Tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmaza fiilen el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olduğu hususu sabit olmakla uzlaşma yoluna başvurulmaksızın doğrudan dava açılmış olmasında da herhangi bir usulsüzlük yoktur. c-Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat ve tescil davalarında; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen geçici 6. Maddesi uyarınca 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan bu davalarda taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir. El atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması halinde ise dava tarihindeki niteliklerine göre dava konusu taşınmazın değerinin tespiti gerekmektedir....
Bu itibarla taşınmaza davalı idarece fiilen el atılmamış olsa dahi kanunda belirtilen süre içinde imar planına uygun herhangi bir işlem tesis edilmediğinden kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olur. Açıklanan bu sebeplerle ilk derece mahkemesince kamulaştırmasız el atma bedelinin belirlenmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
Tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmaza fiilen el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olduğu hususu sabit olmakla uzlaşma yoluna başvurulmaksızın doğrudan dava açılmış olmasında da herhangi bir usulsüzlük yoktur. c-Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat ve tescil davalarında; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen geçici 6. Maddesi uyarınca 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan bu davalarda taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir. El atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması halinde ise dava tarihindeki niteliklerine göre dava konusu taşınmazın değerinin tespiti gerekmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata ilişkin ilamının karar tarihi 22.09.2010 olup, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’unun geçici 6.maddesinin yürürlüğe girdiği 30.06.2010 tarihinden sonrasına, 6111 sayılı Kanunun geçici 2 .maddesinin yürürlüğe girdiği 25.02.2011 tarihinden öncesine ilişkindir. Bu durumda olayda 6111 sayılı Kanunun geçici 2.maddesinin uygulama imkanı bulunmayıp, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’unun geçici 6.maddesinin uygulaması gerekeceğinden, mahkemece kamulaştırmasız el atmanın 4.11.1983 tarihinden öncesine ilişkin olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Bu durumda davalı idare tarafından Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca acele el koyma kararı alındığı ve kamulaştırmadan vazgeçilmediği anlaşıldığından davalı idarenin acele el koyma kararı doğrultusunda dava konusu taşınmaza her an el atma hukuki hak ve yetkisine sahip olması karşısında kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği anlaşılmıştır." gerekçesiyle tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK.’nun 353/1- a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....
Kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada, ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekilinin istinaf itirazları doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının dinlenebilmesi için davaya konu taşınmaza geçerli ve kesinleşmiş bir kamulaştırma kararı olmaksızın davalı idare tarafından el atılmış olması gerekmektedir. Tapu malikinin kamulaştırma tarihinde tarafına usulüne uygun tebligat yapılması halinde veya kamulaştırma bedelinin malik tarafından almış olması halinde artık kamulaştırma kararının geçerli ve kesinlenmiş olduğu kabul edilir ve bu halde kamulaştırmasız el atmadan doğan tazminat davasının şartları oluşmadığından reddine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; Davalı idare tarafından davaya konu taşınmazın 1975 yılında kamulaştırıldığı ve kamulaştırma evrakının o tarihteki malikine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği bildirilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekilinin istinaf sebepleri: 1- İş bu davaların seri dava niteliğinde olduğunu, davalı olarak TEDAŞ GM'ne karşı tapu kaydındaki şerhin kaldırılması talepli birden fazla farklı davacı adına aynı vekil tarafından bu davaların açıldığını, AAÜT'nin 22.maddesine göre seri dava vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin bu taleplerini kabul etmediğini, 2- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açılmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 3- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 4- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı...
D-DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir....
Ne var ki, kamulaştırma bedelinin tespiti davalarında, dava tarihine göre belirlenen taşınmaz bedelinin tahsiline ve bu tarih itibariyle faize hükmedildiğinden taşınmazın malik/malikleri, anılan davanın açıldığı tarihten geriye doğru ecrimisil isteyebileceklerdir. Başka bir deyişle kamulaştırmasız el atma sebebiyle ecrimisil, kamulaştırma bedelinin tespiti davasının açıldığı tarihe kadar istenebilir. Somut olayda, eldeki dava 15/08/2011 tarihinde, kamulaştırmasız el atma nedeni ile bedel tahsiline yönelik dava ise 14/06/2011 tarihinde açılmıştır. Hal böyle olunca, kamulaştırmasız el atma nedeni ile açılan dava tarihi olan 14/06/2011 tarihinden geriye dönük hesaplanacak ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir....
SAVUNMA: Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; davacı tarafından açılan kamulaştırmasız el atma davasının hukuka ve yasaya aykırı olması nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava açmadan evvel kamulaştırma yasası gereğince teşekküllerine müracaat ederek söz konusu gayrı menkulün kamulaştırılması talep etmelerinin gerektiğini, davalı tarafından kamulaştırmasız el atma davasının yerine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tapu iptali, davalı TEDAŞ adına tescil ve bedel talebi yönünde açması gerekirken tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, dağıtım şirketi GDZ Elektrik A.Ş. ile yapılacak olan yazışmalar neticesinde dava konusu taşınmaza herhangi bir fiili el atma olup olmadığı, özel şahıs veya şahıslara ait bir hattın geçip geçmediği ve fiili el atma varsa sorumluluğun TEDAŞ ya da GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş.'de olmasına göre beyanda bulunacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....