Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının 14/05/2019 tarihinde boşandıklarını, boşanma sebebiyle müvekkilinin psikolojik yıkıma uğradığını, mevcut düzenini tamamen değiştirmek zorunda kaldığını, bu nedenlerle 30.000TL maddi, 30.000TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili 25/12/20219 cevap dilekçesinde özetle; Tarafların Afyonkarahisar Aile Mahkemesinin 2016/1297 Esas, 2017/934 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, bu kararın 14/05/2019 tarihinde kesinleştiğini, boşanma dosyasında;11/11/2016 tarihli dava dilekçesinin 6 nolu paragrafından "davalıdan hiçbir talebim yoktur. Nafaka, tazminat ve mal paylaşımı talebinde bulunmuyorum" diye söz konusu tazminat taleplerinden feragat ettiğini beyan ettiğini, bu nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir....

arasındaki boşanma davasında tarafların boşanmalarına karar verildiğini, MK'nın 214.maddesine göre mal paylaşımı davalarında yetkinin, eşlerden birinin ölümü nedeniyle mal rejimi sona ermiş ise, ölenin son ikametgahı mahkemesinin boşanmada mal paylaşımı davasına bakmakla yetkili olacağı, evliliğin mahkemenin boşanma kararı ile sona ermişse veya devam eden bir boşanma davası varsa, boşanma davasına bakmaya yetkili olan mahkemenin mal rejiminin tasfiyesini, yani boşanma halinde mal paylaşımını yapmakla da yetkili olacağının düzenlendiği, bu iki durum haricindeki diğer tüm hallerde müvekkili davalı eşin ikametgahı mahkemesinin boşanmada mal paylaşımı davasına bakmaya yetkili olacağını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün * duruşmalı temyiz eden ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf tebligata rağmen gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

    Boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmiş değildir. Tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı belirlenmiştir. Bu gibi hallerde borçlunun alacaklısından mal kaçırabilme imkânı vardır. Gerek tasarrufun iptali davalarında, gerekse HUMK.nun 446. maddesinde yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurmak suretiyle açılan davaların yasal düzenlemelerinin, aynı amaca yönelik olduğu kuşkusuzdur. Kaldı ki sistem kayıtlarına göre davalıların 06/12/2006 tarihinde yeniden evlendikleri de kesindir. Bu durumda mahkemece tarafların delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde, yazılı olduğu biçimde davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmiş değildir. Tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı belirlenmiştir. Bu gibi hallerde borçlunun alacaklısından mal kaçırabilme imkanı vardır. Gerek tasarrufun iptali davalarında, gerekse HUMK.nun 446. maddesinde yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurmak suretiyle açılan davaların yasal düzenlemelerinin, aynı amaca yönelik olduğu kuşkusuzdur. Bu durumda mahkemece tarafların delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde, yazılı olduğu biçimde davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        hakkında açılan boşanma ve mal paylaşımı davası sırasında mali haklara, borçlunun dava konusu taşınmazını 07.07.2015 tarihinde kardeşi Halil ...'e sattığını belirterek, bu muvazaalı işlemin iptaline ... verilmesini istemiştir. Davalı ..., dava konusu taşınmazın evlilik birliği içinde edinilmediğini, 1/2 hissesinin zaten davalı kardeşine ait olduğunu, arsaya bina yaparken kardeşinden aldığı borca karşılık taşınmazı devrettiğini mal kaçırma amaçlarının olmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davalının boşanma davası devam ederken, davaya konu taşınmazı devretmesi davacının muhtemel katılma alacağını azaltma kastıyla hareket ettiğinin kabulünü gerektirdiğinden bahisle davanın kabulü ile İİK'nun 283....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Mal Paylaşımı Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki dava hakkında ...Aile Mahkemesinden verilen 25.05.2010 tarih ve 1034/757 sayılı hükmün Dairenin 26.04.2011 gün ve 5578/2485 sayılı ilamıyla hükmün onanmasına karar verilmişti. Davacı-karşı davalı ... vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi isenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve mal paylaşımı K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, düğünde davacıya takılan bileziklerin aynen iadesi olmadığı takdirde bedellerinin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.)...

              Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava boşanma davası olup mal rejiminin tasfiyesi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, boşanma ve mal paylaşımı davasının birlikte açıldığını, boşanma ve mal paylaşımı davasının kanunlarımız gereği ayrı açılması gerektiğini, çünkü boşanma davası kesinleşmeden mal paylaşımı davası devam etmeyeceği için bekletici sorun olarak değerlendirilmesi gerektiğini, fakat söz konusu davada davacı taraf her iki davayı ayrı ayrı açması gerekirken beraber açmış bununla birlikte mahkeme de davacı tarafın istediği ihtiyati tedbir kararını kabul ederek karar verdiğini, 09.02.2022 tarihli ara kararının yasalarımıza aykırı olduğunu, mahkemenin ara karar verip dosyaları tefrik edip ayırması ve tefrik ettiği mal paylaşım davasının devam edebilmesi için harç belirtmesi, belirtilen harç davacı tarafça yatırılması sonucu ihtiyati tedbir kararını ancak o zaman değerlendirmesi gerektiğini, yasal düzenleme gereği boşanma davası ve mal paylaşımı davası birbirlerinden...

              Aile Mahkemesi’nin 2019/923 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası ikame ettiğini, davalı ile boşanmaları ve davalı kocanın adına kayıtlı mal varlığının %50'sinin kendi adına tesciline karar verilmesini dilekçesinde talep ettiğini, ancak müvekkilinin davayı açarken yalnızca 44,50 TL başvurma harcı, 44,50 TL peşin harç yatırdığını, müvekkili dilekçesinde her ne kadar mal paylaşımına yönelik taleplerde bulunmuş ise de, usulüne uygun dava açmadığını, mal paylaşımı taleplerine ilişkin herhangi bir harç yatırmadığını, yerel mahkemenin 01/07/2020 tarihli 3. celsesinde müvekkiline dava dilekçesinde bildirmiş olduğu mal rejimine ilişkin hususlarda talebini netleştirmesi değer bildirmesi ve harç yatırması için 2 haftalık kesin süre verdiğini, ancak müvekkilinin verilen kesin sürede harç yatırabilecek maddi gücü olmadığı için harcı yatıramadığını, bunun üzerine müvekkilinin yanlış yönlendirildiğini ve eğer diğer taleplerinden vazgeçersen davan daha kısa sürede sonuçlanır denildiğini ve bunun üzerine...

              UYAP Entegrasyonu