Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle ister el atmanın önlenmesi davası isterse yer bedeli veya tazminat ya da ecrimisil davası açılmış olsun, davacının iddiasının araştırılması bilirkişi incelemesine bağlıdır (Ali Arcak- Edip Doğrusöz, Kamulaştırmasız Elkoyma, Ankara 1992, s. 55). Bu noktada, bilirkişilerin taşınmazın değerinin tespitine ilişkin değer biçme esaslarını düzenleyen herhangi bir yasal düzenleme mevcut değildir. Ancak, öteden beri Yargıtay İçtihatlarında kamulaştırma hukukunda olduğu gibi, kamulaştırmasız el atma davalarına da kamulaştırma davalarındaki değer biçme esasları uygulanır. Bu kriterlere de, Kamulaştırma Kanununun 11.maddesinde yer verilmiştir....
Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle ister el atmanın önlenmesi davası isterse yer bedeli veya tazminat ya da ecrimisil davası açılmış olsun, davacının iddiasının araştırılması bilirkişi incelemesine bağlıdır (Ali Arcak- Edip Doğrusöz, Kamulaştırmasız Elkoyma, Ankara 1992, s. 55). Bu noktada, bilirkişilerin taşınmazın değerinin tespitine ilişkin değer biçme esaslarını düzenleyen herhangi bir yasal düzenleme mevcut değildir. Ancak, öteden beri Yargıtay İçtihatlarında kamulaştırma hukukunda olduğu gibi, kamulaştırmasız el atma davalarına da kamulaştırma davalarındaki değer biçme esasları uygulanır. Bu kriterlere de, Kamulaştırma Kanununun 11.maddesinde yer verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2021 NUMARASI : 2018/419 ESAS 2021/62 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılara ait Denizli ili Pamukkale ilçesi, Akköy Mah. 1692 parsel sayılı 7.150 m2 lik taşınmazın 1978 yılında kanal projesi kapsamında kalması nedeniyle davalı kurumca kamulaştırma yapılmadan taşınmaza el atıldığını, müvekkillerinin maliki olduğu taşınmaz 1978 yılının Ocak ayından itibaren davalı tarafça kullanıla geldiğini, müvekkillerinin bu taşınmazı kullanamadıkların, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL kamulaştırmasız el atma bedelinin, taşınmazın haksız kullanımından kaynaklanan dava tarihinden itibaren geriye doğru 5 yıllık süre bakımından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını...
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nın 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Bu nedenle; işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi, Kabule göre de, 2-2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA KONUSU : (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle,müvekilinin Tokat İli, Merkez İlçesi, Boğazbaşı Köyü, Köyiçi mevkiinde kain, 50 Parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, söz konusu taşınmaza davalı kurum tarafından 2018 yılında yol yapımı amacıyla derenin beton bloklar arasına alınması neticesinde kamulaştırmasız el atıldığını, davalı kurum tarafından herhangi bir kamulaştırma işlemi yapılmadığını, kamulaştırmasız el atılan yerler müvekkili tarafından kullanılamadığını, ekte sunulan muvafakat tutanağına göre müvekkilinin birden çok çeşit ve sayıda ağaçlarının kesildiğini, bu nedenlerle kamulaştırma bedeli hesap edilirken kesilen ağaçların nazara alınması gerektiğini, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla kamulaştırmasız el koyma karşılığı 1.000,00 TL tazminatın tahsilini sağlamak amacıyla talep ve dava etmiştir....
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın emsale göre üstün ve eksik yönleri tartışılmak suretiyle m2 bedeli 5.713.00 TL olarak tespit edildiğine göre bu bedel esas alınarak kamulaştırmasız el koyma tazminatının belirlenmesi gerekirken, dava konusu taşınmazın 2014 yılı emlak beyan değerinin 6.671,00 TL olması nedeniyle birim değerin emlak beyan değerinden daha düşük olamayacağı belirtilerek emlak vergi beyan değeri esas alınmak suretiyle hesaplama yapılması doğru görülmemiştir. .... Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; acele el koyma kararı sonrasında davacı idare tarafından kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil talepli dava açılması gerektiği halde açılmadığını, taşınmaz üzerine tesis edilen pilon nedeniyle kalan kısımda çok yüksek oranda değer kaybı oluştuğunu, acele el koyma kararı ile belirlenen bedelin gerçek zararı karşılamadığını ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı vekilinin istinaf itirazları ve HMK’nın 355. maddesi doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Dava, kamulaştırmasız el atılarak taşınmazdan geçirilen enerji nakil hattı nedeniyle irtifak hakkı karşılığının ve pilon yeri bedelinin davalı idareden tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir....
DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle El Atmanın Önlenmesi KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ : Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekilinin Tokat İli, Merkez İlçesi Dönekse Mah. Kızılyazı mevkiinde kain, 1075 Ada, 1 Parsel ve Tokat İli, Merkez İlçesi Dönekse Mah....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16/05/1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15/12/2010 gün ve 2010/5- 662/651 kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....