Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Cevap dilekçesi: Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının eşi T3 müvekkil bankadan kullanmış olduğu kredi ve müşterek ile akdedilen Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında davaya konu taşınmaza Selçuklu Tapu Müdürlüğünün 16/03/2018 tarih ve 12379 yevmiye nolu senedi ile müvekkil banka lehine 2.dereceden ipotek tesisinin sağlandığını, söz konusu ipotek konulmadan evvel davacıdan yazılı muvafakat alındığını, aile konutu şerhinin konulmasının talep edilebilmesi için gerekli olan 2002/7 nolu genelgede belirtilen belgelerin dava dilekçesine eklenmemiş olduğundan davacının davasını ispat edemediğini, davacı tarafın dava dilekçesi ekine hukuka aykırı olarak delillerini eklemediğini, aile konutu şerhinin konulabilmesi için gayrimenkulun yerleşim yeri olduğu hususunun davacı tarafından ispatlanamadığını, davanın eksik harç yatırılmak suretiyle açıldığını ve eksik harcın tamamlanması gerektiğini, davanın Selçuklu Tapu Müdürlüğüne ihbar edilmesini, müvekkil bankanın dava konusu gayrimenkule...

Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Dava ehliyeti davada taraf olma ehliyetidir. 6100 sayılı HMK’nun 50. maddesinde medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanların, davada taraf ehliyetine de sahip olacağı hüküm altına alınmıştır. Yasa hükmünde belirtildiği üzere taraf ehliyeti, medeni hukuktaki hak ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekildir. Maddede gerçek ve tüzel kişi ayırımı yapılmaksızın, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanların davada taraf ehliyetine de sahip olacağı belirtilmiştir. Öte yandan dava ehliyeti, medeni hakları kullanma ehliyetine göre belirlenir (HMK m.51). Medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olmayanlar davada kanuni temsilcileri, tüzel kişiler ise yetkili organları tarafından temsil edilir (HMK m.52). Dava takip yetkisi, talep sonucu hakkında hüküm alabilme yetkisidir. Bu yetki, kanunda belirtilen istisnai durumlar dışında, maddi hukuktaki tasarruf yetkisine göre tayin edilir (HMK m.53)....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Şerhi Konulması - Haciz Şerhinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından haciz şerhinin kaldırılması ve satış işlemlerinin durdurulması talebinin reddi yönünden; fer'i müdahil tarafından ise aile konutu şerhi konulması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fer'i müdahil ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Davacılar kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, davaya konu taşınmazların tapunun iptali ve tescili ile birlikte taşınmazlar üzerindeki ipotek şerhinin terkinini talep ettiğine ve hüküm ipotek şerhinin kaldırılmaması nedeniyle davacılar tarafından temyiz edilmiş bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        in davaya konu taşınmazın konaklama tesisi olması için Gümüşhane Ticaret İl Müdürlüğü'ne başvuruda bulunduğu, taşınmazın aile konutu olmadığının sabit olduğu, ipotek tesisi için alınan muvafakatnamenin, ipotek işlemi ile aynı tarihte alındığı, bu durumda davaya konu ipotek işlemine davacının muvafakat verdiğinin anlaşılması gerektiği gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi gereğince ipoteğin kaldırılması davasının esastan reddine, aile konutu şerhi konulması talebinin ise usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          İcra Dairesinin 2020/7738 esas sayılı dosyasında davacı hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkili T1 adına kayıtlı olan Adana İli Seyhan İlçesi Reşatbey Mahallesi 615 ada 24 parsel 7. kat 13 nolu bağımsız bölüm için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığını, müvekkili T1'nin alacaklı vekilinin 07/06/2021 tarihli dilekçesinden de anlaşılacağı üzere 160.000,00 TL alacaklı bankaya ödeme yaptığını, dosya borcu müvekkili açısından bitmiş olduğundan tahsil harcının tahsil edilen tutar üzerinden alınması gerektiğinden fazladan tahsil edilen harcın iadesini, alacaklı vekili tarafından tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla başlatılan dosya üzerindeki 150/C şerhinin kaldırılması için ilgili tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazılmasını ve alacaklı vekilinin takip talebinde belirtmiş olduğu Mersin 5.İcra Dairesinin 2019/13076 esas sayılı dosyasından da ilgili taşınmaz üzerinde bulunan 150/c şerhinin kaldırılması için ilgili icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasını talep ettiğini...

          Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulaması nedeniyle davalı lehine tesis edilen ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Dosya, her ne kadar yargı yeri belirlenmesi için gönderilmişse de dosya kapsamından, görevsizlik kararının tebliğe çıkartılıp kesinleşme şerhi verilmeden gönderildiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 25/II. maddesinde "iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği taktirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtayca belirlenir." hükmü yer almaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.04.2008 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı ... vekili ve davacı ... karar verildikten sonra 01.03.2011 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirmiştir. HUMK’nun 91.maddesine göre feragat iki taraftan birinin netice-i talebinden vazgeçmesidir. Yargılamanın her aşamasında feragat talebinde bulunulabilir. Aslolan hukuki ihtilafın taraf iradelerine göre çözüme ulaştırılmasıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipotek şerhinin kaldırılması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 12.5.2005 gün ve 2005/1332-4636 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı mirasçısı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve Dairemizce de benimsenen yerel mahkeme gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak karar onanmıştır. Dairemiz onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440.Maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipotek şerhinin kaldırılması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 29.09.2022 gün ve 2022/1973 Esas, 2022/5679 Karar sayılı ilâmı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar daha önce temyiz nedeni yapılmıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay bozma ilâmı uyarınca bozmaya uygun olarak verilen mahkeme kararı gerekçesine göre, ilâmımız usul ve yasaya uygun olup, düzeltilmesini gerektirir bir neden bulunmadığından, HUMK’un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu