Şöyleki; Alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmaz üzerinde ENH ve pilon bulunmakta olup, el atmanın gerçekleştiği sabittir. Ancak mahkemece, el atma tarihini tespit etmediği, yeterli araştırmayı yapmadan ve el atma tarihini net olarak tespit etmeden, somut gerekçeler sunmadan 1983 sonrası el atma olarak kabul ettiği, dava tarihindeki vasıf ve değerine göre, taşınmazın arazi kabulü ile zirai gelir metodu kullanılarak, yapılan hesaplamayla, nispi vekalet ücreti ve harç ile hüküm tesisi yoluna gittiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini, birleşen dava ise kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Asıl davanın kabulüne, birleşen dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini, birleşen dava ise kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin...
Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal olarak incelenen 1650, 1683 ve 1777 nolu taşınmazların satış tarihleri el atılan taşınmazın değerlendirme tarihi olan 05.04.2011 tarihinden sonraki bir tarih olduğundan bu emsallere göre değerlendirme yapılarak karar verilmesi, 2-Dava dilekçesinde taşınmaza yol olarak el atıldığı ve imar planında pazar yeri olarak belirlendiği belirtilerek taşınmazın tamamının bedeli talep edildiği halde 213 m²’lik bölüm yönünden davanın kabulüne karar verilmesine rağmen kalan kısım hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış olması, 3-Kamulaştırmasız el atma davalarının niteliği gereği bedelinin tahsiline karar verilen taşınmaz hakkında ilgili idare lehine tescil veya terkinine ilişkin hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....
Bu nedenle dava konusu 552m²lik 1546 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacıların anayasal mülkiyet hakları ellerinden alınmış, kamulaştırmasız el atmanın hukuki şartları oluşmuş olup, davanın bu doğrultuda kabulüne karar verilmesi gerekir. 01.06.1989 tarihinde kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza, mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin tespiti doğru olduğu gibi, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre dava tarihi itibariyle belirlenen bedelin uygun olduğu, usulüne uygun yapılmış kamulaştırma tebligatı bulunmadığı ve geçerli bir rıza işleminden bahsedilemeyeceğinden ortada geçerli bir kamulaştırma işlemi bulunmadığı, davacı tarafın davasının kamulaştırmasız el atma davası olarak kabulü gerektiği anlaşıldığından HMK'nun 353/1- b/3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp belirtilen gerekçelerle yeniden hüküm tesis...
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yeterli değerlendirme ve araştırılma yapıldığını, yerel mahkeme kararının yerinde olduğunu, davalı idarenin her ne kadar taşınmazın arsa olarak nitelendirilmesini usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia etmiş ise de mahkemece keşfe gidildiğini, bedel ve nitelik yönünden objektif değerlendirmeler yapıldığını, yasaya uygun olan yerel mahkemenin onanması ve davalı idarenin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiğini talep ve dava ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Taraflar arasındaki dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. Maddesinden kaynaklanan kamulaştırmasız el atma tazminat bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumluluğunda bulunması sebebiyle müvekkili idare yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu, emsal seçimi ve değerlendirmesinin hatalı yapıldığını, 221 sayılı Kanun, 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi ve 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi kapsamında kamulaştırmasız el atma olmadığından bedel talep edilemeyeceğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Anayasa'nın "Mülkiyet hakkı" kenar başlıklı 35 inci maddesi şöyledir: "Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir....
Asliye Hukuk mahkemesinin 2018/312 esas sayılı dosyasında kamulaştırma bedel tespiti ve tescili davası açıldığı, mahkeme dosyasını bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda "Kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacının ecrimisil ve zarar ziyan bedel taleplerinin reddine" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1- 3 yıldır idare tarafından el atma sürdüğünden ecrimisil taleplerinin kabul edilmesi gerektiği, 2- Dava açılmasına davalı sebebiyet verdiğinden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasından sonra bedel tespit tescil davası açıldığından lehlerine vekalet ücreti verilip yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesi gerektiği iddialarını ileri sürmüştür. GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atma ecrimisil ve tazminat istemine ilişkindir....
- K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil, birleşen dava ise 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak asıl davada kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebi yönünden konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin davalı DSİ yönünden kabulüne, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Birleşen dava yönünden; Arazi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... köyü ... ve ... parsel sayılı taşınmazlara gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Ancak; 1)Her ne kadar 18....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Kamulaştırmasız el atma tazminat miktarının tespitine yöneliktir. BELGE VE DELİLLER : Tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu....
Alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; 1- 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen geçici 6. maddesi uyarınca 09.10.1956 tarih ile 04.11.1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan kamulaştırmasız el atma davalarında taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir....