Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; dava konusu taşınmazların mal rejiminin tasfiyesine konu edilebilecek evlilik içinde edinilmiş mal olmayıp kişisel mal niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 07.07.2007 tarihinde evlenmişler, 22.02.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 29.03.2012 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında, eşler, başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden, evlilik tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....

    Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 Sayılı TMK'nin 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Yukarıda açıklandığı gibi iki döneme yayılan kredi borcu ödeme tablosu mevcut olduğunda; öncelikle, mal rejiminin sona erdiği tarihte henüz vadesi gelmediği için ödenmemiş kredi borç miktarının, toplam kredi borcuna oranı bulunur....

      Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesince, dosya kapsamı, delil durumu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, istinaf başvurusunun HMK’nin 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Davacı vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvurmuştur. Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, yetkiyi düzenleyen 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 214/2. maddesi hükmüne göre, eşler veya mirasçılar arasındaki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, boşanmaya, evliliğin iptaline veya hâkim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda, bu davalarda yetkili olan mahkeme yetkilidir....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2021/171 ESAS 2022/424 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2011 yılında evlendiklerini, boşanma kararının kesinleştiğini, evlilik birliği içinde davalı adına 34 XX 798 plakalı araç alındığını, ayrıca Ziraat Bankası Aksaray Şubesi'nde taşınmaz alımı için yapılan birikim hesabının da bulunduğunu, tarafların her ikisinin de öğretmen olup, evlilik süresi boyunca tüm birikimlerinin davalının hesabında birleştiğini belirterek mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 10.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....

        Eşler, 01.06.2012 tarihinde evlenmiş, 27.08.2013 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 05.05.2016 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Dava konusu .... ....San. ve Tic. Ltd. Şti. ve Kayalar Oto. Nakl. Müteahhitlik Tic. Ltd. şirketlerine evlenmeden önce davalı eş ortak olduğundan davalının kişisel malıdır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 Sayılı TMK mad.179). Kişisel mal niteliğindeki şirket üzerinde davacı eşin mal rejiminin tasfiyesi sonucu oluşacak alacak hakkı bulunmamaktadır. Ne var ki; aksi kararlaştırılmadığından şirket geliri edinilmiş mal olduğundan, mevcut ise tasfiye davasının konusu olabilir....

          Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir( TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı(TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 3378 ada 3 parselde bulunan 11 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 27.08.2001 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiş, 27.07.2004 tarihinde 3.kişiye satılarak devredilmiştir....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/276 Esas sayılı mal rejiminin tasfiyesi davalarını takip ettiğini, davalıyla aralarında düzenlenen vekalet ücret sözleşmesi uyarınca boşanma davası için 5.000,00 TL, mal rejiminin tasfiyesi davası için mahkemece hükmedilecek bedelin %10'unun vekalet ücreti olarak kararlaştırıldığını, ancak sonradan tarafına bilgi vermeden davalının davalarından feragat ettiğini ve kendisini haksız yere azlettiğini ileri sürerek, şimdilik 25.000,00 TL vekalet ücret alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Dava dilekçesi meşruhatlı davetiye ile davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı tarafça yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır. YEREL MAHKEME KARARI: Bucak 1....

            Somut olaya gelince; eşler, 17.08.1988 tarihinde evlenmiş, 13.06.2013 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 Sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 Sayılı TKM mad.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu ......... plakalı araç, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 08.06.2010 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179). Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmişse de; gerekçe dosya kapsamına uygun düşmemektedir....

              Mahkemece davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmeksizin dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 2018/1199 Esas, 2018/1192 Karar sayılı kararı ile, tarafların yurtdışı boşanma kararına ilişkin olarak tanıma ve tenfiz davasının hala Saray(Tekirdağ) Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/233 Esas sayılı dosyası ile derdest olduğu, davaya konu taşınmazların Uzunköprü/Edirne adresinde bulunduğu, TMK md.214/2 maddesi gereğince mal rejiminin tasfiyesi davalarında boşanmaya, evliliğin iptaline veya hakim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda bu davalarda yetkili olan mahkemenin yetkili olduğu , 214/3 kapsamında yer alan ''diğer hallerde davalı eşin yerleşim yeri yetkilidir'' düzenlemeleri doğrultusunda, ortada Türk Mahkemelerince verilmiş bir boşanma ilamı bulunmadığı, yabancı mahkemelerce verilmiş boşanma ilamının henüz Türk makamlarınca tanıma kabiliyetinin olmadığı, Tanıma ve Tenfiz davasının derdest olduğu, taşınmazların mahkeme il sınırlarında olmadığı ve davalı ikametgahının da Almanya...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.02.2012 (Çar.)...

                UYAP Entegrasyonu