İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı kurum tarafından davaya konu taşınmaza kamulaştırma işlemi yapılmaksızın elektrik hattı çekilmek sureti ile el atıldığı, fiili el atmanın gerekli işlemler yapılmaması sebebiyle haksız olduğu, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun bedel tespitine ilişkin hükümlerinin kıyasen uygulanması sonucu bedel tespit yöntemleri itibariyle dosya kapsamına ve Yargıtay uygulamalarına uygun bilirkişi raporlarının sunulduğu, sunulan raporların taşınmaz niteliği ile uyum içinde olduğu, davaya konu taşınmaza 1983 tarihinden sonra el atılması nedeniyle uzlaşma dava şartının aranmayacağı, kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarında faiz başlangıç tarihinin fiili el atma tarihi değil, dava tarihinin olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, yönelik karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara yönelik el atmanın önlenmesi, taşınmazın eski hale getirilmesi ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı ile davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara yönelik el atmanın önlenmesi, taşınmazın eski hale getirilmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu ... parsel sayılı taşınmaza el atma olmadığından bu parsel yönünden davanın reddine, ... parsel sayılı taşınmaz yönünden açılan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı asıl ile davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Davacı vekili 13/11/2009 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, su borusunun salt iki ucunun betonlanmış olmasının meydana gelebilecek zararı önlemekten uzak olduğunu, borunun tamamının basınçlı betonla doldurularak borunun yek pare beton haline getirilerek doğması muhtemel zararın giderilebileceği belirtildiğinden, uzman bilirkişiler aracılığı ile mahallinde yeniden keşif yapılarak beton su borusunun doldurulması halinde el atmanın sona erip ermiyeceği, boru üzerindeki evin kullanılabilir hale gelip gelmiyeceği, kullanılabilir hale gelmesi halinde borunun doldurulması masrafının tespiti ile sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yetersiz inceleme yapan bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilmesi, 2) Davacının talebi kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin ve el atma sebebiyle yarım bırakılan inşaata yönelik olarak yapılan masrafların tahsili istemine ilişkin olduğu gözetilmeden istem olmadığı halde el atmanın önlenmesi yönünden ve tazminat yönünden ayrı ayrı...
Şöyle ki; 1)Bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, arazi niteliğindeki taşınmazın gelir metodu esas alınarak, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedelleri ayrı ayrı tespit ettirilerek el konulan bölüm bedeli, kal ve eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi ve kal kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine; şayet kal ve eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, böyle bir inceleme yapmayan ve taşınmazın zeminine Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümlerinin kamulaştırmasız el atma davalarında da kıyasen uygulanacağı dikkate alınmaksızın soyut ifadelerle değer biçen geçersiz bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde...
Mahallesi 691 ada 1, 2, 3 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak müdahalenin men'i ve kâl'i istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde,davalı idare tarafından direk dikilmek ve irtifak geçirilmek suretiyle el atıldığını ileri sürerek el atmanın önlenmesi talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dosyadaki bilgi ve belgelerin, özellikle davalı idarenin cevap dilekçesinin incelenmesinden; davalı idarenin 1986 yılında direk dikmek ve irtifak geçirmek suretiyle kamulaştırmasız el attığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığınıng iderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Uyuşmazlık kamulaştırmasız el atma nedeniyle el atmanın önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 5. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 5. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve uğranılan zararın tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi bu mümkün olmadığı takdirde kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi bu mümkün olmadığı takdirde kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davalı idarece el atılan bölümlerin bedeline hükmedilerek bu kısımların davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Buna göre, kamulaştırmasız olarak taşınmazına el konulan şahıs, ilgili kamu tüzel kişisi aleyhine el koymanın önlenmesi davası açabileceği gibi, bu eylemli duruma razı olduğu taktirde taşınmazın değerinin tahsili davası açabilir, taşınmaz maliki bu haklardan birini kullanmak üzere zorlanamaz. Ayrıca önceden el atmanın önlenmesi davası açan taşınmaz maliki daha sonradan bu istemini bedele ilişkin olarak değiştirebilir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.21956 gün ve 1-6 sayılı kararında da bu ilkeler aynen benimsenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, el atmanın önlenmesi ve kal istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı idare tarafından direk dikilmek ve irtifak geçirilmek suretiyle el atıldığını ileri sürerek el atmanın önlenmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dosyadaki bilgi ve belgelerin, özellikle davalı idarenin cevap dilekçesinin incelenmesinden; davalı idarenin 1986 yılında direk dikmek ve irtifak geçirmek suretiyle kamulaştırmasız el attığı anlaşılmaktadır....