; 5 adet 22 ayar bilezik, 3 adet hediyelik bilezik, 1 adet saat ve 32 adet çeyrek altından ibaret ziynet eşyalarının davacı-davalıya iadesine, davacı-davalı tarafın çeyiz eşyalarının iadesi ve ev eşyalarına yönelik mal rejiminin tasfiyesi taleplerinin feragat nedeniyle reddine" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı dava dilekçesinde; eşi ile ayrı yaşadığını, ev eşyalarını davalının alıp götürdüğünü, altı burma bileziğini bozdurduğunu, çeyiz senedinde ziynet ve ev eşyalarının yazılı olduğunu, eşi hakkında suç duyurusunda bulunduğunu belirterek, ziynet ve ev eşyalarının iadesine karar verilmesini talep etmiş; ıslah dilekçesinde ziynet ve ev eşyalarının iadesi mümkün değil ise bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunmuş, davacının ziynet ve giyim eşyalarının ailesinin ikametgahına götürüldüğünü, müvekkilinde kalan ziynet eşyasının olmadığını; çeyiz eşyalarının ise bir kısmının müvekkilinin ikametgahında olduğu, ancak talep edilen miktarda olmadığını, talep edilen bu eşyaların müvekkili tarafından vermemezlik etmediğini savunarak; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacının evden ayrılırken kendisine baskı, cebir ve tehdit uygulanmadığı, bu itibarla ziynet eşyalarını da yanına alarak evden ayrıldığının kabulü gerekeceği, bununla birlikte ev eşyalarına ilişkin talebin ise herhangi bir tespit veya keşifle ispat edilemediği kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir....
Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, maddi tazminat, manevi tazminat ziynet eşyalarının iadesi, harç ve vekalet ücreti yönünden kesinleşmiştir. Kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu durum gözetilmeden boşanma, maddi tazminat, manevi tazminat, ziynet eşyalarının iadesi, harç ve vekalet ücretine hükmedilerek kesinleşen konularda yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438-7)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her üç dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşılık davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşılık davacı kadın, karşılık davaya ilişkin dilekçesinde boşanma isteği yanında ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeli olan 5.000 TL.'nın karşılık davalıdan tahsilini de talep etmiştir. Mahkeme ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeli olan 7.964.30 TL.'...
Bu bağlamda, kural olarak davacı kadın, dava konusu ettiği ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken bunların zorla elinden alındığını, ziynetlerin müşterek hanede ya da davalıda kaldığını ispat etmek zorundadır. Zira; olağan olan ziynet eşyasının kadının üzerinde olması yada evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Somut olayda; tarafların 08.07.2011 tarihinde, boşanmanın fer'i nitelikte başkaca talep olmadan, anlaşmalı şekilde boşanmalarına karar verildiği, aralarında boşanma protokolü bulunmadığı, kararın 27.07.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacının, ziynet eşyalarının davalıda kaldığı iddiasının, davacı tanıkları Z.. Ş.. ve S.....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından kusur belirlemesi, velayet, nafakalar, tazminatlar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı, dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsilini talep etmiştir....
Tüm bu genel açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; uyuşmazlık konusu olan her biri 25 gram olmak üzere beş adet bilezik, ayrıca üç adet üç telli burmalı bilezik, 58 adet çeyrek ve 12 adet yarım altından oluşan ziynet eşyalarının bozdurularak ev alındığı iddiasıyla aynen olmadığı takdirde bedelinin ödenmesinin talep edildiği, erkek eş tarafından bu iddiaya yönelik bir savunmanın yapılmadığı, kadın eşin tanık beyanları ile düğünde takılan ziynet eşyalarının tamamının bozdurularak ev alındığının açıklandığı ancak cins-miktar ve çeşidinin belirtilmediği, erkek eş tanıklarının ise talep edilen ziynet eşyalarına yönelik hiçbir beyanda bulunmadıkları anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, nikah sırasında 8 adet burma bilezik, bir dolayım zincir, 6 adet reşat altın, bir adet taşlı yüzük, yatak odası takımı ve oturma grubunun kendisine mehir olarak verildiğini, düğünde takılan ziynet eşyalarını eski eşinin ortak konutu yaptırmak için bozdurduğunu ve kendisine iade etmediğini, kişisel ve ev eşyalarının da ortak konutta kaldığını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün olmazsa bedelinin faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....
ziynet eşyalarının iadesi ve takı parası alacağı davasının tamamının kabulüne karar verilmesi gerektiği halde, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiştir....