Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kadının isteği ve onayı ile karşı tarafa verildiğinin ispatlanması halinde, erkek eş ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Olağan olan ziynet eşyalarının kadın eşin himayesinde bulunmasıdır. Bunun aksini iddia eden kadın eş iddiasını ispatla mükelleftir. Başka bir anlatımla ziynet eşyalarının karşı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Ziynet eşyası davasında dava konusu altınların varlığı ve bu altınların kadın eşte olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlanmalıdır....
Bu durumda kömür ihtiyacı için toplam 2 adet bileziğin ve ayrıca müşterek çocuk için alınan bilgisayarın karşılığı olan ziynetin, davacının rızası ile bozdurulup, geri verilmemek üzere kendisine verildiği ve harcandığı hususu kanıtlanmadığından, davalı bu ziynetleri iade ve tazminle yükümlüdür.Müşterek çocuk için alınan bilgisayarın karşılığı olan ziynetin niteliği taraflardan sorularak varsa buna ilişkin delilleri toplanıp, sonucuna göre, 2 adet bilezik ve müşterek çocuk için alınan bilgisayarın karşılığı olan ziynet hakkında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yalnızca bir bilezik yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada iki talebin havi olduğunu, taleplerden birinin ziynet eşyalarına diğerinin ise mal rejimi tasfiyesine ilişkin olduğunu, işbu dosyadaki düğün takılarının aynen iadesi veya iadesi mümkün değilse bedelinin ödenmesi talebinin boşanmanın eki niteliğinde olmayan bağımsız bir talep olduğunu, diğer taraftan ziynet eşyasının rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalar olduğunu, bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesinin de mümkün olacağını, bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerektiğini, dolayısıyla kadının ziynet eşyalarının varlığını ve bunların zorla elinden alındığını veya evde kaldığını ispatlamakla yükümlü olduğunu, boşanma davasının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar zamanaşımı süresinin geçtiğini, davacının dosya kapsamında iddiasını ispata yarar belge ve bilgi yer almadığını ve buna ilişkin delil de sunulmadığını belirterek...
Davalı; zamanaşımı def'inde bulunarak, davacının taleplerinin kesinleşen boşanma davası ile karara bağlandığını, davacının evlenirken getirdiği eşyaları aldığını, ziynet eşyaları ve paraların bir kısmı ile davacının kredi kartı borçlarının ödendiğini, geri kalan ziynet ve 7.250 TL paranın ise davacı tarafından ailesinin yanına giderken yanında götürdüğünü savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemlerine ilişkindir. Türk Medeni Kanunun 226/1.maddesi gereğince; eşler her zaman birbirlerinde kalan kişisel eşyalarının iadesini isteyebilirler. ./.....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların boşanmasına karar verilmesini,müvekkili lehine maddi,manevi tazminata hükmedilmesini ve 9 adet cumhuriyet altının müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir. Ziynet eşyalarına ilişkin talep boşanma davasından tefrik edilerek mahkemenin yukarıda belirtilen esasına kaydedilmiştir....
tehdit ettiğini, korku verdiğini, davalının kocanın çok asabi ve sinirli bir yapıya sahip olduğunu, aşırı kıskanç ve bencil olduğunu, sürekli davacının aylığını çeşitli bahanelerle yalan söyleyip elinden aldığını, eşinin düğün takılarını ve ziynet eşyalarını kendisinden izinsiz alıp saklayarak davacıya vermediğini, davacının tüm takı ve ziynet eşyaları davalı da olduğunu, davacıya iade etmediğini, davalı tarafın 4 aylık evlilik ve birlikte yaşamlarında yaşanan geçimsizlikle tam kusurlu olduğunu, davacının halen bakire olduğunu belirterek tarafların boşanmalarına, 50.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminat alacağının davalıdan boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, davacının yaklaşık 20.000 TL değerindeki muhtelif altın takılar ile ziynet eşyalarının öncelikle aynen iadesine, aksi halde bu miktar alacağında yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının mal rejimi ve diğer boşanmadan doğan tüm haklarının saklı tutulmasına...
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma, Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kadının kabul edilen boşanma davası, kusur, tazminat, yoksulluk nafakası ile ziynet, çeyiz ve takı parası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.02.2011 (Çrş)...
tarihli dilekçe ile talep edilen ziynet eşyalarını ve paraları (düğünde takılan) açıklamış, ziynet eşyalarının değeri ile nakit para toplamını 26.500 TL olarak bildirmiştir....
Harca esas değer dava dilekçesinde 5.000 TL olarak gösterilmiş yargılama sırasında ise yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde ise davacı tarafça talep edilen ziynet eşyalarının ve paranın toplam değerlerinin 9.844,92 TL olduğu belirlenmiştir. Ziynet ve para alacağı davalarında bedel iadesi ile birlikte aynen iadeye ilişkin istem de var ise, aynen iade istemi o eşyaların (ziynetlerin) gerçek bedelini de içerdiğinden, davacının talebi doğrultusunda aynen iadeye karar verilmiş olması halinde, talep konusu eşyaların (ziynet ve para) bilirkişi raporu ile belirlenen bedelleri üzerinden eksik nisbi harcın tamamlatılması gerekecektir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2021 NUMARASI : 2021/30 ESAS-2021/308 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2020 yılında evlendiklerini, davalının evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasındaki asli kusurlunun davalı taraf olduğunu, davalının kendisine fiziksel ve ekonomik şiddete maruz bıraktığını, ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını açıklayarak boşanmalarına, kendi lehine 1.000,00 tedbir nafakasına, 80.000,00 TL manevi tazminata, ziynet eşyalarının aynen iadesi yahut değerini tahsili ile düğünde takılan nakit 3.050,00 TL'nin dava açıldığı tarihten itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini...