Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin tek taraflı ve haksız olarak davalı tarafça feshedildiğini, sözleşmenin süresinden önce sona ermesi nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, davalı şirketin sözleşmenin fiili olarak yürürlüğe girdiği tarihten beri taahhüt ettiği yıllık tonajda ürün almayarak sözleşmeyi ihlal ettiğini, ayrıca sözleşme ilişkisi sebebi ile davalıya ariyet olarak bırakılan tüm demirbaşların iadesi için gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 7.000,00 TL cezai şart ve kar mahrumiyeti alacağı ile demirbaş bedeli olarak 7.000,00 TL olmak üzere toplam 14.000 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacı taleplerinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

    01.01.2007 – 01.01.2008 tarihleri arasında eksik ürün alımından dolayı cezai şart talebinde bulunulabileceği belirtilmiştir....

      Asıl dava, otagaz satışı nedeniyle kar kaydı alacağı ve cezai şart talebine ilişkin olup birleşen dava ise, akaryakıt satışına ilişkin kar kaybı alacağı ve cezai şart alacağı taleplerine ilişkindir. Talimat yazılarak makul sürenin tespiti açısından rapor da aldırılmıştır. Davalı taraf bilirkişi raporlarına kar dağıtımında BP tarafından yapılan yasal ve zorunlu giderler adı verilen bir kalemin taraflar arasındaki taahhütteki formülde bulunduğu ve bilirkişi heyetinin bu gideri düşmeden hesaplama yaptığı, cezai şart açısından sadece öz kaynak verileri üzerinden değerlendirme yapılmasının doğru olmadığı, cezai şart miktarının davacının uğradığı zararın kat ve kat üstünde olduğu itirazlarını ileri sürmüştür. Davacılar asıl ve birleşen davayı ıslah etmişlerdir. Taraflar arasındaki sözleşmenin XIII maddesindeki yetki şartı nedeniyle yetki itirazının reddine karar verilmiştir. Sözleşmelerin feshine ilişkin Kayseri 4....

      Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, sözleşmenin, davalı tarafından haklı nedenle fesh edilmediği, işletme sözleşmesinin bayilik sözleşmesi ile birleşik sözleşme niteliğinde olduğu, işletme sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmayacağı, sözleşme şartlarının yerine getirilmesinin zorunlu olup, borçlunun iktisaden mahvına sebep olacak şekilde ağır ve yüksek olmayacak miktarda cezai şart talep olunabileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne, sözleşmenin feshinden kaynaklanan 2.500 USD cezai şart alacağı, tonaj ihlalinden kaynaklanan 2.500 USD cezai şart alacağı, kar kaybı nedeniyle 500 USD'nin faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekillerince temyiz edilmiştir....

        Davacının, kâr mahrumiyeti zararına ilişkin talebinin hesaplanmasında aynı bölgede aynı şartlarla yeni bir bayilik ilişkisi kurabilmesi için gerekli olan makul süre bilirkişi marifetiyle 3 ay olarak tespit edilmiştir. Bu halde yeni bir bayilik oluşturulması için makul süre olan 3 ay için kâr mahrumiyeti alacağı oluştuğunun kabulü gerekir. Alınan bilirkişi raporunda yıllık satış taahhüdünden 3 aya tekabül eden satış taahhüdü üzerinden sözleşme ve eki protokol hükümleri gereğince davacının net kar tutarı usulünce belirlenmiştir. Bayilik sözleşmesinin eki protokolün 3.1.6 ve 4. maddelerine göre, bayinin sözleşmeyi haklı bir neden olmaksızın feshetmesi halinde 50.000,00 USD cezai şart ödeyeceği ve taahhüt ettiği alım miktarını gerçekleştirememesi halinde her bir m3 için 60 USD/Ton cezai şart ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Davalı bayi sözleşmeyi haklı bir neden olmaksızın feshettiğine göre davacının cezai şart isteme koşulları oluşmuştur....

          Davacının, kâr mahrumiyeti zararına ilişkin talebinin hesaplanmasında aynı bölgede aynı şartlarla yeni bir bayilik ilişkisi kurabilmesi için gerekli olan makul süre bilirkişi marifetiyle 3 ay olarak tespit edilmiştir. Bu halde yeni bir bayilik oluşturulması için makul süre olan 3 ay için kâr mahrumiyeti alacağı oluştuğunun kabulü gerekir. Alınan bilirkişi raporunda yıllık satış taahhüdünden 3 aya tekabül eden satış taahhüdü üzerinden sözleşme ve eki protokol hükümleri gereğince davacının net kar tutarı usulünce belirlenmiştir. Bayilik sözleşmesinin eki protokolün 3.1.6 ve 4. maddelerine göre, bayinin sözleşmeyi haklı bir neden olmaksızın feshetmesi halinde 50.000,00 USD cezai şart ödeyeceği ve taahhüt ettiği alım miktarını gerçekleştirememesi halinde her bir m3 için 60 USD/Ton cezai şart ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Davalı bayi sözleşmeyi haklı bir neden olmaksızın feshettiğine göre davacının cezai şart isteme koşulları oluşmuştur....

            bayiliğini üstlendiğini, davalının bayiliği devam ederken başka bir firmanın “...” markalı tüplerini sattığı hususunun noterlik tespit tutanağı ile belirlendiğini, 18.06.2009 tarihli ihtarla sözleşmenin davalının bu haksız eylemi nedeniyle feshedildiğini, sözleşme hükümleri gereğince müvekkilinin kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağının doğduğunu ileri sürerek şimdilik 20.000.00 TL kar mahrumiyeti ile 20.000.00 TL cezai şart alacağının 18.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              yağ alımında eksik alınan bir tutar olmadığı için ödenecek kar mahrumiyetinin olmadığı, şube ------ için --- sözleşme tarihi ile --- sözleşme bitiş tarihi arası dödnemde eksik alınan beyaz ürün olmadığı için kar mahrumiyeti olmadığı, ----- alınması nedeniyle ödenmesi gereken kar mahrumiyetinin ---- Olduğu, davalı firmanın davacı firmaya ödemesi gereken toplam --- cezai şart bedelinin toplam --- olduğu görüş ve kanaatleri bildirilmiştir....

                başlaması, cezai şart bedeli ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu” belirtmiştir....

                  Davacı ilk 3 yıl için ayrı ayrı gerçekleşen cezai şart talepleri hakkında herhangi bir ihtirazi kayıt koymadan müteakip yıl da davalıya akaryakıt sattığı için ilk 3 yıl ile ilgili cezai şart talebinde bulunamaz. 4. yıl ise 29.02.2012 tarihinde başlamış ve 1 yıl süre dolmadan 05.03.2012 tarihinde fesihle sona ermiş olduğundan davalının bu yıl için taahhüt ettiği akaryakıt alımını ihlal ettiği söylenemeyeceğinden bu yıl için de cezai şart istenemeyeceğinden davacının cezai şart alacağı davasının reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme 29.01.2014 tarihinde bitecek iken 05.03.2012 tarihinde fesihle sona ermiş olduğundan davacının 05.03.2012-29.01.2014 tarihleri arasında o bölgede bayisiz kaldığı düşünülerek davacının davalı ile yaptığı sözleşmedeki miktarda akaryakıt satışından mahrum kaldığı varsayımı ile davacının kar mahrumiyeti talebinin bulunması mümkündür....

                    UYAP Entegrasyonu