Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacıların oğlu olan çocuğun babası öldüğüne göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi ve davacılar ile torunu arasında kişisel ilişki kurulmasında hukuka aykırı bir durum bulunmamaktadır. Davalının kişisel ilişki kurulması yönünden istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı annenin Ukrayna uyruklu olması ve çocukla birlikte yurt dışına tatile gitme ihtimali nazara alınarak davalının kişisel ilişki süresi ve kademeli kişisel ilişki kurulmaması yönünden istinaf talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 1 nolu bendinin kaldırılmasına, torunla davacılar arasında her ayın 3. hafta sonu Cumartesi günleri saat 10:00'dan Pazar günleri saat 17:00'ye kadar, dini bayramların 2. günleri saat 10:00'dan 3.günleri saat 12:00'ye kadar kişisel ilişki kurulmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin kullanılması kendisine tevdi edilmeyen eşin çocukla kişisel ilişki düzenlenmesinde çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından üstün yararı esas tutulur. Yargılama sırasında alınan sosyal inceleme raporunda çocuğun babasını görünce korkup, paniklediği de belirtilmiştir....

    Davacı-karşı davalı baba ile velayeti davalı-karşı davacı anneye bırakılan ortak çocuk 26.06.2006 doğumlu İrem Deniz Yükselsin arasında kişisel ilişki tesis edilirken çocukla baba arasında her ayın belirli hafta sonları kişisel ilişki kurulmaması sebebiyle belirlenen kişisel ilişki düzenlemesi babalık duygularını tatmin etmekten uzaktır. Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple, gerekçeli kararın hüküm fıkrasından 3. bendin tamamen çıkartılması ile yerine 3. bent olarak "Velayeti davacı-karşı davalı anneye bırakılan ortak çocuk 20.06.2006 doğumlu İrem Deniz Yükselsin ile davalı-karşı davacı baba ... arasında her ayın birinci ve üçüncü hafta sonu Cumartesi günü saat 09:00’dan Pazar günü saat 18:00'e kadar, dini bayramların 2. günü saat 10:00'dan 3.günü saat 18:00'e kadar, sömestr tatilinin 2....

      Mahkemece velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiş ise de kişisel ilişkinin süresi yetersiz olduğu gibi gerçekleştirileceği yer özel olarak tayin edilmiş ve bu kişisel ilişki, çocuğa yakın ve alışkın bir kişi refakatinde olması koşuluna bağlanmıştır. Düzenlenen bu kişisel ilişki, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, infazda da güçlük yaratacak niteliktedir. Velayet kendisine bırakılmayan ebeveynlerden her biri müşterek çocukla doğrudan kişisel ilişki kurma hakkına sahiptir. Mahkemece daha uygun süre ile çocuk baba yanında yatılı kalacak şekilde refakat olmadan kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir 2-)Kabule göre de; Hüküm açık ve infazda tereddüt uyandırmayacak nitelikte olmalıdır. Ara karara atıfta bulunarak hüküm kurulamaz....

        D- İSTİNAF BAŞVURUSUNDA GÖSTERİLEN NEDENLER : Davacı istinaf dilekçesinde: Adli görüşmeci ve psikologun dosyaya sunmuş oldukları rapora göre çocuğun psikolojik, ahlaki, sağlık ve geleceğinin tehlikeye girmemesi adına ve huzurun daha fazla bozulmaması adına davalı hakkında verilen kişisel ilişki tesisi kararının kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf talebinde bulunmuştur. E-HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, çocukla baba arasında kurulan şahsi ilişkinin kaldırılması talebine ilişkindir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurularak kararın kaldırılması istenilmiştir. Mahkememizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....

        Asıl ve karşı dava boşanma davası, birleşen dava ise TMK'nın 197. maddesi uyarınca tedbiren velâyet, terditli olarak tedbiren kişisel ilişki davası niteliğindedir. İlk derece mahkemesi kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; müşterek çocukla tesis edilen kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayeti davalı babaya bırakılan müşterek çocuk ... 2007 doğumlu olup, okul çağındadır. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun üstün yararı her zaman dikkate alınmak zorundadır. Okula devam eden ...'ın Cuma günü saat 18:00'den itibaren anne ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi onun menfaatine ve üstün yararına uygun değildir. O halde mahkemece çocuğun eğitimini de aksatmayacak şekilde daha uygun bir kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı olduğu şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Tedbiren Teslimi-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına dair Dairemizin 19/09/2017 gün ve 2017/3248-2017/9716 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

            Velayet kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulundukça ana ve babayı dinledikten sonra, ana ve babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenler. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK.md.181/1- 2). Velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi kamu düzeni ile ilgili olup, aslolan çocuğun yüksek yararına bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....

            KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulması İLK DERECE MAHKEMESİ : Yozgat Aile Mahkemesi SAYISI : 2022/613 E., 2023/131 K. Taraflar arasındaki çocukla üçüncü kişi arasında kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekilinin hükmün tamamlanmasını talep etmesi üzerine Mahkemece 07.04.2023 tarihli ek kararıyla velâyet ve kişisel ilişki hususunun kamu düzeninden olması ve açılan davanın kabulüne karar verilmişse de kişisel ilişki saatlerinin Mahkemece resen takdir edilebileceği gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Asıl kararın ve ek kararın davacı vekili ve davalı asıl tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu