WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, taraflar arasında satış sözleşmesinin kurulduğu, makinenin sağlam ve eksiksiz olarak işlevini yapabilecek durumda olduğu, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarnamede piyasa koşulları ve gerek görülen sebeplerle peşinat olarak gönderilen tutarın iadesi talep edilmiş ise de davacının ihtarnamesinde bildirdiği sebebin kendisine satış sözleşmesi kapsamında davalıya ödediği peşinatın iadesi hakkını bahşedecek nitelikte geçerli bir sebep olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili istinaf başvurusu yapmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı mal bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalıdan 06/09/2011 tarihli noter satış sözleşmesi ile dava konusu ikinci el ... marka 2009 model aracı 22.900 TL'ye satın aldığını, aracın herhangi bir kusuru ve kazasının olmadığının söylendiğini, aracı kaporta ustasına muayene ettirdiğini, ustanın aracın görünüründe bir problem olmadığını söylediğini, aracı teslim aldıktan sonra ... Sigortaları Bilgi Merkezi'nden çekme belgeli pert olduğunu öğrendiğini, bunun üzerine davalıya sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin iadesi için ihtarname gönderdiğini ileri sürerek araç bedelinin satım tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsilini talep etmiştir....

      tan, 22.08.2006 tarih 8997 nolu resmi satış ile 2107/188950 payı 6,000.-TL bedel ile ...'ndan ve 05.09.2006 tarih 9442 nolu resmi satış ile 1054/188950 payı 3,000.-TL bedel ile ...'dan satın aldığını, önalım hakkı kullanılmasını engellemek için tapuda yapılan satışın bildirilmediğini, davacıların önalım haklarını kullanmak istediklerini, ancak 18.8.2006 tarih 8916 nolu resmi satışın muvazaalı olarak 15,000.-TL olarak tapuda gösterilmesine rağmen gerçek satış bedelinin daha düşük olduğunu belirterek, davalı adına kayıtlı payların iptali ile müvekkilleri adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir. Davalı ... vekili, tapuda gösterilen satış değerlerinin gerçek bedel olup, davanın süresinde açılmadığını, kötü niyetli açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, davalıya satılan payların iptaline ve davacılar adına tesciline karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı- karşı davacı aleyhine 20.05.2013 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, karşı davada satış vaadi sözleşmesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tazminat yönünden kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 24.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı- karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkin olup, karşı dava satış vaadi sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir....

          Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış kararlarında; işlemin tüketici işlemi olduğu, talep bedel iadesine ilişkin olup taşınmazın aynına yönelik olmadığı ve tüketicinin kendi ikametgahında dava açabileceği benimsenmiş ise de; tapu devrinin yapıldığı eldeki dava ile emsal davalarda davanın kabulü ve sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile bedel iadesine karar verilmesi ihtimalinde tapunun iadesinin temini kapsamında iptali ve tescili zorunlu olduğundan; huzurdaki davanın taşınmazın aynına ilişkin olmadığının ileri sürülemeyeceği, kamu düzenine ilişkin kesin yetki hali olan tapunun iptali ve tescili kararının taşınmazın bulunduğu yargılama sahası dışındaki mahkeme tarafından verilmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla 6100 sayılı HMK’nın 12/1. maddesi gereğince “Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” hükmüne yer...

          Somut olayda dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olup dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan Ankara 14. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.'' şeklinde kararlar verilmiş ise de; Yargıtay'ın emsal kararların da sözleşmenin feshi talepli davanın sonucunda taşınmazın devrinin söz konusu olması halinde feshedilen sözleşmenin sonucu olarak da tapunun eski hale getirilmesi gerekecektir. Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 21/02/2019 tarihli 2018/6789 Esas 2019/2271 Karar sayılı ilamında "devremülk satış sözleşmesinin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı araştırılarak taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir....

          Mahkemece, asıl davanın kabulüne, Gaziantep İli Şahinbey İlçesi Kızılhisar Mah. 152 ada 3 parselde kayıtlı A Blok 3. kat 21 nolu bağımsız bölüm ve E Blok 4.kat 29 nolu bağımsız bölüm ile aynı yer 154 ada 3 parselde kayıtlı B Blok, Zemin Kat, 1 nolu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı - birleşen dosya davacısı vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Gaziantep 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/4 Esas 2019/368 Karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Asıl dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil birleşen dava ise vekaletin kötüye kullandığı iddiasına dayalı satış vaadi sözleşmesinin iptali isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....

          ve yine davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin feshinde ölçülülük ve feshin son çare olması ilkelerine uygun davranıldığının ispatlanamadığından bahisle davacının işe iadesine karar verilmesinde isabet bulunmadığının kabulü gerektiğini beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          Bölge Adliye Mahkemesi'nce, istinaf talep eden davalıların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, davalı vekil ... tarafından diğer davalı ...'la yaptığı satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazın değerinin çok altında karşılıklı anlaşma ile muvazaalı olarak satışının vaad edildiğini ileri sürerek satış vaadi sözleşmesinin iptali isteği ile eldeki davayı açmış ve dava değeri olarak sözleşmedeki bedel olan 30.000 TL. gösterilerek bu bedel üzerinden harcı yatırılmıştır. Yargılama aşamasında ıslahla talep sonucu artırılmadığı gibi mahkemece de satış vaadi sözleşmesinin iptaline karar verilmiştir....

            Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine aittir. Bu itibarla, HMK. m. 352 uyarınca Dairemizin görevsizliğine ve dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine oybirliğiyle varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

              UYAP Entegrasyonu