İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; kararın yanlış olduğunu, iki davanın aynı nitelikte olmadığını, idarenin belirlediği bedelin çok düşük olduğunu, eldeki davanın kamulaştırma bedel tespit ve tescil davası ile birleştirilerek karar verilmesi ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı idareye yüklenmesi gerektiğini ileri sürmüştür....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Davacı tarafından açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının KABULÜ ile, Dava konusu Uşak İli, Ulubey İlçesi, İnay Köyü, 5885 parselde davalıların murisi T14 adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmazın tapu kaydının iptali ile, tüm haciz ve takyidatlar kaldırılarak davacı TCDD Genel Müdürlüğü adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, 2- Tescil işleminin yapılması için Ulubey Tapu Müdürlüğü'ne daha önce müzekkere yazıldığı ve davacı idare adına taşınmazın tescil edildiği anlaşılmakla tescil için yeniden müzekkere yazılmasına yer olmadığına, 3- Dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin 15.279,57- TL olduğunun TESPİTİNE," şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Taşınmaz mal sahibi, tebliğ edilen kamulaştırma işlemine karşı süresinde idari ve adli yargıya başvurmamış veya bu konuda açılan davalar kesin olarak sonuçlanmış olmasına karşın, tapuda ferağ vermediği takdirde; idare, kamulaştırma bedelinin tamamını ulusal bankalardan birine yatırarak makbuzu ilgili belge örnekleriyle birlikte mahkemeye vererek taşınmazın adına tescilini isteyebilir. Bu durumda 17. maddeye göre tescil kararı verilebilmesi için diğer koşulların yanında kamulaştırma bedelinin takyitsiz olarak taşınmaz maliki adına bankaya yatırılmış olması gerekmektedir. Esasen kamulaştırma bedelinin peşin ödeneceği hususu Anayasa'nın 46. maddesinin de gereğidir. O halde böyle bir hakkın kullanılabilmesi için idare tapu malikini ferağa davet edecek, olmadığı takdirde, kamulaştırma belgeleri ve bedelle ilgili makbuz veya dekontlar ile birlikte mahkemeye başvuracaktır....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 01/04/2014 NUMARASI : 2012/151-2014/90 Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 17.maddesi uyarınca tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, Kamulaştırma Kanununun 17.maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın 4650 sayılı Yasayla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Bununla birlikte, taşınmaz malikleri tarafından el atan idare aleyhine tazminat davası açıldığında ise, eğer bu dava sonuçlanmadan, idare tarafından 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 10. maddesi uyarınca bedel tespiti davası açılırsa, bu konularda asıl olan kamulaştırma işlemi olduğundan artık kamulaştırmasız el koymadan bahsedilemez. Ancak bunun için malik bakımından kamulaştırma olayının hukuken başlamış olması gerekir. Bu hususta 2942 sayılı Kanunun 25. Maddesinin 1. Fıkrasında ''Hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi için 10 uncu madde uyarınca mahkemece yapılan tebligatla başlar. Mülkiyetin idareye geçmesi, mahkemece verilen tescil kararı ile olur.'' hükmüne yer verilmiş olup, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılması sonucunda kamulaştırma evraklarının ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği tarihte taşınmaz maliki bakımından kamulaştırma işlemi hukuken başlamış olur....
in rızai ferağ vermesi üzerine ifraz görerek kamulaştırma krokisine göre göl alanında kalan 617,99 m2'lik bölümün 682 parsel, 2.118,30 m2'lik bölümü ise 683 parsel olarak göl vasfıyla tapuya tescil edildikleri, mahkemece ifraz sonrası yeni oluşan işbu 682 ve 683 parseller üzerinden davalı payının iptaline karar verilmiş ise de, kamulaştırmaya konu alan 749 m2 olup kamulaştırma işlemleri ve bedel artırım davalarının bu alan üzerinden yürütüldüğü ve kamulaştırma işleminin kesinleştiği dikkate alındığında; ifraz sonrası oluşan parseller üzerinde keşif yapılıp kamulaştırma krokisi zemine uygulanarak kesinleşen 749 m2'lik bölümün yeni oluşan tapularda nereye isabet ettiği tespit edilerek sadece bu bölüm yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Dava konusu taşınmazlardaki davacılar murisi payının Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi uyarınca davalı idare adına tescil edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararının 14.09.2015 günü yürürlüğe girmesiyle; 6487 sayılı Yasanın 22. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen geçici 7. maddesinin iptal edildiği anlaşılmakla somut olayda bu maddenin uygulanması mümkün değildir. Öte yandan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi, mal sahibi açısından, usulüne uygun yapılan tebligatla başlar....
BELGE VE DELİLLER : Davacı idare tarafından sunulan kamulaştırma belgeleri, tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava, Kamulaştırma Kanununun mülga 17. maddesine göre tescil istemine ilişkindir. Dosya içindeki belgelerden; dava konusu taşınmazın davacı idarece kamulaştırılması nedeniyle işbu davanın açıldığı, davalı dava açılmadan önce tapuda ferağ verilmesi için davet edilmediği gibi, davalı ilk duruşmadan önce davayı kabul ettiğini belirtir şekilde dilekçe verdiği, davanın da kabulüne hükmedildiği anlaşıldığından HMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. ....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1983/285 Esassayılı dosyasında idare lehine tescil kararı verildiği, tescil kararının infaz edildiği anlaşılmıştır. 24/12/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7201 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 6. maddesi ile Kamulaştırma Kanununa eklenen Ek 3. maddesine göre (7327 sayılı Kanun ile ilave edilen 3. cümleyle birlikte); "Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanununun 16. ve 17. maddeleri ile bu Kanunun mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir....