Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; -Taşınmaz üzerinden geçen davaya konu ENH'ye ilişkin daha önce acele el koyma kararı verilmiş ve acele el koyma bedeli bankaya bloke edilmiştir. Bu duruma göre davaya konu tazminat bedeli, acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra geriye kalan miktar olup, acele el koyma bedelinin de dahil olduğu miktara yasal faiz yürütülmesi durumunda davacı taraf yararına haksız kazanç sağlanmış olacaktır. Bu itibarla, tazminatın acele el koyma bedeli mahsup edildikten sonra geriye kalan miktar olarak belirtilmesi ve bu miktara yasal faiz işletilmesi gerekirken, davalı aleyhine fazladan faiz ödemeyi sonuçlayacak şekilde hüküm kurulması ve buna bağlı olarak karar ve ilam harcının da hatalı hesaplanması (yerel mahkemece acele el koyma bedelinin de dahil olduğu miktar üzerinden hesaplama yapılmıştır) usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK’nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2019/76 ESAS 2020/112 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Ned KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti:Dava ve birleşen dosyada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili Muratpaşa ilçesi Cumhuriyet Mah. 2685 ada 1 parselde müvekkillerinin hissesi olduğunu, müvekkillerinin arsasının bulunduğu yerde fiilen eğitim binası bulunduğunu, davalı kurum tarafından herhangi bir kamulaştırma işlemi gerçekleştirilmediğini, taşınmazın davalı kurum tarafından fiili olarak kullanıldığından bahisle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile ilgili diğer yasal mevzuat gereğince uzlaşma başvurusunda bulunulduğunu, kurum tarafından mülkiyet hakkına dokunan kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleştirdiğini, kamulaştırma işlemi yapılmadan yasal bir yetkiye dayanılmaksızın müvekkillerine ait taşınmaza fiilen el atıldığını, dava konusu taşınmaz Antalya'nın mutena ve tercih edilir yerleşim alanlarından olan Muratpaşa semtinde...

    Kamulaştırmasız el koyma müessesesi mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olmakla birlikte, çağdaş bir yaklaşımla ve sosyal devlet ilkesi gereği olarak uygulamada taşınmaz malikine, dava yoluyla mülkiyetin bedele çevrilmesi ya da idarenin hakkın özünü zedeleyen el koyma eylemine son verilmesi yolu açılmıştır. Kamulaştırmasız el koyma hâlinde kamu kurumu, Kamulaştırma Kanununa uygun hareket etmeden, ferdin malını elinden almış olması sebebiyle kanunsuz bir harekette bulunmaktadır. Bu bakımdan dava, mülkiyete tecavüzün önlenmesi veya haksız fiil neticesinde meydana gelen zararın tazmini davasıdır (11.02.1959 tarihli ve 1958/17 E., 1959/15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gerekçesinden). Yargıtay 5....

    Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nın 15.12.2010 gün ve 2010/5 - 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği, bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....

      Köyü 712 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Dosya içeriğine göre; dava konusu 712 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından kamulaştırma işleminin yapıldığı ve kamulaştırma evrakının noter aracılığıyla kamulaştırma tarihindeki maliki ... 'a 05.01.1978 tarihinde tebliğ edildiği, kıymet takdirinin yapıldığı, malikinin süresinde herhangi bir yargı yolu başvurusunda bulunmadığı, davacının ise 15.08.1988 tarihinde taşınmazı satın aldığı anlaşılmıştır....

        Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekilinin karar düzeltme istemi üzerine dosyanın yeniden tetkikinde; kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak açılan davada taşınmaza fiilen el konulup konulmadığına ilişkin keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verildiği, benzer şekilde açılan komşu parsellere ilişkin davada fiili el koymanın belirlendiğinin anlaşılması karşısında fiilen el konulup konulmadığı hususunun tespiti yönünden bozma yapılması gerekirken hükmün onanmasının yerinde olmadığı anlaşıldığından davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 19/03/2015 gün ve.......

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... parsel sayılı taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmaza davalı belediyece el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el koyma sebebiyle tazminat bedelinin tahsilini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....

            Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır. Bu itibarla kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olup, işin esasına girilerek sorumlu idare tespit edilip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden,Davacılar vekilinin temyiz itirazları doğrultusunda ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/112 E.- 2018/256 K. sayılı hükmünün HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/11/2018 NUMARASI : 2015/197 ESAS 2018/468 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Ned KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili davca dilekçesinde özetle; müvekkilinin hissedarı olduğu Antalya ili, Konyaaltı ilçesi, Hurma Mahallesi, 20342 Ada, 17 Parsel üzerinden Antalya- Kemer karayolunun geçtiğini, davalı idareye uzlaşma başvurusunda bulunduklarını, idarenin bu başvurulara olumsuz cevap verdiğini, taşınmazın değerli bir konumda arsa niteliğinde olduğunu, davalı İdare tarafından kamulaştırma yapılmaksızın taşınmaza el atıldığını, Antalya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/303 Esas ve 2014/359 Karar sayılı dosyasının Yargıtaydan onanarak kesinleşme aşamasında olduğunu, emsal taşınmazları da bildirdiklerini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu