Bu kararla; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişinin kamu tüzel kişiliğine karşı meni müdahale (el atmanın önlenmesi) davası açabileceği, ya da fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava da açabileceği kabul edilmiştir. İçtihadı Birleştirme kararının yol göstericiliği ile uzun yıllar fiili el atmalarda el atmanın önlenmesi ve taşınmaz bedelinin tahsili davaları Dairemizce çözümlenmiştir. Anayasanın 38. maddesi mülkiyet hakkını korumaktadır. Mülkiyet hakkı ancak kamu yararı amacıyla sınırlandırılabilir (35/2). Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ile girmiştir....
Mahallesi 4181 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin tahsili davasına dair ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.05.2013 günlü ve 2013/42-2013/374 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 19.01.2015 günlü ve 2014/19699-2015/587 sayılı ilama karşı davacılar vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, acele el koyma bedeli tenzil edilmeksizin hüküm kurulmasının isabetsiz olduğunun, hükme esas verilerin hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davaya konu taşınmaza, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Öte yandan irtifak geçen alan için belirlenecek irtifak hakkı bedeli, bu alanın (irtifak geçen bölümün) tamamı kamulaştırılmış olsaydı bulunacak bedelin, arazilerde %35'inden, arsalarda ise %50'sinden fazla olamaz....
tarihinden sonra el koyan davalı idarenin tasarrufundan tamamen bağımsız olarak imara geçmesi veya el koyan idare dışında gelişen olaylar nedeniyle hukuken arsa vasfını kazanması halinde, nasıl ki el konulmayan taşınmazda kamulaştırma yapılması veya el konulması halinde bu taşınmaz arsa olarak değerlendirilecekse ve daha önce taşınmaza haksız el koyan idare hala bu taşınmazı yasaya aykırı olarak elinde tuttuğuna ve her yeni gün kamulaştırma hukuku bakımından yeni bir kamulaştırmasız el koyma niteliğinde olduğuna göre arazi olarak el konulan taşınmaza da artık arsa olarak değer biçilmesi gerekmektedir....
sinin 14/09/2021 tarih ve 2021/1975- 9690 Esas ve Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi "...Bu durumda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen ... İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih ve 2013/95 Esas 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden; kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden ve karar düzeltme isteyen davalının sıfatı da dikkate alınarak mahkemece nispi karar ve ilam harcına hükmedilmiş olması nedeniyle harç yönünden bozma yapılmaması gerektiği anlaşıldığından, davalı ... Belediye Başkanlığı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 27.11.2014 gün ve 2014/16893 Esas 2014/17064 Karar sayılı bozma kararının 2.bendinin yedinci satırındaki "ve maktu harca hükmedilmesi" ibaresinin hükümden çıkartılmak suretiyle ilamın düzeltilmesine, ilamdaki diğer hususların ve bozma nedenlerinin aynen muhafazasına, aşağıda yazılı karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 22.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ile girmiştir. Maddenin başlığı “ Kamulaştırmasız el koyma sebebiyle tazmin” olup, 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında “ fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara; kısmen veya tamamen irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması” halinde izlenecek yasal prosedür] düzenlemiştir....
Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici .... madde ile girmiştir. Maddenin başlığı “ Kamulaştırmasız el koyma sebebiyle tazmin” olup, 09.....1956 tarihi ile 04.....1983 tarihi arasında “ fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara; kısmen veya tamamen irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması” halinde izlenecek yasal prosedür düzenlemiştir....
Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ile girmiştir. Maddenin başlığı “ Kamulaştırmasız el koyma sebebiyle tazmin” olup, 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında “ fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara; kısmen veya tamamen irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması” halinde izlenecek yasal prosedür] düzenlemiştir....