Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2020/254- 2021/564 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : Tarsus 2....

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf sebepleri: 1- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 2- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 3- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını talep etmelerine rağmen mahkemelerce bu taleplerinin dikkate alınmadığını, bunun yanında mahkeme kararlarının tapu müdürlüğüne ivedi bir şekilde gönderilmemesi veya gönderilse dahi tapu müdürlüğünün işlem yapmaması sebebiyle satış yapılması sonucunda tescil işlemlerinin yapılamadığını, 4- Şerhin kaldırılması için müvekkil kuruma veya...

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf sebepleri: 1- İş bu davaların seri dava niteliğinde olduğunu, davalı olarak TEDAŞ GM'ne karşı tapu kaydındaki şerhin kaldırılması talepli birden fazla farklı davacı adına aynı vekil tarafından bu davaların açıldığını, AAÜT'nin 22.maddesine göre seri dava vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin bu taleplerini kabul etmediğini, 2- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açılmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 3- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 4- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını...

Anayasa Mahkemesinin 28.07.2022 tarihli ve 04.10.2022 tarihili Resmi Gazetede yayımlanan 2018/32734 başvuru sayılı kararına göre; Kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davasının amacı ve işlevi dikkate alınarak bu hükmün (2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun yargılama giderlerini düzenleyen 29.maddesi) kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarında uygulanmasının önünde bir engel bulunmamaktadır. Gerçekten kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarının amacı kamulaştırma bedelinin belirlenmesidir. Üstelik bu davalarda da kamulaştırma bedelinin tespiti davalarındaki yöntemle tazminatın miktarı belirlenmektedir....

Acele el koyma kararının verildiği tarihten itibaren yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca kamulaştırma bedel tespit davası açılması için makul süre olarak kabul edilen 6 aylık süre içerisinde idarece bedel tespit tescil davası açılmaması halinde, malikin kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası açma hakkı doğar. Somut uyuşmazlıkta makul süre içerisinde davalı idare tarafından bedel tespit tescil davası açılmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda davalı idare tarafından Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca acele el koyma kararı alındığı ve kamulaştırma yapılmasına ilişkin kararın geri alınmaması ile davalı idarenin acele el koyma kararı doğrultusunda dava konusu taşınmaza her an el atma hukuki hak ve yetkisine sahip olması karşısında kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği anlaşılmıştır....

Davacılar tarafından 27.04.2009 tarihinde açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında, taşınmazın daha önce kamulaştırma işlemi yapılmayan ve kamulaştırmasız el atılan 4/b harfi ile belirtilen kısmına ilişkin olarak dava tarihindeki değeri itibariyle bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verildiğine göre, davacılar belirtilen bu kısım için (kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının açıldığı) dava tarihinden öncesi için ecrimisil isteyebilirler. Buna göre; mahkemece, davanın esasına girilerek tarafların delillerinin usulünce toplanması, dava konusu taşınmazın, ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/307 E.2010/1055 K....

    Tüm dosya kapsamına göre dava konusu taşınmaza fiilen el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olduğu hususu sabit olmakla uzlaşma yoluna başvurulmaksızın doğrudan dava açılmış olmasında da herhangi bir usulsüzlük yoktur. c-Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat ve tescil davalarında; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen geçici 6. Maddesi uyarınca 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan bu davalarda taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir. El atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması halinde ise dava tarihindeki niteliklerine göre dava konusu taşınmazın değerinin tespiti gerekmektedir....

    tazminat davasının mahkeme ve esas bilgilerini Adıyaman Tapu Müdürlüğüne gönderdiği şerh talep yazısına ekleyerek bu davayı kendi açtığı kamulaştırma davası gibi göstererek hatalı şekilde tapu kaydına 31/b şerhi tesis ettiğini, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında 2942 sayılı KK'nın sadece değer biçmeye ilişkin hükümlerinin kıyas yoluyla uygulandığını, bu davanın haksız fiilden kaynaklanan bir tazminat davası olduğunu, iki davanın sebep ve sonuçları bakımından hukuki statüde farklı davalar olduklarını, idarenin yaptığı işlemin yasaya aykırı olduğunu, kamulaştırma yapma yetkisine sahip kamu kurumu olarak davalının mahkeme eli ile yaptıramadığı ihtiyati tedbir işlemini 31/b ile kendisinin yaptığını, şerh işleminin yasal temelinin bulunmadığını, hak kısıtlamaları getiren şerhin kaldırılması gerektiğini, öte yandan somut olayda taşınmazın satışının 31/b ile engellenmesine gerek olmadığını, zira kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında istenenin irtifak bedeli...

    Bu durumda taşınmaz maliki bedel arttırım davası açabileceği gibi kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel davası da açabilir. Dosya kapsamına göre davanın, kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel davası olarak nitelendirilmesi gerekir. Mahkemece de dava, kamulaştırmasız el atma davası olarak kabul edilerek ... hakkındaki davanın husumetten reddine, ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm ... vekilince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu taşınmaz dava tarihindeki değerinin biçilmesinde alınan rapor uyarınca taşınmazın bedelinin davalı ... Müdürlüğünden tahsiline, karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu taşınmaz davalı ... Müdürlüğünce el atılarak yol durumuna dönüştürüldüğünden davacılar paylarının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının sonuna ayrı bir bent olarak; (Dava konusu ......

      Bu itibarla ıslah edilen kısım yönünden de dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi de usul ve yasaya uygun olmuştur. d-Yine kamulaştırmasız el atma nedeni ile açılan tazminat ve tescil davalarında; el atma tarihinin 09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihleri arasında olması halinde maktu, el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması halinde ise nispi vekalet ücretine hükmedilecektir. Bu nedenle ilk derece mahkemesince hükmedilen vekalet ücreti de yerindedir. e-Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat ve tescil davalarında; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen geçici 6. Maddesi uyarınca 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan bu davalarda taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir....

      UYAP Entegrasyonu