sahibinin kullanımına engel olması veya el atılmamış olsa idi, elde edebileceği gelirinden mahrum olduğunu kanıtlaması gerektiğini, müvekkili idarece dava konusu taşınmaza el atmanın söz konusu olmadığını, taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, yirmi yıllık hak düşürücü sürenin, iptal kararından önce dolup dolmadığının araştırılmasını istemiş, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; “davalı idarece, dava konusu taşınmazın 245.12 m2 lik kısmına asfalt yol, 59.17 m2 lik kısmına tretuar, 86.24 m2 lik kısmına yeşil alan yapılmak suretiyle toplam 390.53 m2 lik kısmına fiilen el atıldığı, kamulaştırma işlemi yapılmadığı, fiilen el atılan kısımlardan davacı tarafın yararlanma olanağının bulunmadığı, fiili el atmanın beş yıldan öncesine dayandığı, davalı idarenin kamulaştırma işlemi yapmadan taşınmaza fiilen el atması nedeniyle, davacı tarafından açılan kamulaştırmasız el atma dava tarihine kadar olan süre için haksız...
Kamulaştırmasız el koyma olgusunun kabul edilebilmesi için kamulaştırma ile el koyma yetkisi kendisine tanınmış olan gerçek veya özel bir kamu tüzelkişiliği olan kimse el koymuş olmalıdır. Kamulaştırmasız el koyan idareye karşı mal sahibinin açacağı davada seçimlik hak tanınmıştır. Bu konuda her türlü sorunu çözümleyen 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı Içtihadı Birleştirme Kararında, usulü dairesinde verilmiş bir kamulaştırma kararı olmadan ve bedeli ödenmeden taşınmazına el konulan kimsenin, ilgili kamu tüzel kişisi aleyhine el atmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, değer karşılığının verilmesini de isteyebileceği, hükme bağlanmıştır. Bu noktada, mal sahibi el atmanın önlenmesi veya bedel davası açmaktaki seçimlik hakkını dava açarken kullanabileceği gibi, el atmanın önlenmesi davası açtıktan sonra da davasını bedel davasına dönüştürebilir (Ali Arcak, Kamulaştırmasız El koyma ve Yeni Hükümler, Ankara 1987, s:40)....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2022 NUMARASI : 2020/424 ESAS 2022/110 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle El Atmanın Önlenmesi) KARAR : Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idarenin müvekkillerinin hissedarı olduğu Alanya ilçesi Tepe mahallesi 1631 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerine çeşme yapmak sureti ile kamulaştırmasız el attığını, bu durum kalıcı nitelikte olup buna ilişkin müvekkillerine kamulaştırma bedelinin ödenmediğini, müvekkilinin taşınmazdan fiilen ve hukuken faydalanmasının mümkün olmadığını, fiili el atma tarihi 04/11/1983 tarihinden sonraki bir tarih olduğunu, dava konusu taşınmaz dava tarihi itibari ile arsa vasfında olup kamulaştırma bedelinin arsa olarak hesaplanması gerektiğini, müvekkilinin taşınmazının Alanya’nın merkezinde villalar ve lüks konutlarla çevrili Alanya’nın tümüne hakim manzaralı bir yerde olduğunu, dava konusu taşınmazın denizi ve kaleyi görmekte...
, el koyma kararına kadar davalının her hangi bir yasal hakka dayanmadan taşınmazda tesis yapması nedeniyle fuzuli şagil halinde bulunduğu gerekçesiyle talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır. 16/11/2022 tarihinde kabul edilen 7421 sayılı kanunun 3. Maddesiyle 04/11/1983 tarihli 2942 sayılı kamulaştırma kanunun ek 1. Maddesinin 1. Fıkrasına "Bu süre içerisinde belirtilen işlemlerin yapılmaması halinde taşınmazların malikleri tarafından mülkiyet hakkından kaynaklı bedele ilişkin açılacak davalar adli yargıda görülür." hükmünün eklediği, kanunun 25/11/2022 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girildiği, gözönüne alındığında hukuki el atmalardan kaynaklı kamulaştırmasız el atma tazminat davalarına bakmak Adli Yargının görevidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2020 NUMARASI : 2019/465 2020/270 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle KARAR : Mut 1....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2020 NUMARASI : 2019/465 2020/270 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle KARAR : Mut 1....
Bu kararla; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişinin kamu tüzel kişiliğine karşı meni müdahale (el atmanın önlenmesi) davası açabileceği, ya da fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava da açabileceği kabul edilmiştir. İçtihadı Birleştirme kararının yol göstericiliği ile uzun yıllar fiili el atmalarda el atmanın önlenmesi ve taşınmaz bedelinin tahsili davaları Dairemizce çözümlenmiştir. Anayasanın 38. maddesi mülkiyet hakkını korumaktadır. Mülkiyet hakkı ancak kamu yararı amacıyla sınırlandırılabilir (35/...). Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici .... madde ile girmiştir....
Bu kararla; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişinin kamu tüzel kişiliğine karşı meni müdahale (el atmanın önlenmesi) davası açabileceği, ya da fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava da açabileceği kabul edilmiştir. İçtihadı Birleştirme kararının yol göstericiliği ile uzun yıllar fiili el atmalarda el atmanın önlenmesi ve taşınmaz bedelinin tahsili davaları Dairemizce çözümlenmiştir. Anayasanın 38. maddesi mülkiyet hakkını korumaktadır. Mülkiyet hakkı ancak kamu yararı amacıyla sınırlandırılabilir (35/2). Bu da Anayasanın 46. maddesinde düzenlenen kamulaştırma yoluyla mümkündür. Görüldüğü gibi Anayasamız kamulaştırmasız el atmayı düzenlememiştir. Yasalarımıza “kamulaştırmasız el atma” kavramı 5999 sayılı Kamulaştırma Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun ile 30.06.2010 tarihinde 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. madde ile girmiştir....