"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyasının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, boşanma, manevi tazminat, nafaka, ziynet eşyaları ve çeyiz eşyaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, boşanma davasına ilişkin dava dilekçesinde çeyiz eşyalarının aynen iadesini istemiştir. Davacı kadının çeyiz eşyalarının iadesi talebi boşanma davasının fer'isi niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Başvuru harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar....
Mahkemece gerekçesinde de kabul edildiği üzere davalı ...’ın davacıya ait ziynet eşyalarını birlikte yaşadıkları süre zarfında harcadıkların beyan etmesi karşısında davacının ziynet eşyalarının davalılarda kaldığı kanaati oluştuğu belirtildiği halde bir kısım ziynet eşyalarının bedellerinin davacıya iadesine karar verilirken bazı ziynet eşyaları hakkında davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 3-Davacı, çeyiz senedinde yazılı eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ederek eldeki davayı açmıştır. Çeyiz eşya senedin 3.kaleminde Buzdolabı, 17.kaleminde de televizyon eşyası olup bu eşyalar içinde istemde bulunulduğu halde bu eşyalar için talep bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/10/2021 NUMARASI : 2019/696 ESAS, 2021/197 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle ; tarafların 2009 yılında evlendiklerini, evlilik birliğinin sarsılması ile aralarında boşanma davasının da mevcut olduğunu, evlilik yaparken aralarında çeyiz eşyaları ile ilgili çeyiz senedi düzenlediklerini, müvekkiline düğünde ziynet eşyaları takıldığını, ancak davalının ailesi tarafından takılmış olan takıların alındığını, bu sebeplerle müvekkiline ait olan çeyiz senedinde yazan çeyiz eşyalarının ve ziynet eşyalarının iadesini , iadesi olmadığı takdirde bedelinin taraflarına ödenmesini talep...
Mahkemece, 27.09.2012 tarihli ilamla; eşyaların evlilik birliğinin kurulması amacıyla kadına verildiği, bu eşyaların çeyiz eşyası niteliğinde olduğu ve çeyiz eşyalarının kadına ait olup, geri istenemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından yalnızca vekalet ücretine ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Dava; koca tarafından açılan ziynet ve ev eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Yargılama giderleri, davada haksız çıkan, yani aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir. (HMK m.326) Davayı kazanan taraf davasını bir vekil vasıtasıyla takip etmiş ise haksız çıkan taraf yargılama gideri olarak vekalet ücretine de mahkum edilir. Mahkeme, davada haksız çıkan tarafı kendiliğinden yargılama harç ve giderlerini ödemeye mahkum eder, bunun için haklı çıkan tarafın bir talepte bulunmuş olmasına geek yoktur....
Hukuk Dairesinin 2012/5171 esas, 2012/24272 karar sayılı ilamı ile kesinleştiğini, davalının müvekkilinin özel eşyalarını dahi vermeden müvekkili ve çocukları evden kovduğunu, müvekkiline ait çeyiz eşyaları ve ziynet eşyalarının davalıda kaldığını belirterek, bu ziynet eşyalarının müvekkiline aynen iadesine, mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 2.000 TL'nin müvekkiline ödenmesine karar verilmesine ve çeyiz eşyalarının müvekkiline aynen iadesine mümkün olmaması halinde 1.000 TL'nin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir. Davacı, evleneceği inancı ile davacı taraf ile düğün yapıp bir dönem birlikte yaşamalarına rağmen evlilik sonucunun davalı ve ailesinden kaynaklı nedenlerle manevi tazminat, çeyiz eşyaları ile ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelin tahsilini istediği, davalının evlilik sonucu doğmamasında kusurlu tarafın davacı taraf olduğunu ayrıca ziynet eşyalarının da davacı tarafta kaldığını belirterek davanın reddini savunduğu, Mahkemece ziynet eşyalarının iadesi ile manevi tazminat taleplerinin reddine, çeyiz eşyalarına yönelik davanın tefrikine dair verilen karar davacı vekilince istinaf edilmiştir....
Dosya kapsamı ve kocanın tanığı Fetullah Aksoy’un beyanından ziynetlerin kadının bilgi ve onayı dahilinde kuyumcudan emaneten alındığı anlaşılmaktadır. Kadın kişisel eşya ve çeyiz eşyalarına ilişkin istemini ise dosya kapsamındakı bilgi ve belgeler ile ispat edememiştir. Bu durumda, ilk derece mahkemesinin ziynet ve eşya alacağı davasının reddine yönelik kararı usul ve yasaya uygun olup, davalı-k.davacı kadının bu yönlere ilişkin istinaf talebinin de reddi cihetine gidilmiştir. Açıklanan sebeplerle, davalı-k.davacı kadının istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, müşterek konutta kalan ev ve çeyiz eşyaların iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olup hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kişisel eşya talebinde bulunan davacı kadın; tarafların ......
Somut olayda; davacı, davalıdan şiddet gördüğünü bu sebeple evden ayrılmak zorunda kaldığını, evden ayrılırken ziynet ve çeyiz eşyalarını götüremediğini belirtmiş; mahkemece, tanıkların ziynet eşyaları ve ev eşyalarına yönelik bilgilerinin olmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, eşi olan davalı tarafından müşterek evden kovulduğunu, taraflar arasında görülen boşanma davasının devam ettiğini, düğünde takılan takılar ile müşterek çocuğun doğumunda davacıya takılan takıların, davacının evden kovulması nedeniyle davalı tarafta kaldığını, çeyiz olarak alınan ev eşyalarının da davalının yedinde bulunduğunu ileri sürerek; çeyiz ve ziynet eşyalarının bedeli olan, düğünde takılan takılar için 40.000 TL, müşterek çocuğun doğumunda takılan takılar için 10.000 TL ve çeyiz eşyaları için 10.000 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....