Öncelikle kamulaştırmasız el koyma davasının kesinleşip kesinleşmediği (derdest durumda ise aynı taşınmaz hakkında ilgili idare tarafından bedel tespit tescil davası açıldığında daha önce açılan kamulaştırmasız el koyma davasında bu hususun ./.. bekletici mesele yapılması gerektiğinden) araştırılarak kesinleşmiş ise 700 m²’lik kısım yönünden daha önce tescil-terkin kararı verilmiş olduğu gözetilerek 16.700 m² üzerinden tescil kararı verilmesi, kamulaştırmasız el koyma davası derdest ise taşınmazın tümü için kamulaştırma kararı alındığı dikkate alınarak tapu kaydı olan 17.400 m² üzerinden bedelinin hesaplanması ve buna göre tescil kararı verilmesi gerekirken eksik inceleme ile 16.700 m² üzerinden bedel tespit edilerek taşınmazın tümü üzerinden (17.400 m²) tescil kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Kamulaştırmasız el atma davası devam ederken kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılması halinde, asıl olan kamulaştırma davası olup, bedel tespit ve tescil yönünden inceleme yapılıp davaya devam edilmesi, kamulaştırmasız el atma davasında ise bedel tespit tescil davasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165.maddesi uyarınca bekletici mesele yapılarak, kesinleşmesi beklenip ( Kamulaştırma Kanunu 21. madde kapsamında İdarenin kamulaştırmadan vazgeçme hakkının bulunduğu da nazara alınarak) dosya sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Kesinleşen kamulaştırma bedel tespit ve tescil dosyasında verilen kararın sonucuna göre eldeki davanın konusuz kalıp kalmadığı değerlendirilerek karar verilmelidir. Davanın konusuz kaldığının anlaşılması halinde ise dava açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve bu kapsamda vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....
Kamulaştırmada, yöntem olarak Anayasa ve kanunlara uygun bir kamulaştırma işlemi yapılması söz konusu iken, kamulaştırmasız el koymada usulüne uygun bir kamulaştırma işleminden söz edilmesi olanaklı değildir. Yukarıda açıklandığı üzere, kamulaştırmasız el koyma müessesesi mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olmakla birlikte, çağdaş bir yaklaşımla ve sosyal devlet ilkesi gereği olarak uygulamada, taşınmaz malikine, dava yoluyla mülkiyetin bedele çevrilmesi ya da idarenin hakkın özünü zedeleyen el koyma eylemine son verilmesi yolu açılmıştır....
Kanunun lafzı ve ruhu gözönüne alındığında; Ana ilke taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesidir. 16.5.1956 gün ve 1/6 sayılı Yargıtay içtihadı Birleştirme Kararına göre taşınmazına elkonulan kimse mülkiyet hakkının kamu tüzel kişiliğine devrine razı olarak, taşınmaz malın bedelini dava ettiği takdirde ödenecek bedel, taşınmazın dava tarihindeki değeri olacaktır. Dolayısıyla kamulaştırmasız el Koyma nedeniyle tazminat davalarında da amaç taşınmazın gerçek değerinin tespiti olup, kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan, kamulaştırma ile denklik sağlanabilmesi için Kamulaştırma Kanununun değer tespitine ilişkin hükümleri uygulanmalıdır. Bundan ayrı, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu Tasarısı gerekçesinde, 11. maddede sayılan ölçütlerin Anayasa'nın 46. maddesindeki unsurlar gözönünde tutularak düzenlendiği belirtildiğinden, kamulaştırmasız elkoyma nedeniyle bedel davalarında 11. maddede ki esaslara göre bedel tespitinin taraflar açısından Anayasal güvence teşkil edeceği açıktır....
Her ne kadar mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; dava konusu taşınmaza ilişkin olarak Şirvan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/540 esas sayılı dosyasına kayden kamulaştırma bedel tespiti ve tescil istemiyle dava açıldığı ve 07/04/2021 tarihinde 2021/803 karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Kamulaştırmasız el atma davası devam ederken kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılması halinde, asıl olan kamulaştırma davası olup, bedel tespit ve tescil yönünden inceleme yapılıp davaya devam edilmesi, kamulaştırmasız el atma davasında ise bedel tespit tescil davasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165.maddesi uyarınca bekletici mesele yapılarak, kesinleşmesi beklenip ( Kamulaştırma Kanunu 21. madde kapsamında İdarenin kamulaştırmadan vazgeçme hakkının bulunduğu da nazara alınarak) dosya sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir....
Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu taşınmazların tarla niteliğinde, davacılar ile dava dışı ... adına tapuda kayıtlı olduğu, eldeki davalı EPDK tarafından eldeki davacılar aleyhine 24.08.2011 tarihinde, dava konusu taşınmazların 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesi gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve acele el koyma kararı verilmesi talebiyle davalar açıldığı, 11.10.2011 tarihli kararlarla, davaların kabulü ile dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazlara el konulmasına karar verildiği, davalı kurumca Mahkemece belirlenen bedellerin banka hesaplarına depo edildiği anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/163; 2014/164; 2014/165 Esas sayılı dosyalarında açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın tescili davalarının derdest olduğu anlaşıldığından, tespit tescil davalarının sonuçlanması bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanlış gerekçe ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşıldığından, Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne, kapatılan 18. Hukuk Dairesizin 01.11.2016 gün ve 2016/1341- 2016/11854 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede, Dava, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak ... ili ... İlçesi ... Köyü 110 ada 85, 88, 134 ve 135 parsel sayılı taşınmazlara el koymanın önlenmesi ve üzerindeki yapıların kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
D-DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; Elatmanın Önlenmesi (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle) istemine ilişkindir....
Kamulaştırmasız el atma davası devam ederken kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılması halinde, asıl olan kamulaştırma davası olup, bedel tespit ve tescil yönünden inceleme yapılıp davaya devam edilmesi, kamulaştırmasız el atma davasında ise bedel tespit tescil davasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165.maddesi uyarınca bekletici mesele yapılarak, kesinleşmesi beklenip (Kamulaştırma Kanunu 21. madde kapsamında İdarenin kamulaştırmadan vazgeçme hakkının bulunduğu da nazara alınarak) dosya sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Kesinleşen kamulaştırma bedel tespit ve tescil dosyasında verilen kararın sonucuna göre eldeki davanın konusuz kalıp kalmadığı değerlendirilerek karar verilmelidir. Davanın konusuz kaldığının anlaşılması halinde ise dava açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve bu kapsamda vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....
Kamulaştırmasız el atma kanunlarımızda ve anayasamızda yer alan bir kavram değildir. Kamulaştırma konusunu düzenleyen 6830 Sayılı İstimlak Kanunu 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu ve onu değiştiren 4650 sayılı kanunlarda kamulaştırmasız el atma ile ilgili düzenleme yoktur. Kamulaştırmasız el atma idarenin bir kişiye ait taşınmazı bilerek veya bilmeyerek kamulaştırmaya ilişkin usul ve kurallarına uymaksızın ve bir bedel ödemeksizin işgal ederek kamu hizmetine tahsis etmesi şeklinde tanımlanmaktadır. Kamulaştırmasız el koymadan bahsedebilmek için idarenin taşınmaza eylemli olarak el koyup malikin kullanımını yasaya aykırı şekilde tamamen ortadan kaldırması gerekir....