Tarafların 14/07/2021 havale tarihli anlaşmalı boşanma protokolü incelendiğinde; tarafların boşanma, velayet husunda anlaştıkları, ev eşyaları ve ziynet eşyalarına yönelik karşılıklı olarak anlaştıkları, davacı ve davalının karşılıklı olarak maddi-manevi tazminat, tedbir, yoksulluk nafakası, katkı veya katılma alacağı taleplerinin bulunmadığı anlaşılmıştır....
Tarafların 14/07/2021 havale tarihli anlaşmalı boşanma protokolü incelendiğinde; tarafların boşanma, velayet husunda anlaştıkları, ev eşyaları ve ziynet eşyalarına yönelik karşılıklı olarak anlaştıkları, davacı ve davalının karşılıklı olarak maddi-manevi tazminat, tedbir, yoksulluk nafakası, katkı veya katılma alacağı taleplerinin bulunmadığı anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1648 KARAR NO : 2021/1281 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2021 NUMARASI : 2020/54 ESAS 2021/359 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : KARAR TARİHİ :21/10/2021 KARAR YAZIM TARİHİ :21/10/2021 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı Şamil Şamlıoğlu ile aralarında Kocaeli 2.Aile Mahkemesinin 2018/361 Esas sayılı dava dosyası ile boşanma davası, yine Kocaeli 2.Aile Mahkemesinin 2019/2 Esas sayılı dosyası ile mal paylaşımı davasının devam ettiğini, davacı Gülşen PEKÖZ ve davalı Şükrü ŞAMLIOĞLU'nun yine davalı şirket olan Antalya Beton Çimento Ticaret LTD. ŞTİ. üzerinde birlikte hissedar olduklarını, 18/03/2019 tarihinde Kocaeli 2.Aile Mahkemesinin 2019/2 Esas sayılı dosyasında tarafların ortak olduğu Antalya Beton Çimento Ticaret LTD....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki boşanma davası ve kadının mal rejimine ilişkin talebi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.29.12.2011 (Prş)...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Asıl dava yönünden; Davacı erkeğin boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK m.166/2 gereğince BOŞANMALARINA, Davacı erkeğin boşanma'nın fer'i niteliğinde olmayan maddi tazminat talebinin ayrıca harçlandırılması gerektiğinden ve harcı yatırılarak açılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, Davacı erkeğin manevi tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine, Davacı erkeğin eşya alacağı davasının açılmamış sayılmasına, Davacı erkeğin mal rejiminden kaynaklı alacak davasının açılmamış sayılmasına, Karşı dava yönünden; Davacı kadının boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK m.166/1 gereğince BOŞANMALARINA, Davacı kadının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 50.000,00- TL maddi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı davacı kadına ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, Davacı kadının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 50.000,00...
Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, yetkiyi düzenleyen 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 214/2. maddesi hükmüne göre, eşler veya mirasçılar arasındaki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, boşanmaya, evliliğin iptaline veya hâkim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda, bu davalarda yetkili olan mahkeme yetkilidir. Buna göre, mal rejiminin tasfiyesi davalarında yetki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre değil, özel düzenlemenin yer aldığı Türk Medenî Kanunu'na göre belirlenmelidir. Somut olayda; davanın boşanma istemiyle birlikte açıldığı, mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkin olarak tefrik kararı verildiği, boşanma istemine ilişkin davada İstanbul Anadolu 10....
Bu açıklamalar ışığında somut uyuşmazlığa bakıldığında, dava dilekçesi ve davacı vekilinin 01/06/2022 tarihli dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde, davacının sunduğu dava dilekçesinde davalı adına kayıtlı mal varlığını bildirip, bir kısım mal varlığına katkısından bahsedilerek boşanma esnasında müşterek malların ortak dağılımının yapılmasını talep ettiği, bu haliyle dava dilekçesinin talepler yönünden HMK.nın 31. maddesi gereğince mahkemece açıklatılması gerekmekle birlikte, buna mahal kalmadan davacı vekilince 01/06/2022 tarihli dilekçe ile mal rejiminin tasfiyesi talepleri bulunduğunun da beyan edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde davacının talebi, boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkin olmakla, yerel mahkemece bildirilen mal varlığına ilişkin kayıtların getirtilmesi, taraflar arasındaki menfaat dengesi, ölçülülük ve hakkaniyet ilkeleri de gözetilerek ihtiyati tedbir talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....
Aile Mahkemesinde 2016/122 Esas 2018/305 Karar sayılı dosyası ile boşanma davası görüldüğünü ve boşanma kararının kesinleştiğini, taraflar arasındaki mal rejiminin boşanma kararı kesinleşmiş olduğundan boşanma davasının açıldığı tarihte sona erdiğini, evlilik birliği süresi içerisinde 2011 yılında müvekkilin bilgisi dışında davalı taraf emekli olduğunu ve emekli ikramiyesini aldığını, ayrıca borsada yatırımlarda bulunduğunu ve oldukça yüklü mevduatlar edindiğini, bugüne kadar müvekkilinin hakkı olan miktarı tarafına ödemediği ve bu hususta bir anlaşma sağlanamadığı için iş bu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, ancak davalı yanın dava süreci içerisinde ve kötü niyet ile müvekkilinin alacağına kavuşmasını engellemek amacı ile mal kaçırmak için tüm birikim ve kazançlarını başka hesaplara aktarma ihtimali olduğundan öncelikle Halk Bankası, Vakıf Bank ve Akbank'ta bulunan mevduat ve borsa gelirlerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmek zarureti hasıl olduğunu bildirerek hesaplarında bulunan...
Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29.03.2023 Tarihli Ara Karar NUMARASI : 2023/229 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ileri ile mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı ve katılma alacağı istemlerine ilişkin açılan davada, davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı adına kayıtlı bulunan Antalya ili, Döşemealtı ilçesi, Karaveliler mahallesi, 107 ada, 93 parselde kayıtlı taşınmaz ile 34 XX 418 plakalı araç üzerine teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, ayrıca davalının aktif ve pasif tapu ve araç kayıtlarının sorgulanarak, varsa onların kayıtlarına ve tüm banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....