AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2021 NUMARASI : 2021/30 ESAS-2021/308 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2020 yılında evlendiklerini, davalının evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasındaki asli kusurlunun davalı taraf olduğunu, davalının kendisine fiziksel ve ekonomik şiddete maruz bıraktığını, ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını açıklayarak boşanmalarına, kendi lehine 1.000,00 tedbir nafakasına, 80.000,00 TL manevi tazminata, ziynet eşyalarının aynen iadesi yahut değerini tahsili ile düğünde takılan nakit 3.050,00 TL'nin dava açıldığı tarihten itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini...
kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ,beklenen menfaatlerin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırı birlikte değerlendirildiğinde, TMK'nun 174/1- 2 maddesi gereğince takdir edilen tazminatların miktarında, Davacının ziynet ve takı alacağı davasının kısmen kabulünde, davada " aynen iade" talebi bulunduğundan dava değerinin bilirkişi raporu ile belirlenen ve ıslah ile artırılan bedel değil " aynen iadesi " istenen tüm ziynet eşyalarının ve takı paralarının dava tarihindeki değeri olması nedeni ile davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinde, Her hangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı davacı vekilinin istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir [HMK m. 297-(2)]. Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26). Yasal gereklilik yukarıda belirtildiği şekilde iken, öncelikle mümkünse ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedele karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden ve karar yerinde tartışılmadan ziynet bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar verilmiştir." Mahkemece bozmaya uyularak "Davacının ziynet eşyası talebinin kabulü ile; özellikle mümkünse, ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyalarının değeri olan 21.606,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" şeklinde hüküm kurulmuştur....
Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, davacı vekili dava dilekçesinde nitelik ve sayısını bildirdiği ziynet eşyalarının davalıda kaldığını iddia etmiş ise de, ziynet eşyalarının varlığı ve davalıda kaldığı hususunda davacı tanıklarının soyut beyanları dışında herhangi bir delil elde edilememiştir. Düğün sırasında kadına takılan ziynetler kendisine bağışlanmış sayılır ve onun kişisel malıdır. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardır. Davacı kadın davaya konu ziynet eşyalarının evi terk ederken zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını ispat yükü altındadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin iddia ettiği hususların gerçek dışı olduğu, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, bu açıdan reddi gerektiğini, davacı vekili dava dilekçesinde düğünde takılan takıların düğünden sonra davalı tarafından alındığını ve dükkandaki kasaya koyulduğunu, davacının daha sonra bahsi geçen ziynet eşyalarını geri alamadığını iddia ettiğini, bu hususların tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu, gerçeği yansıtmadığını, davacının iddia ettiği durumun aksine düğünde takılan bu ziynet eşyalarının hiç birinin davacının rızası dışında elinden çıkmadığını, tüm ziynet eşyalarının müşterek çocuk Deniz Yılmaz'ın hastane, ameliyat, muayenehane, doktor, uçak bileti, konaklama ihtiyaçları doğrultusunda tarafların ortak kararı ile kullanıldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Dava ziynet eşyalarının değerinin iadesi talepli alacak davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Mahkemece, ziynet ve çeyiz eşyaları yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, ancak kabul edilen ve aynen iadesine karar verilen ziynetlerin ayarları, gramları ve ne tür ziynet eşyası olduğu açıkça gösterilmemiş, iadesine karar verilen ziynet eşyalarının bedelleri ise ayrı ayrı yazılmamıştır.Aynı şekilde kabul edilen ve aynen iadesine karar verilen çeyiz eşyalarının ne tür çeyiz eşyası olduğu açıkça gösterilmemiş, iadesine karar verilen çeyiz eşyaların bedelleri de ayrı ayrı yazılmamıştır. Mahkeme tarafından dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadının gösterdiği tanıklardan ... mahkemece dinlenmemiştir. Davalı-karşı davacı bu tanığın dinlenilmesinden vazgeçmemiştir. Adı geçen davalı-karşı davacı tanığının usulünce davet edilip dinlenmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 3-Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinde; ziynet eşyalarının ve takı parasının aynen iadesini, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ise bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı-davalı kadın tarafından başvurma harcı yatırılmıştır....
Mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacının temyizi sonucu Dairemizce kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olduğu ve kararın hem usulden hem esastan reddinin yasaya aykırı olduğuna dayanılarak bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek boşanma davasının kesinleşme tarihinden dava tarihine kadar olan sürede zamanaşımının dolmuş olduğuna dayanılarak davanın zamanaşımından reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, bozmaya uygun işlem yapılmış olmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsımı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2–Davacı, davalıda kaldığını bildirdiği ziynet eşyalarının iadesi talebiyle eldeki davayı açmıştır.Mahkemece boşanma davasının kesinleşme tarihine göre açılan dava göz önüne alındığında süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.Davalı...
ile şikayetçi olduğu, davacı tanıklarının ziynet eşyalarının miktarı ve akıbeti konusunda bilgilerinin olmadığı, davacı tarafından ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği ve iade edilmediği iddia edilmiş ise de buna dair ibraz edilen delillerden iddianın sabit olmadığı, ziynet eşyasının taşınabilir nitelikte eşyalar olup davacının boşanma dava dosyası içeriğine göre evi terk etmiş olduğu anlaşıldığından davacı iddialarının sabit olmadığı kanaatine varıldığından," gerekçesi ile reddedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyaların iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, tarafların Uşak Aile Mahkemesinin 2008/...Esas, 2010/... Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını,düğünde davacıya takılan 8 adet bilezik, 25 gramlık 1 adet künye, 22 adet küçük altın ve yarım metre de altın zincirden oluşan ziynet eşyalarının davalı tarafından alınıp iade edilmediğini belirterek,ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....