Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 34 ada 154 parsel sayılı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve taşınmazın iadesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği ve bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğundan, kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucunun, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibinin, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini isteyebilmesi olduğu açıktır....

    Bu durumda; Yargıtay 5.HD.nin yerleşik hale gelen içtihadına göre, YİBK 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2021 NUMARASI : 2021/36 ESAS - 2021/550 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle El Atmanın Önlenmesi) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davacıların maliki oldukları Amasya İli Merkez İlçesi Albayrak Köyü 129 ada 2 sayılı parsel hakkında acele el koyma kararı verildiğini, ancak makul sürenin geçmesine rağmen bedel tespiti davasının açılmadığını belirtip fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat bedelinin davalı idareden yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Amasya 1....

    Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak..... parsel sayılı taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

      Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2022 NUMARASI : 2020/424 ESAS 2022/110 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle El Atmanın Önlenmesi) KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idarenin müvekkillerinin hissedarı olduğu Alanya ilçesi Tepe mahallesi 1631 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerine çeşme yapmak sureti ile kamulaştırmasız el attığını, bu durum kalıcı nitelikte olup buna ilişkin müvekkillerine kamulaştırma bedelinin ödenmediğini, müvekkilinin taşınmazdan fiilen ve hukuken faydalanmasının mümkün olmadığını, fiili el atma tarihi 04/11/1983 tarihinden sonraki bir tarih olduğunu, dava konusu taşınmaz dava tarihi itibari ile arsa vasfında olup kamulaştırma bedelinin arsa olarak hesaplanması gerektiğini, müvekkilinin taşınmazının Alanya’nın merkezinde villalar ve lüks konutlarla çevrili Alanya’nın tümüne hakim manzaralı bir yerde olduğunu, dava konusu taşınmazın denizi ve kaleyi görmekte...

      Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

      İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı kurum tarafından davaya konu taşınmaza kamulaştırma işlemi yapılmaksızın elektrik hattı çekilmek sureti ile el atıldığı, fiili el atmanın gerekli işlemler yapılmaması sebebiyle haksız olduğu, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun bedel tespitine ilişkin hükümlerinin kıyasen uygulanması sonucu bedel tespit yöntemleri itibariyle dosya kapsamına ve Yargıtay uygulamalarına uygun bilirkişi raporlarının sunulduğu, sunulan raporların taşınmaz niteliği ile uyum içinde olduğu, davaya konu taşınmaza 1983 tarihinden sonra el atılması nedeniyle uzlaşma dava şartının aranmayacağı, kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarında faiz başlangıç tarihinin fiili el atma tarihi değil, dava tarihinin olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, yönelik karar verilmiştir....

      İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı kurum tarafından davaya konu taşınmaza kamulaştırma işlemi yapılmaksızın elektrik hattı çekilmek sureti ile el atıldığı, fiili el atmanın gerekli işlemler yapılmaması sebebiyle haksız olduğu, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun bedel tespitine ilişkin hükümlerinin kıyasen uygulanması sonucu bedel tespit yöntemleri itibariyle dosya kapsamına ve Yargıtay uygulamalarına uygun bilirkişi raporlarının sunulduğu, sunulan raporların taşınmaz niteliği ile uyum içinde olduğu, davaya konu taşınmaza 1983 tarihinden sonra el atılması nedeniyle uzlaşma dava şartının aranmayacağı, kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarında faiz başlangıç tarihinin fiili el atma tarihi değil, dava tarihinin olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, yönelik karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu