Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesinin 13/03/2018 tarihli 2016/131 Esas 2018/179 Karar sayılı boşanma ve ziynet eşyasının iadesi davasında yapılan yargılama sonucunda boşanma ve ziynet eşyasının iadesi davalarının kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafça boşanma davasında kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar, ziynet eşyası davası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya, Dairemizin 2020/620 Esas numarasına kaydedilerek, söz konusu dosyada kadının ziynet eşyasının iadesi davasının tefrikine karar verilmiş ve tefrik edilen dosyanın Dairemizin 23/10/2020 tarihli 2020/926 Esas 2020/1249 Karar sayılı ilamı ile ilk derece mahkemesince hüküm altına alınan ziynetlerin ayrı ayrı değerleri gösterilmediği ve karar yerinde tartışılmadığından bahisle yeniden esas hakkında karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, ilk derece mahkemesince yeniden esas hakkında karar verilmiştir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her üç dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşılık davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşılık davacı kadın, karşılık davaya ilişkin dilekçesinde boşanma isteği yanında ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeli olan 5.000 TL.'nın karşılık davalıdan tahsilini de talep etmiştir. Mahkeme ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeli olan 7.964.30 TL.'...

    , tüm ziynet eşyalarının kadına özgü olup ona ait olduğunun doğru olamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, maddi tazminat, manevi tazminat ziynet eşyalarının iadesi, harç ve vekalet ücreti yönünden kesinleşmiştir. Kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu durum gözetilmeden boşanma, maddi tazminat, manevi tazminat, ziynet eşyalarının iadesi, harç ve vekalet ücretine hükmedilerek kesinleşen konularda yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438-7)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından kusur belirlemesi, velayet, nafakalar, tazminatlar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı, dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsilini talep etmiştir....

        TL olmak üzere toplamı 34.570,00 TL ziynet eşya bedeli ile 3.200,00 TL nakit bedelin de eklenmesi sonucu toplam 37.770,00 TL değerindeki ziynet eşyaları ve nakit paranın davalıdan aynen alınarak davacıya iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde toplam 37.770,00 TL ziynet eşya alacağı ve nakit para alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Çeyiz-Ziynet ve Takı Parası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, ziynet ve takı parası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın, karşı dava dilekçesinde boşanmanın yanı sıra düğünde takılan ziynet ve takı parasının da aynen, olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesini talep etmiş ve 06.06.2014 havale tarihli dilekçesi ile delil ve tanık listesi sunmuştur. Mahkemece, davalı-karşı davacı kadının tanıklarından ... hariç diğer tanıklar dinlenilmiştir. Davalı-karşı davacı kadın, tanığı ...'ın dinlenilmesinden açıkça vazgeçmemiştir....

            Ön inceleme tutanağında, "Davacının dava ettiği ziynet eşyalarının cinsleri nitelik ve özellikleriyle hangi altın için ne kadar para istediğinin açıklar dilekçe sunması için HMK. 119.maddesi 1.fıkrasının g bendi ve 2.fıkrası gereğince bir hafta kesin süre verilmesine, aksi takdirde ziynet eşyaları yönünden davanın açılmamış sayılacağının ihtarına, masrafın gider avansından karşılanmak suretiyle davacıya bu konuda ön inceleme tespit tutanağı eklenmek suretiyle tebligat yapılmasına" karar verilmiş davacı vekiline ön inceleme tespit tutanağı tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında tartışmaların olduğu, ancak darp boyutuna gelmediğini, davacının davalının anne ve babası ile yaşamaya zorlandığı iddiasının doğru olmadığını, ziynet eşyalarının müşterek ihtiyaçlar için kullanıldığını savunup; Tarafların boşanmalarına, boşanma dışındaki velayet, nafaka tazminat ve ziynet eşyası taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı kabul edilir. Ne var ki somut olayda; geline ve damada takılan ziynet eşyaları ayrı ayrı değerlendirilmiş ve yalnızca geline takılanlar yönünden kısmen tahsil kararı verilmiş, damada takılan altınlar yönünden talep reddedilmiştir. O halde mahkemece düğün sırasında damada takıldığı ve damatta kaldığı tespit edilen ziynet eşyaları yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yukarıdaki şekilde davanın kısmen kabulü doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynetlerin İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuk 2000 doğumlu ...'nun inceleme tarihi itibari ile ergin olduğunun anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6, 6100 s. HMK m. 190/1)....

                  UYAP Entegrasyonu