Dava, ecrimisil (haksız işgal tazminatı) istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz ... İli ...... İlçesi ...... Mahallesi 27780 ada 1 (imar uygulaması sonucu oluşan) parsel sayılı 3.976 m2 yüzölçümlü ...... Vakfı adına kayıtlı arsa vasıflı taşınmaz olduğu fen bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/11/2022 NUMARASI : 2020/418 ESAS, 2022/565 KARAR DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı KARAR : Haksız işgal tazminatı istemine ilişkin olarak açılan davada Tokat 2....
Davalı tarafın ecrimisile yönelik temyiz itirazlarına gelince; Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
Bilindiği gibi; gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; haksız işgalin tarafların karşılıklı olarak birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
Buna göre ecrimisil (işgal tazminatı) haksız işgalden dolayı tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimidir. Ecrimisilin en azı kuşkusuz kira geliri karşılığı zarardır. Bu zararın kapsamına taşınmaz malikinin veya somut olayda olduğu gibi zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) da girer. Haksız işgal haksız eylem niteliğindedir. Hal böyle olunca ecrimisil hesabının özel bir yöntemle yapılması gerekir. Şüphesiz ecrimisil hesaplanırken taşınmazın niteliği, taşınmazda bina olup olmaması veya yine somut olayda olduğu gibi taşınmaz kirayla kullanılmakta ise, zilyedin ödediği kira parası gibi verilerden kıyasen yararlanılabilir. Dava konusu olayda ise bilirkişiler ecrimisili sadece davalının işgal ettiği alanın bütün alana göre davacının dava dışı kiralayana ödediği kira parasını oranlamak ve buna da DİE endeksi uygulamak suretiyle bulmuştur....
Davanın konusu ise ortak alanın haksız kullanımından doğan zarara ilişkin olup, Yasanın 19/son maddesinin olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacılar vekili, davalının ortak alana müdahalede bulunduğu, açılan dava sonucunda haksız olan el atmasının önlenmesine karar verildiğini ileri sürerek anılan müdahale nedeniyle haksız işgal tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Az yukarda belirtildiği üzere haksız işgal tazminatı (ecrimisil) haksız eylem niteliğinde olup genel hükümler uyarınca (TMK. mad. 995) genel mahkemelerde görülmesi gereken bir dava türüdür. Kat Mülkiyeti Kanunu'nda haksız işgal tazminatına yönelik herhangi bir düzenleme bulunmadığından uyuşmazlığa Kat Mülkiyeti Kanunu'nun uygulanacağı dolayısıyla da sulh hukuk mahkemelerince bakılacağından söz etmek mümkün değildir....
ın temyiz itirazına gelince; Bilindiği üzere ......, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. ......, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ......in kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Haksız işgal tazminatı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık mülkiyet hakkına dayalı haksız işgal tazminatına ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 17.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bilindiği ve gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Genel müdürlükleri tarafından açılmış olan acele kamulaştırma nedeni ile el koyma davası nın hukuki yapısı gereği davanın sonuçlanması ve acele kamulaştırma bedellerinin bankaya depo edilmesi ile birlikte davacı taraf (Gaski) dava konusu taşınmaz üzerinde tasarruf hakkı kazanmış olduğunu, bu tasarruf hakkının taşınmazın üzerindeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsadığını, davacının dilekçesinde belirttiği üzere, taşınmaz yapılan müdahalenin haksız olduğu iddiasının yersiz olduğunu, acele kamulaştırma davası açıldıktan en az 6 ay sonra kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılması gerektiği iddiasını da herhangi bir kanuni dayanağa bağlamanın imkansız olduğunu, hem 2942 sayılı kamulaştırma kanununda hemde sair ilgili mevzuatta buna ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığını, davacı dilekçesinde ecrimisil tazminatı talebinden bahsettiğini, ecrimisilin haksız işgal tazminatı olduğunu, ecrimisil davası, malı haksız yere ve kötü niyetli...