Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle davalı vekilinin hükmolunan kamulaştırmasız el atma tazminatı bedeline yönelik istinaf taleplerinin de reddi gerekmiştir. d-Kamulaştırmasız elkoyma eylemi, yasal nitelikte bir kamulaştırma işlemi olmayıp hukuken haksız fiil niteliğinde olduğundan, el koyma davalarında belirlenen bedelde kamulaştırma bedeli olmayıp hukuken bir tazminattır. Haksız fiillerde belirlenecek tazminata haksız fiil tarihinden itibaren faiz uygulanır. Ancak bu davalarda, tazminat olarak hükmedilecek olan taşınmazın değeri, dava tarihi itibarıyla belirlendiğinden bedelin tamamına da dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekir....

Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi açısından usulüne uygun yapılan tebligatla başlar. Bu durumda, davacı yönünden geçerli bir kamulaştırmadan söz edilemeyeceğinden, davanın kamulaştırmasız el atma davası olarak kabulü ile işin esasına girilerek usulüne uygun olarak oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde taşınmaz başında keşif yapılıp davalı idarece fiilen el atma olup olmadığının tespit edilmesi, el atma varsa ne kadarlık kısmına ne şekilde el atıldığı, el atmanın kalıcı nitelikte olup olmadığı, el atmanın hali hazırda devam edip etmediği hususlarının tespiti ile el atılan alanların ölçekli kroki üzerinde de gösterilmek suretiyle alınacak rapor sonucuna göre değer biçilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

    Tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmaza fiilen el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olduğu hususu sabit olmakla uzlaşma yoluna başvurulmaksızın doğrudan dava açılmış olmasında da herhangi bir usulsüzlük yoktur. c-Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat ve tescil davalarında; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen geçici 6. Maddesi uyarınca 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan bu davalarda taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir. El atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması halinde ise dava tarihindeki niteliklerine göre dava konusu taşınmazın değerinin tespiti gerekmektedir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılacak tazminat davalarında taşınmazın değerinin tespitinde Kamulaştırma Kanunu'nun değer biçmeye ilişin hükümleri kıyasen uygulanacaktır....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf sebepleri: 1- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 2- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 4- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını talep etmelerine rağmen mahkemelerce bu taleplerinin dikkate alınmadığını, bunun yanında mahkeme kararlarının tapu müdürlüğüne ivedi bir şekilde gönderilmemesi veya gönderilse dahi tapu müdürlüğünün işlem yapmaması sebebiyle satış yapılması sonucunda tescil işlemlerinin yapılamadığını, 5- Yeni malikler aynı taşınmaz ve ENH hattı için...

    Öte yandan, kamulaştırma kararları kesinleşmemiş veya kamulaştırma kararları geçersiz ise taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza el atması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız elatma nedeniyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak yerin kamulaştırılması istenildikten sonra, dava tarihinde bu yerin mülkiyetini idareye devir etmeye razı olduğundan, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının açıldığı tarihten sonraki dönem için hem ecrimisil hem de faiz istenemez. Somut olaya gelince; mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda bir inceleme ve araştırma yapıldığını söyleyebilme imkanı bulunmamaktadır....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf sebepleri: 1- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 2- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 4- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını talep etmelerine rağmen mahkemelerce bu taleplerinin dikkate alınmadığını, bunun yanında mahkeme kararlarının tapu müdürlüğüne ivedi bir şekilde gönderilmemesi veya gönderilse dahi tapu müdürlüğünün işlem yapmaması sebebiyle satış yapılması sonucunda tescil işlemlerinin yapılamadığını, 5- Yeni malikler aynı taşınmaz ve ENH hattı için...

      Dava konusu taşınmaz dosya içerisinde bulunan tapu kaydına göre üzerinde 25/05/2000 tarihinde T4 lehine kesin kamulaştırma şerhinin bulunduğu görülmüştür. Davacı vekili her nekadar fiili el atma olduğu gerekçesi ile istinaf talebinde bulunmuş ise de, keşif sonucu alınan raporlar ve gözleme göre dava konusu taşınmaza idare tarafından yapılmış bir el atmanın olmadığı, maliki olan gerçek kişiler tarafından tarım arazisi olarak kullanıldığı görülmüştür ancak, kamulaştırmasız el atma davasında Kamulaştırma Kanununda yapılan değişiklik de dikkate alındığında dava konusu taşınmazın imar planındaki kısıtlalamalardan kaynaklanan hukiki el atmalar ile diğer hukuki el atmaların da adli yargının görev alanında bulunduğu yasal mevzuat ve uyuşmazlık mahkemesinin pek çok kararında belirtilmiştir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf sebepleri: 1- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 2- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 3- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını talep etmelerine rağmen mahkemelerce bu taleplerinin dikkate alınmadığını, bunun yanında mahkeme kararlarının tapu müdürlüğüne ivedi bir şekilde gönderilmemesi veya gönderilse dahi tapu müdürlüğünün işlem yapmaması sebebiyle satış yapılması sonucunda tescil işlemlerinin yapılamadığını, 4- Şerhin kaldırılması için müvekkil kuruma veya...

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekilinin istinaf sebepleri: 1- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, 2- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 3- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını talep etmelerine rağmen mahkemelerce bu taleplerinin dikkate alınmadığını, bunun yanında mahkeme kararlarının tapu müdürlüğüne ivedi bir şekilde gönderilmemesi veya gönderilse dahi tapu müdürlüğünün işlem yapmaması sebebiyle satış yapılması sonucunda tescil işlemlerinin yapılamadığını, 4- Yeni malikler aynı taşınmaz ve ENH hattı için yeniden dava açtığında mükerrer kamulaştırma bedeli ödemek zorunda kalındığını, kamu zararı oluştuğunu, kurumun kamu zararının önüne geçebilmek amacıyla elinde bulunan tek imkan olarak...

      İlk derece mahkemesince bu hususta inceleme yapılarak davalı Karayolları İdaresinden kamulaştırma evrakları celp edilmiştir. Buna göre, kamulaştırma evrakının 11.01.1977 tarihinde dava dışı muris Arife Ayvalı'ya tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Ancak, kamulaştırma bedelinin davacıların miras bırakanına ödendiğine ilişkin noter evrakı veya banka dekontu ibraz edilememiştir. Bu hususta davalı idare bedelin ödendiğini de net ve kesin bir şekilde, şüpheden uzak açıklıkta kanıtlayamamıştır. İtibariyle, kamulaştırma işleminin bedel ödenmediğinden dolayı davacılar yönünden kesinleşmediği ve söz konusu el atmanın kamulaştırmasız el atma olarak değerlendirilmesi gerektiği yönündeki ilk derece kararında hukuken isabetsizlik bulunmamaktadır....

      UYAP Entegrasyonu