacı kadının davacı-davalı erkek tarafından açılan terk hukuksal sebebine dayalı boşanma davasına yasal süresi içerisinde cevap vermediği gibi kendisi tarafından açılan birleşen boşanma dava dilekçesinde delil de bildirmediğinin ve kanunen korunmaya değer bir sebep olmadığı...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dava; erkek tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle terk (TMK.m.164) hukuksal nedenine dayalı olarak açılmış bir dava bulunmadığının; eylemli olarak ayrı yaşamanın Türk Medeni Kanununun 166/son maddesindeki diğer koşullarla birlikte gerçekleşmiş olmadıkça, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. madde uyarınca açılmış dava için boşanma nedeni olamayacağının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.12.2011 (Çrş.)...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *fiili ayrılığın başlı başına boşanma nedeni yapılamayacağına ve terk nedenine dayalı bir davada bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.04.2007...
Ancak, boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz” şeklinde düzenleme altına alınmıştır. 5. Terk sebebiyle açılan boşanma davaları kendine has özellikleri nedeniyle bu davalarda “dava koşulları ile yargılama usulü” iç içe geçmiş hâldedir. Dava çok sıkı maddi ve şekli şartlara bağlanmış olup titizlikle incelenme gerektirmektedir. Buradan hareketle söylenmelidir ki; hâkim, terk sebebine dayalı boşanma dava şartlarının oluşup oluşmadığını maddi hukuk ve usul hukuku açısından olmak üzere iki ayrımda inceleyerek karar vermelidir. Maddi hukuk açısından “terk eylemi” evlilik birliğinin yüklediği yükümlülükleri yerine getirmeme maksadı ve ortak hayata son verme kastı taşımalı, haklı ve hukuka uygun bir nedene dayanmamalı ve son olarak altı ay süreyle devam ediyor olmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde düzenlenen fiili ayrılık hukuki nedenine dayalı boşanma davalarında, davacı-karşı davalı kadının davasının kabulüne, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının ise aynı hukuki sebebe dayalı olarak açıldıkları gerekçesiyle usulden reddine karar verilmiştir. Dava ve karşı dava birbirinden bağımsız ayrı davalardır ve davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Terk nedenine dayalı boşanma davasının kabulü halinde; haklı bir sebep olmadan ortak konutuna dönmeyen davalı tamamen kusurlu olduğundan yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemez....
nun 164. maddesine istinaden terk nedenine dayalı açılmış boşanma davası olduğu, davalının yurt dışında bulunduğu, yapılan zabıta araştırmasında davalının 2011 yılında Bulgaristana gittiği ve bir daha gelmediğinin tespit edildiği ayrıca, Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğünden gelen yazı cevabında Polnet Yolcu giriş çıkış sisteminde yapılan sorgulamada davalının 01/01/2014 ile 26/06/2019 tarihleri arasında yurt dışına çıkış giriş kaydına rastlanılmadığının bildirilmesi göz önüne alındığında TMK.nun 164 maddesinde düzenlenen usulüne ve süresine uygun ortak konuta dön ihtarını içeren geçerli bir ihtarın olmadığı anlaşılmakla, yerel mahkemece TMK.nun 164'de düzenlenen terk sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun tüm yönlerden, esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....